Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava ilamlı icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve ilama aykırılık şikayetine ilişkindir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, davalı tarafça davacı aleyhine Alaşehir İcra Müdürlüğü'nün 2021/2150 Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan ilamlı icra takibinde icra emrinin önce davacı T1 Kurtuluş Mah., Zafer Caddesi, No:13/A, Alaşehir/Manisa adresine tebliğe çıkarıldığı, bu tebligatın muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrıldığı, tanınmadığı açıklaması ile iade edilmesi üzerine davacının mernis de kayıtlı İstasyon Mah., D.D.Y....

Anılan mahkeme gerekçesinde özetle; tahliyeye ilişkin icra emrinin ilama dayandığı, İİK m. 26'ya göre işbu icra takibine itirazın mümkün olmadığı, borçlu tarafın talebinin icra emrinin içeriğini şikayet mahiyetinde olduğu, meni müdahale kararına ilişkin infazın İİK'nun 26. maddeye uygun olduğu ve icra müdürlüğünün işleminde herhangi bir usulsüzlük işlemi olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği ifade olunmuştur. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. B....

    İlama aykırılık şikayeti yönünden; Antalya Genel İcra Müdürlüğü 2019/672 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, örnek 4- 5 uyarınca Kumluca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/156 Esas 2019/382 Karar sayılı kararına istinaden şikayet olunan alacaklı tarafından şikayetçi borçlu Axa Sigorta A.Ş.'ye karşı başlatılan takip olduğu, ilamın hüküm kısmında sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla tazminata mahkum edildiği, gerekçede de sorumluluk miktarının belirtildiği, icra emrinde ise şikayetçi borçlunun sorumlu olduğu miktarın gösterilmediği, bu nedenle icra emrinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Mükerrer takip şikayeti yönünden; Antalya Genel İcra Müdürlüğü 2019/670 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, örnek 4- 5 uyarınca Kumluca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/156 Esas 2019/382 Karar sayılı kararına istinaden şikayet olunan alacaklı tarafından dava dışı borçlu Şadi Aşgın ve Nebi Değirmenci'ye karşı başlatılan takip olduğu görülmüştür....

    Her ne kadar davalılar istinaf dilekçesinde, davacının 2 ayrı şikayet konusu bulunduğunu, ikinci şikayet konusu olan ilama aykırılık şikayeti ile ilgili ret kararı verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de; dava dilekçesinde, davacının tek şikayet konusu mevcut olup, buna istinaden talep sonucu da icra emrinin iptalinden ibaret olduğundan şikayetin kabulüne karar verilmesi yerindedir. Ayrıca, ret hükmü verilmesini gerektirir bir durum mevcut değildir. Yine davalı tarafın dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesinde davacının talep sonucuna karşı çıkılmış olup, davanın reddi talep edildiğinden, davacının şikayetinin de kabul edilmiş olması karşısında davacı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik yoktur. HMK.'nun 355. maddesi kapsamında Dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....

    Maddesi anlamında ilama aykırılık şikayeti niteliğindedir. Şikayet başvurusunun, icra mahkemesince İİK'nın 17 ve 18. maddeleri uyarınca basit yargılama usulüne göre incelenmesi gerekmekte olup, anılan başvuru HMK'nun 132. maddesinde düzenlenen karşı dava hakkını doğurmaz (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 12/01/2015 tarih, 2014/26453 esas ve 2015/175 karar sayılı ilamı). Bu nedenlerle mahkemenin karşı davanın reddine ilişkin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygundur. Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    İİK'nın 149/a maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı yasanın 33. maddesi gereğince, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, limit aşımı ve ilama aykırılık şikayeti dışındaki şikayetler yedi günlük hak düşürücü süreye tabidir. Somut olayda, davacının limit aşımı ya da ilama aykırılık şikayeti bulunmadığı, diğer şikayetlerin icra emrinin tebliği tarihine göre 7 günlük yasal süreden sonra yapıldığı anlaşılmakla şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken esastan reddine karar verilmesi isabetli değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekmiştir....

    Öte yandan ilama aykırılık şikayeti, İİK'nın 33. Maddesindeki icranın geri bırakılması kapsamında olmamasına rağmen, mahkemece buna yönelik taleplerin İİK'nın 33. maddesindeki sebeplere dayanılmadığı gerekçesiyle reddedilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Davacı vekilinin buna yönelik istinaf başvurusu yerindedir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2366 KARAR NO : 2021/1917 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SALİHLİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2020 NUMARASI : 2020/118 ESAS, 2020/296 KARAR DAVA KONUSU : İlama Aykırılık Şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından müvekkili hakkında Salihli 2....

    (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 26.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ...........

      Borçluya gönderilen icra emri, kanuna ve özellikle ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri). Şikayeti inceleyecek icra mahkemesinin yetkisi ise sınırlıdır. Bu nedenledir ki, yerleşik yargısal uygulamada, ilamların infaz edilecek kısmının, hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazı gerektiği ve gerek icra dairesi ve gerekse icra mahkemesinin ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı kabul edilmiştir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. -1997/776 K.; 22.03.2006 gün ve 2006/12-92 E.-2006/85 K.; 25.06.2008 gün ve 2008/12-451 E.- 2008/453 K....

        UYAP Entegrasyonu