WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; işçilik alacaklarına ilişkin olarak açılan dava sırasında ihtiyati haciz kararı verilmiş olup ihtiyati haciz kararı ilam niteliğinde belge değildir. Alacaklı vekili, İİK 261/1. maddesi gereğince ihtiyati haciz kararı tarihinden itibaren on gün içinde ihtiyati haciz kararının infazını talep etmiştir. Görülmekte olan dava sırasında ihtiyati haciz kararı verildiğinden, ihtiyati haciz kararı veren mahkemece uyuşmazlığın esasına ilişkin olarak bir karar verilmeden ilamlı ya da ilamsız icra takibi başlatılması İİK 264/3 maddesine aykırıdır." demektedir. Emsal BAM kararında da ayrıntılı açıklandığı üzere şikayet konusu takip dosyasında ihtiyati haciz kararının verildiği Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/661 Esas sayılı davası takip tarihi itibariyle derdest olup henüz uyuşmazlığın esası hakkInda verilmiş bir hüküm bulunmadığından söz konusu ihtiyati haciz kararı dayanak gösterilerek ilamsız takip yapılamayacaktır....

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/09/2022 NUMARASI : 2021/515 2022/503 DAVA KONUSU : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) KARAR : Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle ihtiyati tedbir kararının yasal olmadığını, davacının icra takibinin ve ödeme emrinin iptali yönündeki talebinin süresi içinde olup olmadığının araştırılması ve dava konusu icra takibi kesinleştiğinden dolayı öncelikle süre yönüyle reddinin gerektiğini, Diğer yandan, takibin esası bakımından da davacının borçlu olmadığının tespitine yönelik talebinin yerinde olmadığından dolayı reddi gerektiğini beyan ederek Öncelikle ihtiyati tedbir kararına karşı yapmış olduğumuz itirazın kabulüne; yasal dayanaktan yoksun olarak açılmış davanın REDDİNE; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; " ....6183 sayılı Kanunun 55. maddesinde, vadesinde ödenmeyen kamu alacaklarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesi olanağı öngörülmüştür....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 11/02/2022 tarihli ara karar ile; ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacıya ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan haczin hukuka aykırı olduğunu, davacının maaşına haciz konulması nedeniyle ekonomik açıdan zor duruma düştüğünü, tedbir talebinin kabulü gerektiğini ileri sürmüştür....

İstinaf dilekçesinde; ihtiyati tedbir talebinin reddine dair 05/01/2023 tarihli kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davanın menfi tespit davası olup ispat yükünün alacaklıda olduğunu,ispat yükü kendisinde olan davalı tarafça borcun kaynağına yönelik hiçbir bilgi ve belge sunulmamış olduğu gözetildiğinde telafisi imkansız zararlara sebebiyet vermemek adına ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü gerektiğini ,davalı kurum tarafından "çeşitli gelirler( ÜCRET) " açıklamasıyla haksız ve mesnetsiz olarak düzenlenen 14/12/2022 tarihli, 9207/26 Cilt/Sıra numaralı, 1219936 ödeme emir numaralı 101.165,01- TL bedelli ödeme emri hazırlanmış olup yasal süresi içerisinde ihtiyati tedbir talepli icra emrinin iptali için dava açıldığını, dilekçe ekinde sunulan icra emri içeriği incelendiğinde içeriğinden borcun kaynağı hiçbir şekilde anlaşılmadığı gibi borcun sebebini tespit edecek hiçbir emare de bulunmadığını, icra emrinde 2005- 2010 yıllarına ilişkin alacak talebinin 14/12/2022 tarihinde...

Ödeme emri veya icra emrinin tebliğe çıkarılması, fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan ödemelerden ve aynı dönemde icra takibinden vazgeçilmesi halinde tahsil harcı almak mümkün değildir (HİGM 20.02.1989 T. 8385 sayılı genelgesi). 492 Sayılı Harçlar Kanuna ekli I sayılı tarifenin icra iflas harçları B bölümünün I-3. maddesindeki tahsil harcının, ancak ödeme emri veya icra emri tebliğinden sonraki işlemler nedeniyle alınacağı öngörülmüştür (12. HD 10.03.2003 T 1505- 4760 Sayılı ilamı). 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 264. maddesinin son fıkrasında; “Borçlu müddeti içinde ödeme emrine itiraz etmez veya itirazı icra mahkemesince kesin olarak kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse, ihtiyati haciz kendiliğinden icrai hacze inkılabeder” hükmüne yer verilmiştir....

