İİK nun 269/1. maddesi yollaması ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanun'unun 315. maddesinde yer alan yasal otuz günlük ödeme süresinin ödeme emrinde açıkça yazılması zorunlu olup, dipnotta yazılı olması ödeme emrinin yasaya uygun şekilde düzenlendiği anlamına gelmez. Bu durumda yasal koşulları içermeyen ödeme emri tahliye yönünden hukuki sonuç doğurmayacağından bu ödeme emrine bağlı olarak tahliye kararı verilemez. Mahkemece bu nedenle istemin reddine karar vermek gerekirken, tahliyeye karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun yasal süresinde itiraz etmemesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Alacaklı vekili tarafından, kiracı borçlunun kira borcunu ödemediğinden bahisle icra takibi başlatıldığı, davalıya gönderilen örnek 13 nolu ihtarlı ödeme emrinin 11.01.2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ihalenin feshi, tahliye işlemi ile ilgili memur işleminin iptaline ilişkin davada İzmir 7. İcra Hukuk ve Karşıyaka 2. İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R – Dava, ihalenin feshi yada tahliye işlemi ile ilgili memur işleminin iptali istemine ilişkindir. İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesince, İİK’nun 360 maddesi uyarınca arttırma ve ihaleye ilişkin ihtilafların istinabe olunan icra dairesinin tabi bulunduğu İcra Mahkemesince bakılacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Karşıyaka 2. İcra Hukuk Mahkemesi ise, davacının asıl isteminin İcra Müdürlüğünün tahliye işleminin iptaline ilişkin olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
İcra Müdürlüğünün 2021/6594 esas sayılı dosyası kapsamında düzenlenen icra emrinin kanuna aykırı düzenlendiğini, icra emrinde tahliyesi talep edilen taşınmazın ada ve parsel bilgileri ile adres bilgilerinin gösterilmediğini, ayrıca tahliye için 15 gün süre müddetli bir icra emri hazırlanması gerekirken icra emrinde tahliye ve teslim için 7 günlük süre öngörülmüş olduğunu belirterek icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, şikayetin süresinde olmadığını, takip dosyası kapsamında düzenlenen örnek 2 icra emrinin usule uygun olduğunu, İİK'nın 24 ve 26. maddeleri ile İİK Yönetmeliğinin 26. maddesine göre icra emrinde tahliyesi talep edilen taşınmazın ada ve parsel bilgileri ile adres bilgilerinin gösterilmesine gerek olmadığını, yine İİK'nın 26. Maddesi gereği borçluya tahliye için 7 gün süre verilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
/12037 esas sayılı dosyasında düzenlenen usule ve hukuka aykırı 12/08/2022 tarihli tahliye emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Uyuşmazlık, tahliye emrinin ve takibin iptali istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davada dayanak teşkil eden icra dosyasından gönderilen tahliye emrinin incelendiği vakit görüleceği üzere sözleşme süresinin 1 yıl olarak belirtildiğini, oysa ki takibe dayanak kira sözleşmesi 5 yıllık olup, 1 yıl da opsiyonlu olduğunu, geçerli olduğu iddia edilen tahliye taahhütnamesi adlı evrakın kira sözleşmesi imzalanırken boş şekilde imzalanmış olduğunu, davacı tarafından sonradan tarih atılarak işlem başlatıldığını, her ne kadar tahliye emrinde 05/02/2021 tarihinde taşınmazın tahliye edileceği belirtilmiş ise de kira sözleşmesinin düzenlendiği tarih olan 14/01/2021 tarihinde boş şekilde imza altına alınan tahliye taahhütnamesinin sonradan tarih atılarak doldurulduğunu, müvekkilinin 15/10/2020 tarihli bir tahliye taahhütnamesi imzalamadığını, tahliye emri ekindeki tahliye taahhütnamesinin kiraya verenin baskıları sonucu boş şekilde kira sözleşmesi ile birlikte imzalandığını, tarihlerin sonradan doldurulduğu yazı yaşı ve imza ile boş olan...
Bu müddet içinde tahliye edilmezse zorla çıkarılıp taşınmaz alıcıya teslim olunur” hükmünü içerdiği, anılan hükme göre taşınmaz, borçlu ya da bir üçüncü kişi tarafından işgal edilmekte ise (ihalenin kesinleşmesi üzerine) alıcının, icra dairesinden, borçlunun ya da üçüncü kişinin taşınmazdan çıkarılmasını isteyebileceği, şikayete konu tahliye emrinin gönderildiği takip dosyasında ipotekli taşınmazın alacağa mahsuben ihale edilmesi ve ihalenin kesinleşmesi üzerine taşınmazda kiracı olarak bulunan şikayetçilere İİK’nın 135/2. maddesi uyarınca tahliye emri gönderildiği, şikayetçilerin ipotek tarihinden önce düzenlenmiş resmi bir belgeye dayanmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Davacı tarafından ödenmeyen kira bedellerinin tahsili amacıyla 23.07.2014 gününde başlatılan icra takibi sırasında düzenlenen takip talepnamesi sadece haciz istekli olup, tahliye istemi bulunmamaktadır. Bu durumda tahliye talebi olmadan yapılan haciz istekli takip talepnamesine dayanılarak kiralananın tahliyesi istenilemeyeceğinden mahkemece tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile tahliye kararı verilmesi doğru değildir....
DAVALI-Birleşen Dosya DAVACISI: DAVA TÜRÜ : Şikayet-Tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı-birleşen dosya davacısı ve davacı-birleşen dosya davalısı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan tahliye istekli icra takibine davalı borçlunun süresinde itiraz etmemesi ve kira borcunu ödememesi nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir.Birleşen dava ise ödeme emrinin usulsüz tebliği işlemini şikayete ilişkindir. Mahkemece birleşen davada ödeme emrinin usulsüz tebliğini şikayet isteminin kabulüne, asıl davada ise tahliye isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir....