Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yapıldığını takiple ilgili usulsüz tebligat nedeniyle müvekkilin itiraz haklarını kullanamadığını kabul etmiş olmasına rağmen satıştan önce takipten haberdar olmuş olmasını ihalenin usulüne uygun hale getirdiğini kabul ettiğini, Mahkemenin bu kabulünün kanuna aykırı olup yargı içtihatlarıyla örtüşmediğini, usule aykırı tebligat nedeniyle borçlunun takibe itiraz, kıymet takdirine itiraz hakkının kullanamamasının savunma hakkı ihlali olduğunu, Söke İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/107 E. nolu dosyasının sonucunun beklenmesine karar verilmesi gerekli iken kanuna aykırı bir şekilde bu davanın sonucu beklenmeden ihalenin feshi davasının reddine karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu, deliller toplanmadan karar verildiğini, SGK'dan Sigortalı Hizmet Listelerinin getirtilmesini, müvekkili kooperatifin imzaya yetkisi olan kişileri gösteren belgelerin ilgili kurumlardan getirtilmesinin talep edildiğini, ancak yapılmadığını, satışı yapılan villaların tanesinin 3.000.000,00 TL olduğunu, icra dairesinin...

Her ne kadar davacı, taşınmazın değerine yönelik davalı bankanın kıymet takdirine itiraz davası açmadığını belirterek ihalenin feshi isteminde bulunmuş ise de, davalı bankanın kıymet takdirine itiraz davası açıp açmama konusunda serbest olması karşısında davacının ileri sürdüğü bu sebep de ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ayrıca, menfi tespit davasının ihalenin feshi davasında bekletici mesele yapılması mümkün değildir. Davacı tüm tebligatların usulsüz olduğunu iddia etmiştir. Davacıya satış ilanının "Muhatabın komşusunun beyanına göre çarşıya gittiğinden bahisle 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırılmak ve en yakın komşusuna haber bırakılmak" sureti ile 7201 sayı Tebligat Kanunun 21/1. maddesi ile Tebligat Yönetmeliğin 29 ve 30. maddeleri uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Davacının diğer ilgililere yönelik tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu iddia etme hakkı bulunmamaktadır....

Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler. Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Kaldı ki, satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK.'nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür....

Mahkememizce dosyanın yapılan incelemesinde; davacı borçlu yanca süresinde açılan ihalenin feshi davasıylaErzurum ili, Yakutiye ilçesi, Narmanlı Mh., 553 ada, 52 parsel, 5....

Mahkememizce dosyanın yapılan incelemesinde; davacı borçlu yanca süresinde açılan ihalenin feshi davasıyla Erzurum ili, Yakutiye ilçesi, Narmanlı Mh., Cami Çıkmazı Sk, 533 ada, 52 parsel, 4....

İcra Hukuk Mahkemesinde kıymet takdirine itiraz davası açtığı ve bu davanın usulden reddedildiği, bu nedenle yeniden kıymet takdiri yapılması gerektiği yönünde itirazda bulunulmuş ise de, davacı şirkete kıymet takdirinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, kaldı ki icra dosyasında 11/07/2019 tarihinde yapılan ihaleye ilişkin olarak ihalenin feshi davası açıldığı, en geç bu tarih itibariyle kıymet takdirinden haberdar olunduğu, icra mahkemesine usulüne uygun olarak şirket tarafından açılmış bir davadan dava dilekçesinde bahsedilmediği, kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkün olup davacı şirket tarafından süresi içerisinde açılmış kıymet takdirine itiraz davası olmadığından bu husus ihalenin feshi aşamasında da ileri süremeyeceğinden davacı vekilinin ihalenin feshine yönelik bu itirazı da yerinde bulunmayıp dava dilekçesinde...

İhalenin feshini isteyen borçlular, kendileri dışındaki diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediği hususunun ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez. Kaldı ki kendisine kıymet taktiri ve satış ilanının tebliğ edilmediğini ileri süren ... tapudaki igili kişilerden olmadığından, İİK'nun 127. maddesi uyarınca kendisine satış ilanı ve kıymet takdir raporunun tebliği de gerekmez. Öte yandan şikayetçi borçlulara yapılan kıymet takdir tebliği işlemi usulüne uygundur. Kıymet takdir tebliği işlemi usulsüz bile olsa, borçlular en geç kymet takdir raporuna, satış ilanı tebliği ile muttali olacağından, o tarihten itibaren İİK'nun 128/a maddesinde öngörülen 7 günlük yasal sürede kıymet takdirine itiraz edilmemiş ise; kıymet takdir işleminin usulsüz tebliğ edilmesi hususu tek başına ihalenin feshi sebebi oluşturmaz....

    Bu hükmün amacı, ihalenin kesinleşmesinin, gereksiz şikayetlerle engellenmesinin önüne geçmektir. İhale bedelinin, ihale konusu malın tahmini değerinin üzerinde satılması halinde, kural olarak, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı sonucuna varılabilir. Ancak her ihalenin feshi isteminin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir. Borçluya kıymet takdiri tebliğ edilmemiş veya borçlunun ihaleden önce süresi içinde usulüne uygun olarak kıymet takdirine itiraz etmiş olması şartı ile malın tahmini değerinin düşük olduğu sebebiyle ihalenin feshi talep edilmiş ise, ihale bedelinin, tahmini bedelden yüksek bulunması, tek başına şikayetçinin ihale dolayısı ile zarara uğramadığını göstermeye yeterli değildir. İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir....

    Kat 3 nolu tapuya kayıtlı mesken vasfındaki taşınmazın müvekkilinin borcundan dolayı 13.09.2022 tarihinde satıldığını, T3 adına ihale edildiğini, İcra takip dosyasından yapılan ihale usul ve yasaya aykırı olduğunu satış ilanı usulsüz tebliğ edildiğini, bu hususun ihalenin feshi sebebi olduğunu, ihalede esas alınan bedelin taşınmazın muhammen bedelinden düşük olduğunu beyan ederek ihalenin feshine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Davacının ihalenin feshi istemlerinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle ayrı ayrı usulden reddine, dava usulden reddedildiğinden davacı aleyhine para cezası tayinine yer olmadığına, şeklinde karar verildiği görülmüştür....

    İİK'nın 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiş, sadece, Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı, satış ilanı tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında; 1) İhaleye fesat karıştırılmış olması 2) Artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3) İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4) Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması, şeklinde sıralanabilmektedir....

    UYAP Entegrasyonu