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacaklısı oldukları icra dosyasından gönderilen ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğunu, 2004 sayılı İİK'nun 261 maddesi gereğince alacaklının ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecbur olduğunu aksi taktirde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkacağını, davacının 30.05.2012 tarihinden 10 günlük yasal süre geçtikten sonra 27.06.2012 tarihinde ihtiyati haciz kararının infazını talep ettiğinden ihtiyati haciz kararının düştüğünü, geçerli bir ihtiyati haciz kararı olmaksızın İİK'nun 100 maddeye göre iştirak olamayacağını savunarak şikayetin reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; tüm dosya kapsamına göre, ödeme emri tebliğindeki usulsüzlüğü borçlunun ileri sürebileceği, davacının, Antalya 2....

Bu durumda asıl alacağa ilişkin 9.313.251.000,-TL.lik ihtiyati haciz 25.09.1998 günü kesinleşmişse de, yasal süre içinde satış istenmediğinden bu haciz düşmüştür. Davacının başka bir parselin satışını istemiş olması, bedeli paylaşıma konu taşınmazlar üzerindeki haczin de devam etmesi sonucunu doğurmaz. Davacı 264/II’de öngörülen süre içinde itirazın iptali davası açtığından, borçlu tarafından kabul edilen kısım dışında kalan alacak (9.673.483.269,-TL.) için konulmuş bulunan ihtiyati haciz düşmemiştir ve itirazın iptali davasının hükme bağlandığı 28.11.2001’de kesin hacze dönüşmüştür. Bu tarih her ne kadar sıra cetvelinin tanziminden sonra ise de, ihtiyati haciz kesinleştiğinde ödenmek üzere davacıya ayrılacak muhtemel payın depo edilmesi gerekir. 3- Açıklanan duruma göre, davacı ......

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/274 Esas 2021/468 karar numaralı dosyasında verilen karar neticesinde gemi üzerindeki ihtiyati haczin teminat üzerine kaydırılarak geminin üzerindeki ihtiyati haciz ve seferden men kararının kaldırılmasına karar verildiği, bu esnada İstanbul 17.Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/62 D.İş dosyasındaki ihtiyati haciz kararına ilişkin yapılan itiraz mahkemece 16/09/2021 tarihli ek karar ile reddedilmiş olup bu karara karşı da istinaf kanun yoluna başvurulduğu, bu esnada yapılan itiraz ile İstanbul 37.İcra Dairesi 2021/14122 Esas sayılı dosyası tahtındaki ilgili icra takibinin durdurulduğu, dosyanın İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesinde olduğu aşamada ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekili tarafından verilen 12/11/2021 tarihli dilekçe ile haksız ve mesnetsiz ihtiyati haciz talebinden feragat ettiklerinin belirtildiği, 12/11/2021 tarihli dilekçe ile istinaftan feragat edildiği, alacaklı vekilinin feragat talebine istinaden yapılmış olan ihtiyati haciz başvurusunun...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itirazın incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, genel kredi sözleşmesinin müteselsil kefilleri hakkında ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir....

      Tüketici Mahkemesi'nde itirazın iptali istemi ile dava açtığı, anılan dava sırasında borçlunun ihtiyati haciz kararının kaldırılması isteminde bulunması üzerine de mahkemenin 19.09.2013 günlü ek-kararı ile ihtiyati haciz kararının 425.000,00 TL'lik kısmının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmakta olup, borçlu tarafından icra dosyasına yatırılan bedelin dosya borcu dışında, ihtiyati haczin kaldırılması için İcra ve İflas Kanununun 66. maddesi uyarınca yatırılan bir teminat bedeli olarak kabulü mümkün değildir. Teminat bedeli olmaması nedeniyle iadesi de ancak itirazın iptali davası sonucunda verilecek karara göre söz konusu olabilecektir. Kaldı ki, somut olayda İcra ve iflas Kanununun 361. maddesi uyarınca borçludan fazla para tahsil edilmesi veya taraflardan birine yanlışlıkla para ödenmesi durumu da bulunmamaktadır. Ayrıca, mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 297. maddesinde belirtilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu