Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nce bir kısım taşınmaz hakkında verilen ihtiyati haciz kararı ile ilgili olarak aynı Mahkemece 12.11.2013 tarihli karar ile 28843 ada 2 parsel hakkındaki ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verildiği, İcra Müdürlüğü'nden kararın uygulanmasını istediklerini, ancak takibe başlandıktan sonra ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin kararın İcra Mahkemesi tarafından verilebileceği gerekçesiyle, talebin reddildiğini, ihtiyati haciz kararının ihtiyati tedbir niteliğinde olduğunu, tedbirin kaldırılması yetkisinin de tedbiri veren mahkemeye ait olduğunu beyanla İcra Müdürlüğü'nün 19.12.2013 tarihli ret kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, İİK'nun 266. maddesinde belirtildiği üzere takibe başlandıktan sonra yetkinin İcra Mahkemesi'ne geçtiği ve takibin kaldırılması talebinin İcra Mahkemesi'nden istenebileceği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm, şikayetçi vekilince temyiz edilmiştir. ... 2....

    Mahkemece, 10/10/2018 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiği, aşamalarda Antalya 14. İcra müdürlüğünün 10/10/2019 tarihli ... esas sayılı yazısında borçlulara ihtiyati haciz kararının tebliğ edildiğinin ve borçlular tarafından itiraz edilmeyerek ihtiyati haczin kesinleştiğinin belirtildiği, mahkeme hakimince 14 ekim 2019 tarihli havale ile teminat iadesinin uygun olduğuna karar verildiği, teminat mektubunun iade alındığının dosyadan anlaşıldığı, itiraz eden ... Şirketi vekilinin itiraz dilekçesinin 15/12/2021 tarihli olduğu, ihtiyati haciz tarihinin 10/10/2018 tarihli olduğu, ihtiyati haczin kabulüne ilişkin karara karşı borçluların mahkemenin yetkisine, ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, teminata karşı haciz borçlunun huzurunda yapılmış ise, haczin tatbik edildiği tarihten; aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde itiraz yolunun açık olduğu, Antalya 14....

      İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz kararına itiraz madde 265'de itiraz sebeplerinin belirtildiğini, ancak kanun maddesinde belirtilen sebepler dışında ki itiraz sebeplerine dayanan borçluların tüm itirazlarının reddine karar verilmesi gerektiğini, ihtiyati haczin kaldırılması talebine ilişkin başvurunun görevsiz mahkemeye yapıldığını, ihtiyati haciz kaldırılmasını isteyen borçlular tarafından İİK'nın 266. maddesindeki şartların yerine getirilmediğini, iş bu dosyada alınan ihtiyati haciz kararı ile önceki ihtiyati haciz kararındaki konu ve tarafların aynı olduğunu fakat alacak miktarlarının farklı olduğunu, daha önce bono bedelinin tamamının tahsili için alınan ihtiyati haciz kararının bakiye alacağın tahsili için yeniden icra edilmesi mümkün olmadığından ödenmeyen bakiye alacak miktarı için yeni bir ihtiyati haciz kararı alınmasının hukuken uygun olduğunu, bu nedenle istinaf taleplerinin kabulü ile ihtiyati haciz kararına karşı...

        Dosya içeriğine göre davacı vekili, davalı borçlu işverenin taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına davacının kesinleşmeyen işçilik alacaklarının belirlenen miktarı kadar ihtiyati haciz konmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece bu istek kabul edilmiştir. Ancak ihtiyati haciz isteyen davacı işçi vekili aracılığı ile itiraz eden davalı işveren aleyhine 05.10.2011 tarihinde icra takibine başlamış ve 12.10.2011 tarihinde de alınan ihtiyati haciz kararının uygulanmasını talep etmiştir. İtiraz eden davalı işveren vekili, icra takibi aşamasında, icra dosyasına teminat koyduklarını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir. İtiraz İİK.nun 266. maddesinde yazılı olan ihtiyati haczin teminat karşılığında kaldırılmasına yönelik olup, takibe başlanmasından sonra ileri sürüldüğünden, yetkili ve görevli mahkeme anılan madde uyarınca İcra Hukuk Mahkemesi’dir....

          Talep, ihtiyati haczin kaldırılması istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile itirazın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkemece talep üzerine ilk ihtiyati haciz kararı verildikten sonra, aynı dosya üzerinden, ikinci bir taleple, harcı da yatırtılmaksızın ikinci bir ihtiyati haciz kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla, mahkemece, ikinci ihtiyati haciz talebinin yeni bir talep olduğu nazara alınarak, gerekli olan harçları da yatırtılarak, talep hakkında bir karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ihtiyati hacze itiraz edenler yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....

            A.Ş'nin ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmiştir. Karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden davalı ... A.Ş. vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati hacze itiraz eden davalı ......

              İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati Hacze İtiraz eden(Borçlu) vekili, çekin çalındığını, ödeme yasağı konulduğunu, icra takibinin kötü niyetli olduğunu iddia ederek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Karşı Taraf(Alacaklı) vekili, itiraz edenin keşideci konumunda olduğunu belirterek itirazın reddini talep etmiştir. Mahkemece, borçlu itirazının İİK'nun 265. maddesinde belirtilen sınırlı olarak sayılmış sebeplerden olmadığı, ödeme yasağı konulmasının başlıbaşına ihtiyati haczin kaldırılması sebebi olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden(borçlu) vekili temyiz etmiştir....

                Talep sahibinin yaklaşık ispat seviyesinde ispatı üzerine verilen ihtiyati haciz kararından sonra yargılama devam ederken ihtiyati hacze konu alacağın muaccel olmadığı veya rehinle teminat altına alındığı tespit edilirse mahkemenin ihtiyati haczi kaldırması gerekir. Yargılama sırasında sunulan delillerden veya bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapordan alacağın muaccel olmadığı veya rehinle teminat altına alındığı sonucuna ulaşılmışsa aleyhine ihtiyati haciz talep edilen borçlunun ihtiyati haczin kaldırılmasına yönelik talebi İİK'nun 265. maddesi anlamında ihtiyati hacze itirazdır. Aynı şekilde yargılama devam ederken borcun ödendiğine dair belge sunan borçlunun ihtiyati haczin kaldırılması talebi de ihtiyati hacze itiraz niteliğindedir....

                  HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun ihtiyati haczin kaldırılması talebine ilişkin esasa yönelik hususlar incelenmeksizin 6100 Sayılı HMK'nın 353/1- a.4- maddesi gereğince KABULÜ İLE, Adana 9....

                  Ancak borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi nedeniyle takibin kesinleşmesinden ve ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmesinden sonra ihtiyati haciz kararı mahkemece kaldırılır ise bu durum kesinleşmiş olan takibi ve (kesin) haczi etkilemez. Yani ihtiyati haczin kaldırılmış olması nedeniyle daha önce kesin hacze dönüşmüş olan hacizlerin kaldırılmasına karar verilemez (Kuru, B. İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Ankara 2013, s. 1066). Takibe itiraz etmeyerek ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmesine yol açan borçlunun aldığı ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin mahkeme kararının icrasıyla icra takip dosyasında kesinlemiş hacizlerin kaldırılması takip hukuku ilkeleri ile bağdaşmaz....

                    UYAP Entegrasyonu