Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi tarafından ‘’...Mahkemece yapılması gereken iş, hile hukuki sebebine dayalı olarak açılmış bulunan tapu iptali ile tescil isteği bakımından ...nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca genel mahkemeler görevli bulunduğundan görevsizlik kararı verilerek eldeki davadan tefrik edilmesi, terditli talep olan ve Aile Mahkemesinde görülmesi gereken katılma alacağına ilişkin istek yönünden ise HMK'nun 165. maddesi gereğince, hile nedenine dayalı açılmış bulunan davanın sonucunun bekletici mesele yapılması gerekir.’’gerekeçesi ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda katılma alacağına ilişkin istek tefrik edilerek, tapu iptal ve tescil isteminin hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2022 NUMARASI : 2021/329 ESAS, 2022/474 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptal ve Tescil, Tazminat ( Ehliyet, Hata, Hile, Gabin ve Muvaaza Hukuksal Nedenine Dayalı ) KARAR : Ordu 3....

    Korkutma akdin karşı tarafınca yapılabileceği gibi, üçüncü bir şahıs tarafından da yapılabilir. Neticesi bakımından fark yoktur. İkrah, doktrin ve uygulamada haksız fiilin bir türü olarak kabul edilmektedir. Yapılış tarzına göre ikrah, maddi yada manevi olabilir. Her korkutma, ikrah olmaz. İkrahın meydana gelmesi için birtakım şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Öncelikle ikrahın ciddi olması gerekir. Başka bir anlatımla ikraha uğrayan kişinin (mükrehin) yapılan tehdit sonucu bir zarara uğrayacağı endişesini taşıması ve gerçek bir tehlikenin varlığı hususunda şüphesinin olmaması gerekir. Çünkü her tehdit korkuyu doğurmaz. İkrahın ciddi olup olmaması durumu objektif olarak değil, subjektif yani mükrehin durumuna bağlı olarak değerlendirilir. Normalde bir insan için korku yaratmayan bir durum mağdur bakımından korku yaratabilir....

    Mahkemece, davada 1955 doğumlu İbrahim'in ilgisi bulunmadığı, davacı ile Ali arasında yapılan sözleşmenin ikrah ile illetli olduğu, Ali ile İbrahim arasındaki satış işleminin ise danışıklı olduğu gerekçeleriyle; 1955 doğumlu İbrahim hakkındaki davanın husumetten reddine, Ali ve 1980 doğumlu İbrahim aleyhine açılan davanın ise kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı Ali vekili ve davalı İbrahim tarafından süresinde duruşmalı temyiz edilmiş olmakla; tetkik hakiminin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği değerden reddedilerek gereği görüşülüp düşünüldü. Dava ve birleşen dava tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

      Davalı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbir talebine ilişkin teminat bedeli dahi istenmediğini, soyut iddialara dayalı olarak bu denli düşük teminat ile ihtiyati tedbir kararı verilmesi hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, bu nedenlerle davalı aleyhine verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, cebir, tehdit, ikrah nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince teminatsız ihtiyati tedbire karar verilmiş, karara karşı davalı Mehmet Salih vekili ve davalı T3 vekili istinaf yoluna başvurmuştur. İhtiyati tedbir 6100 Sayılı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davanın açılması ile hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür....

      nın ölene dek dava konusu taşınmazda bulunan evde yaşaması ve gerekli bakımını yapması karşılığında davalıya bağış suretiyle temlik ettiklerini, ancak davalının taşınmazı bağış suretiyle devraldıktan kısa bir süre sonra.... tarihli ihtarnamesi ile taşınmazın boşaltılmasını istemesiyle bağış şartlarını yerine getirmeyeceğini öğrendiklerini, bu nedenle bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek miras payları oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında 30.04.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile hata, hile ve ikrah hukuksal nedenlerine dayalı olarak tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişlerdir Davalı, iddiaların doğru olmadığını, bedeli karşılığında taşınmazı satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı....

        Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının 22.08.2016 tarihinde dava dışı ...’i vekil tayin ettiği ve ...’in 23/08/2016 tarihinde dava konusu 1412 parsel sayılı taşınmazı davalı ...’e temlik ettiği; davacının dava dilekçesinde davalı tarafından kandırıldığını ve adına taşınmaz tescil edileceği iradesi ile hareket ettiğini ileri sürdüğü, ön inceleme duruşmasında davanın hile hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olarak nitelendirildiği anlaşılmakta olup, HMK’nın 140/1. maddesinin 3. bendi gereğince uyuşmazlığın hile hukuki sebebi esas alınmak suretiyle çözümlenmesi gerekeceği kuşkusuzdur. 2. Somut olayda, davacının 17.07.2017 tarihinde İskenderun 3....

          Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, asıl davadaki ikrah ile asıl ve birleştirilen davadaki terditli tenkis isteklerine yönelik iddiaların kanıtlanamadığı; üçüncü kişiye karşı açılan birleştirilen davadaki ikrah isteği bakımından ise, murise yönelik ikrah iddiasının tüm mirasçılar tarafından ileri sürülmesi gerektiği, bir kısım mirasçının pay oranındaki iptal-tescil isteğinin dinlenemeyeceği gözetilerek her iki davanın da reddedilmesinde bir isabetsizlik olmadığına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.20.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı-birleştirilen dava davacısından alınmasına, 22.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,OLMAZSA TAZMİNAT Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 6277 parselde yer alan A blok 2 bağımsız bölüm nolu meskenin davalı ...'ya, 6508 parsel B Bloktaki 2 nolu bağımsız bölümün de davalı ...'ye ; davalı oğlu ... tarafından kendisinden hile ve ikrah suretiyle alınan vekaletnameye istinaden satış şeklinde temlik edildiğini, işlemlerin hile, ikrah ve gabin hukuksal nedenleriyle geçersiz olduklarını, diğer davalıların da haksız eylemleriyle devirlerin gerçekleştirilmesini sağladıklarını ileri sürerek tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğinde bulunmuştur. Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacı vekiline eksik harcı tamamlaması için verilen kesin süreye rağmen eksik harç ikmal edilmediğinden HUMK'nun 409/ 5....

              Karar, davacı tarafından yasal süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp, düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik, hile ve ikrah hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece, ...’in çekişme konusu taşınmaz payının temliki tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğunun... Kurumu raporu ile belirlendiği, davacının diğer iddialarının da sabit olmadığı gözetilerek yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur....

                UYAP Entegrasyonu