İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, tedbir taleplerinin reddine ilişkin ara kararının anayasa ile güvence altına alınan yaşama hakkını ihlal eder nitelikte olduğunu ve müvekkilinin takibini yapan onkoloji uzmanı doktorun da yer aldığı kurulun düzenlemiş olduğu 01/12/2022 tarihli ilaç kullanım raporunda söz konusu ilacın kullanımından sonra tedaviye yanıt verdiğinin ve ilaca devam edilmesi gerektiğinin tespit edildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. UYUŞMAZLIK KONUSU : Taraflar arasında ilk derece mahkemesi tarafından verilen tedbir kararına ilişkin olarak ihtilaf bulunmaktadır. G E R E K Ç E : İhtiyatı tedbirin şartları 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir....
ivedilikle ihtiyati tedbir konulmazını talep ve dava etmiştir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/1637 ESAS DAVA KONUSU : İhtiyati Tedbir Kararına İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararına karşı itiraza yönelik ara kararın davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının Bolu İli, Kartalkaya Mevkiinde bulunan Dorukkaya Otel'in oberj giriş katında cafe-restaurant olarak hizmet verecek olan alanı, 01.12.2012- 10.04.2017 tarihleri için 5 sezonluğuna kiraladığını, işbu kira sözleşmesindeki sürenin uzatılarak yenilenmesi adına bir ek protokol düzenlendiğini, taraflar arasında 05.09.2012 imza tarihli iş yeri kiralama sözleşmesinin, 01.12.2017 tarihinde başlayıp, 10.04.2022 tarihinde sona ermek üzere 5 sezon daha uzatılarak taraflarca yenilendiğini, davalı tarafça davacının kiralamış olduğu İş yerini...
Hal böyle olunca, tarafların hukuki dinlenilme hakkı bağlamında ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir kararına vaki itirazın değerlendirilmesi için duruşma yapılması gerekmekte olup, mahkemece tarafların iddia ve savunmalarının toplanarak duruşma açılması ve tarafların çağrıya uymaları halinde açıklamaları dinlenildikten sonra, gelmedikleri takdirde ise dosya üzerinden inceleme yaparak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir. Somut olayda mahkemece, ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraza ilişkin, yukarıda belirtilen usule göre inceleme yaparak karar vermesi gerektiği halde, itiraza ilişkin duruşma açılmaksızın karar verilmesi isabetli olmamıştır....
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı vekili özetle; davacılar bakımından HMK’nun 389- 399 maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir şartları oluştuğu, İhtiyati tedbir, HMK’da “Geçici Hukuki Korumalar” üst başlığı altında taraflar arasındaki ihtilafın çözümüne katkı sağlayan ve asıl yargılamada verilen hükmün gerçekleştirilmesini temin eden ve hakların korunması bağlamında aynı zamanda hukuk devleti ilkesinin ayrılmaz bir parçası olarak hak arama hürriyeti kapsamında değerlendirilebilecek bir usul hukuku müessesesi olduğundan, davacı yararına, yargılamanın sonunda verilecek hükmün gerçekleşmesini temin eder mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekirken tedbir talebinin reddine karar verilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.10.2022 tarihli ara kararına karşı yaptıkları istinaf taleplerinin kabulüne ihtiyatı tedbir kararının kaldırılmasına, aksi kanaatte ise teminat karşılığında tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, hata-hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı koca tarafından; kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve 03.11.2010 tarihli ihtiyatı tedbir kararı yönünden, davalı kadın tarafından ise nafakalar ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, kuruma olan borcu nedeniyle haciz işlemi başlatılan dairesinin ikamet edeceği başka bir meskeni olmadığından ihtiyatı tedbir olarak satışın durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı kurum ve Feri Müdahil vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....
Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür. Tüm bu nedenlerle davacı taraf yönünden teminatlı olarak verilen ihtiyatı tedbir kararına karşı davacı tarafın istinaf yoluna başvuru hakkı olmadığından, istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İlk Derece Mahkemesince; "Dosyadaki delil durumu, delillerin henüz toplanmamış olması, talebin işin esasını çözmeye yönelik olduğu, yargılamayı gerektirdiği, eldeki davanın menfi tespit talebi içerdiği, kesinleşmiş icra takibinin durdurulması yönünden ihtiyati tedbir karar verilemeyeceğinden" bahisle davacının davaya konu ödeme emri üzerine ihtiyati tedbir konulması isteminin REDDİNE karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı vekili özetle; davalıya borcu bulunmadığı, Kurumun başlattığı takibin hiç bir dayanağı olmadığı halde, haksız icra takibi başlatılması ve takibin kesinleşmesi ile davacının haksız yere mağdur edildiğinden, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu belirterek, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararın kaldırılarak tedbir kararı verilmesi talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....