A R A R Borçlu vekili, müvekkili hakkında ...İcra Müdürlüğünün 2008/193 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nce itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiğini, itirazın iptali davasında verilen kararın davalı alacaklı tarafından ayrı bir takip konusu yapılarak müvekkiline icra emri gönderildiğini, ...İcra Müdürlüğü'nün 2014/899 Esas sayılı dosyasının mükerrer olduğunu belirterek, takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, dava itirazın iptali davası da olsa hüküm bir alacağı karara bağlamışsa artık hükmün daha önceki takipten bağımsız olarak icraya konulabileceği gerekçesi ile takibin iptali talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, borçlu vekilince temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 30. maddesinde "Hakim yargılamanın makul süre içinde düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür" şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir....
Duran takip sonrasında borçlu tarafından takibin iptali isteğiyle yaptığı başvuru üzerine mahkemece, ilamın işe iadeye ilişkin olup tespit hükmü içerdiği, bu durumda ilamlı icraya başvurulamayacağı, zaten süresinde itiraz edilen takibin durdurulduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, takip dayanağı olan iş mahkemesi ilamının hüküm fıkrasının incelenmesinde; yargılama gideri ve avukatlık ücreti dışındaki kısımların eda hükmünü içermediği, dayanak ilamın 1 nolu bendinde öngörülen hususlar yönünden, alacaklının borçlunun yanında tekrar işe başlamak için süresinde başvurup başvurmadığının belirlenmesi ile süresi içerisinde başvurusu halinde tazminatların söz konusu olabileceği anlaşılmaktadır. Bu tespit hükmü ile ilamsız icraya başvurmada herhangi bir engel bulunmamaktadır....
İş sayılı dosyası ile verilen ihtiyati haciz kararı ile ilamlı takip başlatıldığı dayanak ihtiyati haciz kararının, ilam veya ilam hükmünde belgelerden olmadığı Mahkemenin de kabulündedir. O halde takibin iptaline karar verilmesi gerekir iken icra emrinin iptali ile yetinilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine, 13.02.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Özetle, Alucra İcra Dairesi'nin 2016/24 Esas sayılı dosyası üzerinden T1 aleyhine aynı alacak için 1 ilamsız ve 2 ilamlı takip başlatıldığı; ilk takibin itiraz üzerine durduğu, Alucra Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen itirazın iptali davası (2017/16 E; 2019/115K) ile itirazın iptaline karar verilmesi neticesinde 1. ilamlı takibin başlatıldığı; bu kararın Samsun BAM 3 hukuk dairesince kaldırılması sonucu Alucra Asliye Hukuk Mahkemesi'nde verilen ikinci karar (2019/190 E;2021/91 K) neticesinde ikinci ve son ilamlı takibin başlatıldığı; son ilamlı takipte Alucra Asliye Hukuk mahkemesinin kaldırılan 2017/16 E; 2019/115K sayılı dosyasındaki 2.725 TL vekalet alacağı ve 533,13 TL yargılama giderinin de alacak kalemlerine eklendiği; bu şekilde tahsilde mükerrerlik oluşturulduğu; nitekim, vekalet ücreti, yargılama giderlerinin ikinci kararda ilk karar da hesaba katılarak belirlendiği; bu şekilde vekalet alacağı ve yargılama gideri yönünden çift tahsil yoluna gidildiği; toplam 3.258,13 TL alacak...
, icraya konulabilmesi için kesinleşme şartı aranan bir ilamın, kesinleşmeden icraya konulması halinde, icra mahkemesine süresiz şikayet yolu ile ilamlı takibin iptali için müracaat edilebileceğini, şikayete konu takibin yapıldığı İstanbul Anadolu 4.İcra Müdürlüğünün 2021/12990 Esas sayılı takibine konu edilen mahkeme ilamının tapu iptali ve tescil davasına dair ilam olduğu, kararın henüz mahkemece taraflara tebliğe çıkarılmadığı ve yasal itiraz sürelerinin başlamadığı, kararın henüz kesinleşmediği dikkate alındığında İcra Dairesi tarafından kesinleşmeden icraya konu edilemeyecek ilam niteliğinde kabulü ile talebin reddi gerekirken kendilerine icra ödeme emri gönderilmesi açıkça hukuka aykırı ve usulsüz olduğunu ileri sürerek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı borçlular vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların mükerrerlik iddiasında bulunmalarında hukuken korunacak haklarının olduğunu, davacıların ipotek vermekle asıl borçlu ile zorunlu takip arkadaşlığı kurduklarını, davacı Kadir bakımından davacının bankaya bildirdiği adresten ayrılmadığını, postacının yapmış olduğu araştırmanın eksik olduğunu, bu nedenle yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, bu nedenle istinaf başvurusunun kabulü mahkeme kararının kaldırılarak takibin iptaline ve davacı Kadir bakımından kat ihtarının usulsüz tebliğ yönündeki şikayetin reddi kararının kaldırılarak icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki hususları yineleyerek istinaf başvurusunun kabulü ile davacı Cengiz bakımından verilen icra emrinin iptali kararının kaldırılarak davanın tümden reddini talep etmiştir. Uyuşmazlık, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takibin iptali istemine ilişkindir....
Dava İİK'nun 16,149/a vd. maddeleri uyarınca açılmış ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı takibin ve icra emrinin iptali istemine ilişkindir....
verildiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, takibin iptali ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/697 E. - 2016/304 K. sayılı ilamıyla davanın kabulü ile takibin 266.841,00 TL üzerinden devamına karar verildiği, alacaklının 19.04.2016 tarihli yenileme talebiyle birlikte borçluya örnek 4-5 örnek icra emri gönderildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, faize itiraz ettiği, mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür. İtirazın iptali kararı ile birlikte itirazla duran takibe devam edilir. Takibin devamı için ayrıca icra emri gönderilmesine gerek yoktur. İtirazın iptali kararı ile birlikte, takip, asıl alacak ve faiz oranı yönünden kesinleştiğinden, alacaklı itirazla duran takibe devam etme hakkı kazanır. Daha önce takibe konu edilen ve mahkemece takibin devamına karar verilen alacak kalemleri yönünden takibe devam edilebilmesi için ayrıca bir icra emri gönderilmesine gerek yoktur....
karşı taraf sözleşme iptali dolayısı ile mahkemenin hükmetmiş olduğu diğer vekalet ücretini de ilamlı icraya koyma hakkına henüz sahip olmadığının T.C Yargıtay 12....