Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'da takibe devam edilmesine rağmen genel mahkemeye gidilebilecek yollar açık tutulmuş ve gösterilmiş olduğu halde, ihalenin feshi talebinin reddi hâlinde genel mahkemeye başvurulmasını mümkün kılan bir yol öngörülmemiş ve böyle bir yol da açık tutulmamıştır. İflasta malların paraya çevrilmesi sonrası ihalenin feshi konusunda da İİK 134. madde uygulanmakta olup iflas işlemleri bakımından da ihalenin feshi talebinin reddi hâlinde genel mahkemeye başvurmayı mümkün kılan bir yol bulunmamaktadır. İİK'da ihalenin feshi konusunda sadece icra hukuk mahkemesinin görevli olarak gösterilmesi ve ihalenin feshi talebinin reddi halinde ayrıca genel mahkemeye başvurmayı mümkün kılan bir yol öngörülmemesi karşısında ihalenin feshi talebinin reddi konusunda verilen icra hukuk mahkemesi kararlarının kesin hüküm oluşturduğunu kabul etmek gerekir. Kaldı ki ihalenin feshi davalarında tanık dahil her türlü delille ispat mümkün olup bu da kesin hüküm sayılmayı gerektirmektedir....

    Mahkemece, davacı tarafından ödenen ve ihalenin feshi nedeniyle iade edilen kalemler yönünden ödeme tarihlerinden iade tarihlerine kadar yasal faizlerinin hesaplattırılarak hüküm altına alınması gerekirken, zararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın tümden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun bulunmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.” şeklinde karar verilmiş, benzer bir dosyada Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2010/12983 Esas, 2012/4177 Karar sayılı ilamında “... Davacının talebi icra memurunun hatalı eylemi nedeniyle zarar görmeye ilişkin olduğundan, ihalenin feshi nedeniyle istenebilecek zarar, yatırılan ihale bedeli ve ihale masrafları ile bunların iadesi halinde iade edilinceye kadar geçen sürede bu bedellerin kullanılamaması nedeniyle uğranılan yasal faiz kaybından ibarettir....”şeklindedir....

    Davalı T4 vekilinin cevap dilekçesinde özetle, dava öncesi süreçte gerçekleşen bir olgunun ihalenin feshi sebebi yapılamayacağını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Rant Gıda vekilinin cevap dilekçesinde özetle, husumete izin alınmadığını, tebligatların usule uygun olduğunu, satış bedelinin düşük olmadığını, ihaleden önceki sebeplerle ihalenin feshi davası açılmayacağını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Dikili Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; şikayetçi davacının ihalenin feshi isteminin reddine, şikayetçi davacının ihalenin feshi davası esastan incelenip reddedildiğinden taşınmazın ihale bedelinin % 10'u olan 225.010,00 TL para cezasının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiştir....

    İİK'nun 134/2. maddesinde; "İhalenin feshini, Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler, yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebilirler" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, ihale tarihinin 27.11.2000 tarihinde olduğu ihalenin feshi davasının ise 16.02.2001 tarihinde açıldığı gerekçesi ile ihalenin feshi talebinin süre yönünden reddine, davacının ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına mahkumiyetine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesine göre; işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde, davacının para cezasına mahkûm edilemeyeceği öngörülmektedir. Bu durumda, şikayetçi ...'...

      Şti. ve ihale alıcısı ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Taşınmaz hissedarları şikayetçilerin Sulh Hukuk Mahkemesine başvurularında 'taşınmaz mülkiyeti üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesi' kararına dayalı olarak satış memurluğu'nca gerçekleştirilen ihalenin feshini talep ettikleri mahkemece; şikayetçi ...'ın ihalenin feshi isteminin reddi ile bu şikayetçi aleyhine ihale bedelinin % 10'u oranında para cezasına hükmedildiği, diğer şikayetçiler ...,... ve ...'ın şikayetlerinin kabulü ile ihalenin feshine karar verildiği görülmektedir....

        Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık somut olayda ihalenin feshi isteminin İİK 133. maddesine mi, yoksa 134. maddesine mi dayalı olduğu burada varılacak sonuca göre ihalenin feshi isteminin reddedilmesi nedeniyle şikayetçi borçlu aleyhine yüzde 10 para cezasına hükmedilip hükmedilmeyeceği noktasında toplanmaktadır....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda;" davanın feragat nedeniyle reddine" karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ; mahkemece HMK 27 maddesi kapsamında taraf teşkili sağlanmadan duruşma günü verilmeden karar verildiğini, davanın ihalenin feshi istemli bir şikayet olduğunu, bu dava da taraf teşkili sağlanıp öyle hüküm kurulması gerektiğini, ihalenin muvazalı olduğunu, davadan feragat edilmesinin davanın görülmesine engel olmadığını, mahkeme hakiminin duruşmada tüm davalıları dinleyip oluşacak sonuca göre karar vermesi gerektiğini, Dava da ölmüş kişi olup çocuk hakkında bir vasi veya kayyım atanarak karar verilmesi gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE;Uyuşmazlık, ortaklığın giderilmesi davası sonucu verilen satış kararı üzerine satılan taşınmaz ihalesinin feshi istemine ilişkin şikayet niteliğindedir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10....

          Ancak İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesinde işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği öngörülmektedir. Yasanın para cezasına ilişkin bu hükmü emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere; kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamaz. Somut olayda, 2 ada 164 parsel 6 nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmaz yönünden zarar unsurunun gerçekleşmediği görülmekte olup, Bölge Adliye Mahkemesince de bu taşınmaz yönünden ihalenin feshi isteminin bu gerekçe ile reddine karar verildiği görülmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın, ortaklığın giderilmesi kararına dayalı olarak izaleyi şüyu satış memurluğunca yapılan ihalenin feshi isteminden kaynaklanmasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 12.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 22.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi Uyuşmazlık, Sulh Hukuk Mahkemesince verilen şüyu'un satılarak giderilmesine dair kararı sonucu satılan taşınmazla ilgili ihalenin feshi istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 16/04/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu