Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, borçlular hakkında daha önceden yapılan icra takibinde alınan borç ödemeden aciz belgesine dayalı olarak İİK.’nun 143 maddesine göre yapılan ilamsız takibe itiraz nedeniyle duran icra takibinin devamının sağlanması için açılan itirazın iptali davasıdır. Davalılar vekili, müvekkillerinin davacıya borçlu olmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, aciz belgesine dayalı olarak yapılan icra takiplerine faiz işlemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davalılardan … Ltd....

    Bankası vekili; müvekkili bankanın birleşen davanın ve asıl davanın davacısı olan şirketler nezdindeki alacak miktarının konkordato raporunda eksik alındığını, toplantı nisabında bankanın alacağının çekişmeli alacak olarak bildirildiğini, çekişmeli alacak olarak belirtilmiş ise de; banka alacağı içinde bu kararın bulunmadığını, bu nedenlerle çekişmeli hale gelen alacaklarının depo edilmesine karar verilmesi şeklinde hükmün düzeltilmesine ve kararın kaldırılmasına karar verilmesini istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür. Asli müdahil ... Bank AŞ. vekili; davacılardan ......

      Dava, parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen davalı ortak aleyhine, imzaladığı senede dayalı olarak başlatılan ... takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava konusu ....640,00 TL bedelli senedin, ....01.2010 tarihli genel kurulun .... maddesi gereğince yükleniciye ödenecek borç için ortaklardan alınmasına karar verilen ....000,00 TL ile 600,00 TL önceki dönem borcu ve işlemiş faizi kapsadığı uyuşmazlık dışıdır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, anılan ....000,00 TL'ye genel kurulda kararlaştırılan aylık % ... gecikme faizi uygulanmak suretiyle hesaplanan borç üzerinden senet tanzim edildiği görüşü bildirilmiştir....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. İstinaf incelemesine konu olayda, davacıya dava konusu haciz işlemiyle ilgili olarak 103 davetiyesinin 31/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebliğ işleminin usulsüzlüğü ayrıca şikayete konu edilmediği gibi dava dilekçesinde de bu yönde bir iddia bulunmadığı, tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddia edilmeden mahkemece kendiliğinden bu hususun değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....

        Ancak taraflar, uygulanacak faiz oranını belirlerken, yukarıdaki belirtilen 6098 sayılı TBK'nın 120/2. maddesinde öngörülmüş olan sınırlamayı dikkate almak zorundadır. Davacının takip konusu alacak kalemlerine uygulanması gereken azami faiz oranı TBK'nın 120/2. maddesine düzenlenmiş yıllık temerrüt faiz oranı olup, davacı kooperatifin genel kurullarında kabul edilmiş temerrüt faiz oranı, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuata yani 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un 2/1. maddesine göre belirlenen yasal faiz oranının %100 fazlasını aşamayacaktır. Bu durumda, mahkemece karar tarihinde yürürlükte olan anılan yasal düzenleme bu açıklamalar çerçevesinde somut olay bakımından değerlendirilerek, işlemiş ve işleyecek gecikme faiz oranı ve miktarı bakımından gerektiğinde bilirkişiden denetime elverişli bir rapor alınmak ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

          -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal sebebine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle davaya konu 101 ada 1081 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tesciline esas olan ihalenin iptaline ilişkin olarak verilen ... İcra Hukuk Mahkemesinin 22.03.2012 tarihi ve 2011/41 E- 2012/14 K. sayılı kararının 01.04.2013 tarihinde kesinleştiği, böylece tescilin dayanaktan yoksun hale geldiği saptanmak, davalının ihalede ödediği bedel bakımından ise harcını yatırarak karşı bir dava ile talepte bulunmadığı gözetilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine....

            Dosya kapsamından, taraflar arasında 08.02.2009 günlü devre mülk satış sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların”da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. 2010/7295 2010/11569 Tüketici Mahkemesi özel bir mahkeme olup, resmi şekilde düzenlenmeyen devre mülk sözleşmesine dayalı davanın özel mahkeme durumundaki Tüketici Mahkemesinde görülemeyeceği 02.03.2005 gün ve 2005/13-165-120 sayılı kararla Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun da kabulünde olup, uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemeler görevlidir. Bu durumda, davaya bakmakla görevli mahkeme, İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesidir....

              ve TESCİLİNE kesin olarak karar verilmiştir....

              Asli müdahil davacı Karasu Köyünü temsilen köy muhtarı, dava konusu yerin köy yolu olarak bırakılmasını istemiştir. Mahkemece, 117 ada 120 sayılı parselin tapu kaydının iptaliyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, harçlarını yatırmak suretiyle davaya asli müdahil davacı olarak katılan ... ile Karasu Köyü Tüzel Kişiliği bakımından açılan davaların reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı ... taşınmazın tamamının kendisine ait olmadığı gerekçesiyle, davalılar vekili ise talep aşılarak karar verildiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi uyarınca açılan kısmen tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle 117 ada 120 sayılı parselin tapu kaydının iptaliyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, istek aşılarak hüküm kurulmuştur....

                Dava, ortağın kooperatife haksız olarak ödediği çentik işletme bedelinini istirdatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli inceleme ve araştırma içermemektedir. Somut olayda, bilirkişi kurulunca, çeltik işletme bedelinin, dekar başına farklı tarihlerde farklı fiyatlandırmalar esas alınarak hesaplanmış olduğu, hesaplamaya esas verilerin dosyada yer almadığı, hükme esas raporun dosyadaki mevcut deliller ve belgeler ile de denetlenemediği anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu