Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamına göre; davacı 3.kişinin İİK 135.madde kapsamında gönderilen tahliye emrinin iptali için şikayet yoluna başvurduğu, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere davacı 3.kişinin İİK 135/2.madde kapsamında kira sözleşmesi ibraz edemediği, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 135/2. maddesi uyarınca tahliye emrinin iptali talebi, Medeni Usul Hukuku anlamında dava olmayıp İİK'nun 16. maddesi kapsamında "şikayet" niteliğindedir. Bu nedenle inceleme yapılırken aynı Kanun'un 18. maddesi hükümlerinin gözönüne alınması gerekir. Hasım yanlış gösterilse veya hiç gösterilmese bile şikayet reddedilmeyip doğru hasma şikayet dilekçesi tebliğ edilmek suretiyle yargılamaya devam edilmesi gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro zilyetliğe dayalı iptal ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 29.01.2007 günlü dilekçesinde, ... Köyü 135 ada 12 parsel sayılı taşınmazın 312 m2 kısmının zilyetliğe dayalı olarak adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece dava konusu edilen 135 ada 12 parsel sayılı taşınmaz, 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde kapsamında olması nedeniyle kadastro tutanağı düzenlenmemiş olduğundan görevsizliğe, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, zilyetliğe dayalı olarak açılan iptal ve tescil istemine ilişkindir....

      Hukuk Dairesi         2006/5681 E.  ,  2007/135 K."İçtihat Metni"C.BAŞSAVCILIK NO :2006/268954 Gerçeğe aykırı beyanda bulunmaktan cezalandırılması ve tazminata mahkum edilmesi istenen sanıklar ... ve ...'...

        Kat 21 numaralı bağımsız bölümleri satın alan T3 tarafından davacı şirkete İİK'nın 135/2. madde kapsamında tahliye emri gönderildiği, şikayetçi tarafından sunulan kira sözleşmesi ve belgelerin adi nitelikte olduğu, İİK'nun 135/2. maddesinde belirtilen nitelikte olmadığı görüldüğünden tahliye emrinin iptaline yönelik şikayetin reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde ileri sürülen nedenleri tekrar ederek, mahkemece dava dilekçesinde ileri sürdükleri itirazları değerlendirilmeden, gerekçe tesis edilmeden karar verildiğini beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Somut olayda; İstanbul 25. İcra Müdürlüğünün 2019/15208 E. sayılı dosyasında davaya konu bağımsız bölümler ihale yolu ile satılmış, alıcısı adına tescil edilmiş ve üçüncü kişi şikayetçiye İİK’nın 135. maddesi uyarınca tahliye emri gönderilmiş, davacı 3. kişi tarafından süresinde şikayet yoluna başvurulmuştur....

        İİK'nun 135/1. maddesi gereğince taşınmaz alıcıya ihale edilip bedeli alındıktan sonra alıcı adına tescil edilmesi için 134. maddede yazılı müddete uyularak tapuya yazı yazılır. İİK'nun 134/son maddesinde ise tapu idaresine tescil için yazı yazılması, ihale tarihinden itibaren şikayet için muayyen müddetin (7 gün) geçmesine veya ihalenin feshi istenilmiş ise şikayeti sonuçlandıran kararın kesinleşmesine bağlı tutulmuştur. Somut olayda 7 günlük sürenin geçtiği ve taşınmazın tapuda alıcı adına tescilinin de tamamlandığı anlaşılmaktadır. İhale tarihinden itibaren 7 günlük süre geçtikten ve taşınmaz ihale alıcısı adına tescil edildikten sonra ihalenin feshinin istenmesi, icra müdürünün, İİK'nun 135. maddesi uyarınca taşınmazı ihale alıcısına teslim etmesine engel teşkil etmez. O halde taşınmazın teslimi talebinin kabulüne dair memurluk kararı İİK'nun 135. Maddesine uygun olmakla, mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İşin esasına gelince; çekişmeli taşınmazın dava dışı 135 ada 23 parsel sayılı taşınmazla birlikte Kanuni Sani 1298 tarih 532 numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığı, kayıt sahipleri arasında yapılan harici paylaşma sonunda 135 ada 23 parsel sayılı taşınmazın...oğlu ... payına, çekişmeli 20 parsel sayılı taşınmazın ise ... çocukları ...ve ... ile ... paylarına düştüğü; ... payına düşen 135 ada 23 parsel sayılı taşınmazın satışa konu olup daha sonra bu taşınmaz hakkında tesçil tapusu alındığı ve çifte tapu durumu doğduğu belirtilerek kadastro komisyonu tarafından kadastro mahkemesine devredilmiştir. Çekişmeli 20 parsel sayılı taşınmaza komşu olan 135 ada 28 ve 29 parsel sayılı taşınmazlara uygulanan Kanuni Sani 1321 tarih 62 numaralı tapu kaydı batı hududunda “... Bey” okumaktadır ki bu durum Kanuni Sani 1298 tarih 532 numaralı tapu kaydının çekişmeli 20 parsel sayılı taşınmazı kapsadığını göstermektedir....

          in 27.12.2010 tarihinde icra mahkemesinde itiraz davası açtığı, 15.3.2011 tarihli icra mahkemesi kararı ile bono zamanaşımına uğradığından İİKnun 71/2.maddesi hükmü uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 5.3.2012 tarihinde kesinleştiği, 2012/22319-2013/1985 davacının 4.2.2011 tarihinde temel borç ilişkisine dayanarak eldeki davayı açtığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda bononun taraflarından davalı ... hakkında kesinleşen bir kambiyo takibi bulunmakla birlikte, davalı ... hakkında zamanaşımına uğrayan bono nedeniyle icranın geri bırakılması kararı mevcuttur. Davacı, davalı ... hakkında artık kambiyo takibine devam edemeyeceğinden, temel ilişkiye dayalı olarak alacak davası açmakta hukuki yararı vardır. Mahkemece davacının davalı ... hakkındaki davasının da hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

            SONUÇ: Açıklanan nedenler ile davalı vekilinin temyiz itirazlarının (2) numaralı bentte yazılı nedenler ile kabulüne Mahkeme kararının İİKnun 366/3. maddesi ve 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMKnun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle reddine taraflarca İİKnun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin yatırılan harcın temyiz edene iadesine, 30.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Daire         2005/13 E.  ,  2005/135 K."İçtihat Metni" T.C....

                UYAP Entegrasyonu