Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Genel Kurulu 06.12.2013 gün ve 2013/19-2250 E., 2013/1657 K. sayılı ilamıyla; “…Dosyanın esası incelenmeden önce ihtiyati tedbir kararlarının temyiz edilip edilemeyeceğine ilişkin içtihadı birleştirme talebinin rapor hazırlayacak üyeye verilmiş olması karşısında temyiz incelemesinin içtihadı birleştirme talebi konusunda karar verilmesine kadar bekletilmesi”ne karar verilmiştir.             Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 21.02.2014 gün ve 2013/1 E., 2014/1 K. sayılı ilamında sonuçta; “İlk derece mahkemelerinden verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağı” benimsenmiştir. Hal böyle olunca; ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbire ilişkin verdiği direnme kararının anılan İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyizi mümkün olmadığından, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi gerekir.            ...

    Temyiz eden vekilince duruşmalı inceleme yapılması talep edilmiş ise de; Yargıtay İçtihadi Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21.02.2014 gün ve 2013/1 Esas, 2014/1 Karar sayılı ilâmı karşısında duruşma yapılması talebi reddedildikten sonra, temyiz isteminin dosya üzerinde yapılan incelemesi sonucunda; Mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın ihtiyati tedbir talep eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 21.02.2014 tarih E. 2013/1, K. 2014/1 sayılı kararı ile ilk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilen kararların Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar istinaf yolu yerine temyiz yoluyla incelenemeyeceğine karar verilmekle TEMYİZ TALEBİNİN REDDİNE 05.03.2014 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı vekilinin reddedilen ihtiyati tedbir talepleri yönünden, davalı vekilinin ise kabul edilen ihtiyati tedbir talebi yönünden istinaf yoluna başvurduğu, davalı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir talebinin davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine doğrudan istinaf incelemesine gönderildiği görülmektedir. HMK'nın 341. maddesinde ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar istinaf edilebilmektedir....

        Bu nedenle davacı vekilinin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin reddi kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu nedenle davalı vekilinin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması isteminin reddine ilişkin kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu nedenle davacı vekilinin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Bu nedenle davalı vekilinin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin kabulü kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, ......... gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Sonuç itibarıyla kanun koyucu hem yürürlükte olan 391 ve 394’üncü maddelerde hem de istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesi hâlinde yürürlüğe girecek olan 341’inci maddede açık bir sınırlama getirmiş ve ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yollarını kapatmıştır. Üstelik yukarıda değinilen madde gerekçelerinde de kanun koyucu iradesini vurgulamıştır. Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....

                Bu nedenle davalı vekilinin Yerel Mahkemenin iihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine itirazın reddine ilişkin 29.09.2014 tarihli kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Bu nedenle davalı vekilinin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine, itirazın reddine ilişkin 12.2.2016 tarihli ara kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde ihtiyati tedbir isteyen davacıya iadesine, 08/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu