Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Gazete ilanının hiç yapılmadığını, 02/03/2021 tarihli satış kararında, 23/02/2021 tarihli icra müdürlüğü tensip tutanağında ek ihalenin gazete ilanı yolu ile yayınlanmasına karar verildiğini, İİK. 133 maddesine göre ek ihalenin neşredilmesinin zorunlu olduğunu, bu emredici kurala riayet edilmediğini, Basın İlan Kurumuna yazı yazılsa da, ilan masraf reddiyatı gönderilmediği için gazete ilanının yayınlanmadığını, bu sebeple ihaleye kimsenin katılamadığını, ek ihale, ilk ihalenin yarısı fiyatına alacağa mahsuben alacaklıya yapıldığından, ihalenin usulsüz olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, İstanbul Anadolu 15....

Somut olayda, ihalenin feshini isteyen haciz alacaklısının İİK'nin 134/2. maddesinde sayılan kişilerden olduğundan ihalenin feshini istemeye hakkı bulunmaktadır. 6 nolu bağımsız bölüm yönünden yapılan incelemede taşınmazın muhammen bedelinin 500.000 TL olduğu, muhammen bedelin üzerinde 893.000 TL'ye satıldığı, bu haliyle davacıların söz konusu taşınmaza yönelik açmış oldukları davada zarar unsuru gerçekleşmediğinden ihalenin feshi taleplerinde hukuki yararlarının bulunmadığı, hukuki yararın bulunmadığı hallerde tebligatın usulsüz tebliğ edilmesinin veya tebliğ edilmemesinin ihalenin feshi sebebi olmadığı, mahkemece bu parsel yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacıların tüm istinaf istemleri isabetsizdir. 2 nolu parsel yönünden yapılan incelemede, ihalenin feshi istemi yasal yedi günlük sürede istenilmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; ihalenin satışa hazırlık aşamasında dosyadaki diğer alacaklılara tebliğ çıkarılmadığını, ihalesi yapılan ve 380.000,00 TL bedelle satışı gerçekleşen gayrimenkulün değerinden aşağı bir bedelle satışı gerçekleştiğinden ihalenin feshi davası açtığını, görülen davada işin esasına girilmeden yerel mahkemenin gerekçe olarak zarar unsuru gerçekleşmediğinden bahisle ihalenin feshi talebinin reddine karar verdiğini, mevcut icra dosyasında diğer borçlu alacaklılarına usulüne uygun şekilde tebligat yapılmamasının başlı başına ihalenin feshini gerektiren bir durum olduğunu belirterek yerel mahkemenin hukuka ve yasaya aykırı kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, İİK'nın 134. maddesi uyarınca ihalenin feshi istemine ilişkindir....

Zarar unsurunun gerçekleşmemesi halinde şikayetçinin ihalenin feshini istemesinde hukuki yararı bulunmayıp, icra mahkemesince, yapılacak ilk inceleme sonucunda, ihalenin feshini isteyen kişinin ihalenin feshedilmesinde hukuki yararı bulunmadığı kanısına varılırsa ihalenin feshi talebi esasa girilmeden usulden reddedilmelidir. Bu sayede cebri artırmalara katılım artacak ve buna bağlı olarak da malın gerçek değerinde ihale edilmesi sağlanacaktır. (ARSLAN Ramazan; (1984), İcra – İflas Hukukunda İhale ve İhalenin Feshi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara)....

    İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı borçlular (ihalenin feshini isteyen şikayetçiler) istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını aynen tekrar ederek, söz konusu ihalenin 15/04/2022 tarihinde yapılmasına rağmen taraflarına usulüne uygun tebligat yapılmamasından dolayı ihaleden haberlerinin olmadığını, mahkeme kararının hatalı olduğundan kaldırılarak ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık; ihalenin feshi talebinden ibarettir. İİK.'nın 134. maddesinde ihalenin fesih nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece (ihalenin Borçlar Kanununun 226. maddesinde yazılı), (satış ilanının tebliğ edilmemiş olması), (satılan malın esaslı niteliklerindeki hata) ve (ihaledeki fesat) nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında; 1- İhaleye fesat karıştırılması, 2- Arttırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3- İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4- Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması, şeklinde sıralanabilir. İhalenin feshi isteminde bulunan davacı, İİK. 'nun 134/8. Maddesi uyarınca, menfaatlerinin zarara uğramış olduğunu ispatlamak zorundadır....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda;"Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davanın ihalenin feshi talebine ilişkin olduğu görülmektedir. Bozma ilamı doğrultusunda davacı tarafın ihalenin feshini talep edebilecek kişilerden olduğunun kabulü karşısında Mahkememiz 2020/111 E. 2021/9 K. Sayılı dosyasında davacı tarafın meskeniyet iddiası ile açmış olduğu davanın reddine karar verildiği ve söz konusu kararın kesinleştiği; ihalenin feshi yönünden yapılan itirazların incelenmesinde ise; İİK 134. Maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece ihalenin BK'nın 226 maddesinde yazılı(satış ilanı tebliğ edilmemiş olması- satılan malın esaslı niteliklerindeki hata- ihaledeki fesat)nedenleri ile ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir....

    Ancak yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini isteyemezler (12. HD, 18/01/2021, E. 2020/8322, K. 2021/478). Yine ihalenin feshi davalarında kamu düzeninden olup re'sen incelenecek hususlar; ihalenin feshi davasının süresinde açılıp açılmadığı, ihalenin satış ilanının elektronik ortamda yapılıp yapılmadığı, ihaleye konu satışı yapılan mallarının kıymet takdirlerinin üzerinden iki yılı aşkın süre geçip geçmediği, satışı yapılan malların ihale bedelinin, söz konusu malların muhammen bedelinin yarısı ile satış masraflarını karşılayıp karşılamadığı hususlarıdır. Şikayet yolu ile ihalenin feshi isteminde bulunan davacının başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nun 355....

    usulüne uygun olmadığını ileri sürerek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....

    İhalenin 19/11/2014 tarihinde gerçekleştiği ve ihalenin feshi istemine yönelik şikayetin ise 04/12/2014 tarihinde yapıldığının anlaşılması karşısında, istemin esasa girilmeksizin süreden reddi gerekirken, borçlunun ileri sürmediği ve re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da olmayan tebligat usulsüzlüğü nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesi yerinde olmadığından ihalenin feshi isteminin kabulüne yönelik kararın bu gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekirken Dairemizce farklı gerekçe ile bozulduğu anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme isteminin reddi ile mahkeme kararının yukarıda yazılı değişik gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 17.11.2014 tarih ve 2015/24800 Esas – 2015/28570 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      UYAP Entegrasyonu