ya yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu ve bu hususun tek başına fesih sebebi olduğu gerekçesiyle ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır. Şikayetçi iddiasının dayanağı olan bütün vakıaları şikayet dilekçesinde göstermek zorundadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 25. maddesi hükmüne göre de; hakim, şikayet dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup; ileri sürülmeyen maddi olayları kendiliğinden gözetemez....
Somut olayda, davacı vekilinin usulsüz tebligata ilişkin şikayet dilekçesinin incelenmesinde, ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet sebeplerine yer verildiği, 103 davetiyesine ilişkin usulsüz tebligat şikayetinin bulunmadığı, icra dosyasının yapılan incelemesinde, şikayetçiye 13.11.2019 tarihinde 103 davetiyesinin T.K.'...
A.Ş. aleyhine takip başlattığını, bu dosyadan müvekkili şirkete 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, haciz ihbarnamesine konu tebligatın usulsüz olduğuna dair icra hakimliğinde dava açtıklarını, müvekkili şirketin 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi olan 30.01.2013 tarihi itibariyle borçlu olmadığının tespitine, davalının %20'den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı şirketin icra dosyasından yapılan 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usulsüz olduğu gerekçesiyle ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/247 esas sayılı dosyası ile haciz ihbarnameleri tebliğinin iptalini istediğini, söz konusu davada yapılan tebligatların usulsüzlüğüne karar verilmesi halinde davanın konusuz kalacağını savunarak, davanın reddini istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2021 NUMARASI : 2020/115 ESAS- 2021/585 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğünün 2016/27336 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip kapsamında müvekkiline gönderilen 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliği işlemlerinin usulüne uygun olmadığını, kardeşine ve annesin tebliğ edildiği belirtilen tebligat parçalarının üzerinde tebliğe çıkartılan mercii ve dağıtıcıya ait olan sadece iki imza bulunduğunu, davacının tebliğ işleminden 04/03/2020 tarihinde haberdar olduğunu bildirerek, 89/1, 89/2, 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihinin 04/03/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş, davalı davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, şikayetin reddine karar verilmiştir....
Yani üçüncü kişi, kendisinden birinci haciz ihbarnamesi ile istenen alacak miktarını takip borçlusuna borçlu olduğunu kabul etmiş sayılır (İİK m. 89/3, c. 1). Yedi gün içinde birinci haciz ihbarnamesine itiraz etmemiş olan üçüncü kişinin takip borçlusuna borçlu olduğunu kabul etmiş sayılmasına ilişkin bu karine, kesin bir karine değildir. Zira üçüncü kişi, ikinci haciz ihbarnamesini aldıktan sonra da itirazda bulunabilir (İİK m. 89/3, c. 2).Alacaklının talebi üzerine icra müdürü birinci haciz ihbarnamesine yedi gün içinde itiraz etmemiş olan üçüncü kişiye, ikinci haciz ihbarnamesi gönderir (İİK m. 89/3, c. 2)....
Borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut olayda, takip dosyasında 89/1 haciz ihbarnamesinin davacıya 22/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, sonrasında davacı vekili tarafından 01/10/2020 tarihli dilekçe ile haciz ihbarnamesine itirazda bulunulduğu, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde de haciz ihbarnamesini öğrenme tarihinin 01/10/2020 tarihi olduğunun beyan edildiği görülmüştür. Bu durumda davacının usulsüz tebligata ilişkin başvuru süresi öğrenme tarihi olarak da bildirilen 01/10/2020 tarihinde başlamış durumdadır. Dava tarihi ise 14/10/2020 tarihidir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: mahkemece yapılan değerlendirmeler neticesinde, Davanın kabulü ile; Usulsüz tebliğe ilişkin şikayet yönünden; Tarsus İcra Dairesinin 2022/4086 Esas sayılı takip dosyasında şikayetçi-borçlu şirkete gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 02/08/2022 tarihi olarak düzeltilmesine ve tespitine, İmzaya itirazlar yönünden; Davanın kabulü ile; Tarsus İcra Dairesinin 2022/4086 Esas sayılı takip dosyasının davacı şirket yönünden durdurulmasına, Takip konusu toplam 600.000,00- TL asıl alacağın %20'si olan 120.000,00- TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Takip konusu toplam 600.000,00- TL asıl alacağın %10'u olan 60.000,00- TL tazminatın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına" karar verilmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçluya gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet başvurusuna ilişkin olup davacı vekili şikayetin kabulü ile birlikte ayrıca imzaya ve borca da itiraz etmiştir. İİK.'...
İcra Müdürlüğünün 2021/7154 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde takip borçlusu olan T3 annesi müvekkili T1 89/1, 89/2, ve 89/3 haciz ihbarnameleri gönderildiğini, tebligatlarda müvekkilinin T.C. numarası varken müvekkilinin adresine değil de takip borçlusu T3 ikamet adresine gönderildiğini, dosyada, 3. kişiye gönderilen 89/1, 89/2, 89/3 haciz ihbarnamelerinin 3. kişinin kendi adresine değil de takip borçlusunun adresine tebliğ edilerek usulsüz bir şekilde kesinleştirildiğini, müvekkilinin, kendisine gönderilen haciz ihbarnamelerinden habersiz olduğunu, müvekkilinin, aleyhine gönderilmiş olan 89/1, 89/2, 89/3 haciz ihbarnamelerinden 04/11/2021 tarihinde haberdar olması nedeniyle yasal süresi içerisinde her üç haciz ihbarnamesine de itiraz ettiklerini, takip borçlusunun, müvekkilinden hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını, ileri sürerek 89/1, 89/2, 89/3....
, İİK 89/2 haciz ihbarnamesine itiraza ilişkin dilekçe üzerindeki tarih ve şikayet dilekçesindeki beyana göre İİK 89/2 haciz ihbarnamesine 21/11/2018 tarihinde itiraz ettikleri, davacı tarafa birinci haciz ihbarnamesinin 01/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde 27/08/2018 tarihinde birinci haciz ihbarnamesine itiraz ettiklerinin beyan edildiği, 89/2 haciz ihbarnamesinin de 12/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın ise 21/11/2018 tarihinde yapıldığı, İİK 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine tebliğden itibaren yasal süre içerisinde itiraz edilmediğinden, itirazlar süresinden sonra olduğundan, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
ün 29.01.2016 tarihinde vefatı sebebiyle, mirasçıları tarafından murislerine gönderilen haciz ihbarnamelerin usulsüz tebliğ edildiği ileri sürülmüş ise de şikayet dilekçesinde borçlular tarafından açıkça 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüz olduğu ileri sürülmediğine göre, borçlular murisinin haciz ihbarnamelerinden en geç 103 davetiyesinin tebliğ edildiği 5.06.2015 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekir. Asıl borçlu muris yönünden kesinleşen haciz ihbarnamesi tebliğ işlemlerine yönelik mirasçıların şikayet hakkı bulunmamaktadır. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de; Bölge Adliye Mahkemesince,...'...