Dairemizin 27/05/2021 tarih 2021/427 E. 2021/556 K. sayılı geri çevirme kararında belirtilmesine rağmen bu kez de yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere eksikliklerin ikmal edilmediği tespit edilmekle, geri çevirme kararı titizlikle incelenerek dosya sürüncemede bırakılmadan, geri çevirme kararında ifade edilen eksikliklerin bizzat mahkeme hakimi tarafından ve ilgili kalem personelleri uyarılarak takip edilmesi suretiyle, geri çevirme kararlarının yerine getirilmesi konusunda gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi, eksikliklerin giderilmesi, giderilemiyor ise hangi belgelerin temin edilemediğine dair tutanak tutularak dosyanın bu şekilde Dairemize gönderilmesi gerektiğinden, ilk derece mahkemesine 2. KEZ GERİ ÇEVRİLMESİNE dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Başvuru bu haliyle İİK. nun 169.maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itiraz olup aynı kanunun 168/5.maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinden itibaren 5 gün içinde yapılması zorunludur. Somut olayda adı geçen borçluların itirazlarının İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal süreden sonra olduğu görülmektedir. O halde mahkemece borçlulardan .....’nin itirazlarının süre aşımından reddi gerekirken, adı geçen borçluları da kapsar şekilde icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07/01/2021 gün, 2019/116 Esas ve 2021/3 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, a)Davanın KISMEN KABULÜ ile Aydın İcra Müdürlüğü'nün 2019/26782 Esas sayılı dosyasında 7.902,61 TL alacak yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, - Davacının tazminat talebinin REDDİNE, b) Alınması gerekli 59,30 TL. karar ve ilam harcından 44,40 TL'nin mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL'nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, c) Davacı tarafından yapılan 64,80 ilk harç, 162,60 TL posta ve tebligat masraf gideri ve 400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 627,40 yargılama giderinin kabul red oranına göre81,56 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına, 2) Alınması gerekli 59,30 TL istinaf karar harcının mahsubu ile ayrıca harç alınmasına yer olmadığına, 3) Davacı tarafından yapılan 221,40 TL istinaf harcı, 43,00 TL dosya masrafı gideri olmak üzere toplam264,40 TL istinaf yargılama giderinin kabul red oranına göre 34,37 TL'sinin...
Alacaklı tarafından 21.07.2005 tarihinde borçlular T1 ve Hulusi Sağım aleyhine 01.03.2005 tanzim, 30.06.2005 vade tarihli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatılmış, davacı borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurmuştur. Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan, davaya konu olayda takip dayanağı senedin tanzim ve takip tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nun 661, 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK'nun 661. maddesi uyarınca bonolar için 3 yıllık zamanaşımı öngörülmüştür....
Oysa İİK’nın 365/son hükmü, 5311 sayılı kanun değişikliği öncesinde mevcut “ İcra mahkemesinin temyiz talebini reddetmesi” başlıklı eski İİK 365/son fıkrası hükmünün tekrarından ibaret olup önceki düzenlemede anılan fıkra “… reddine karar verilmemiş temyiz talebini geri çevirmeyi doğrudan karar bağlar” şeklinde iken yeni düzenlemede “ reddine karar verilmemiş başvuruyu (istinaf) geri çevirmeyip doğrudan ‘kesin‘ karar bağlar” ifadesine yer verilmiştir. Yukarıda da belirtildiği gibi 1.2.1984 gün ve 1983/9 Esas sayılı içtihadı birleştirme kararının aksine yasal süresi geçirildikten sonra temyiz edilen veya temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlara karşı temyiz isteminin reddine karar verilmeden Yargıtay’a gönderilmesi durumunda işin süratle sonuçlanması için dosyanın Yargıtay’ca mahkemesine geri çevrilme imkanı kaldırarak ve bu konuda Yargıtay’ca doğrudan karar verilmesini sağlamak amacı ile bu hüküm ihdas edilmiştir....
Davacıya gönderilen ödeme emrinin iadesi edildiği, 12.11.2008 tarihinde yenilendiği ve 2008/24805 esasını aldığı, 18.02.2009 tarihinde yenilendiği ve ödeme emrinin 18.02.2009 tarihinde tebliğ edilmiş ve takibin kesinleştiği; 22.03.2010, 03.03.2011, 23.02.2012 tarihlerinde dosyada işlem yapıldığı, 09.02.2016 tarihinde yenilendiği ve 2016/3836 esasını aldığı, 30.01.2017 tarihinde dosyada işlem yapıldığı, 11.04.2019 tarihinde yenilendiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla bu dosya bakımdan davalı alacaklı tarafından zamanaşımını kesen işlemler yapılmakla TBK 147/1. maddesinde düzenlenen zamanaşımı dolmamıştır. Tüm dosya kapsamına ve açıklanan gerekçelere göre davanın kısmen kabulü ile ile İstanbul 20. İcra Müdürlüğünün 2016/3837 esas sayılı takipte İİK 71/2 maddesi göndermesi ile İİK 33/a-1 maddesi gereğince İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, İstanbul 20. İcra Müdürlüğünün 2016/3836 esas sayılı dosyası bakımından talebin reddine, " dair karar verildiği görülmüştür....
Oysa İİK’nın 365/son hükmü, 5311 sayılı kanun değişikliği öncesinde mevcut “ İcra mahkemesinin temyiz talebini reddetmesi” başlıklı eski İİK 365/son fıkrası hükmünün tekrarından ibaret olup önceki düzenlemede anılan fıkra “… reddine karar verilmemiş temyiz talebini geri çevirmeyi doğrudan karar bağlar” şeklinde iken yeni düzenlemede “ reddine karar verilmemiş başvuruyu (istinaf) geri çevirmeyip doğrudan ‘kesin‘ karar bağlar” ifadesine yer verilmiştir. Yukarıda da belirtildiği gibi 1.2.1984 gün ve 1983/9 Esas sayılı içtihadı birleştirme karanının aksine yasal süresi geçirildikten sonra temyiz edilen veya temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlara karşı temyiz isteminin reddine karar verilmeden Yargıtay’a gönderilmesi durumunda işin süratle sonuçlanması için dosyanın Yargıtay’ca mahkemesine geri çevrilme imkanı kaldırarak ve bu konuda Yargtay’ca doğrudan karar verilmesini sağlamak amacı ile bu hüküm ihdas edilmiştir....
KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİMALİK HANESİNİN AÇIK BIRAKILMASI 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 38 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 30 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü: 2613 sayılı Yasa'ya göre yapılan kadastro sırasında 1658 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespiti sırasında aynı kuvvet ve mahiyette harita ve kayıtlar mevcut olduğu, Asliye Hukuk Mahkemesinde davalar bulunup ihtilafın hükmen halli gerektiğinden söz edilerek, taşınmaz yüzölçümü ve malik hanesi boş bırakılarak tespit edilmiş, üzerinde 276 adet gecekondu mahiyetinde bina bulunduğu beyanlar hanesinde gösterilmiştir....
DAVALILARIN EL ATMASININ ÖNLENMESİOLAN TAPU KAYDININ İPTALİTAŞINMAZIN BİR BÖLÜMÜNÜN ORMAN SINIRLARI İÇİNDE BIRAKILMASI 6831 S. ORMAN KANUNU [ Madde 2 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi, davalılar ..... ....., .... ..... , ..... ......, ..... ...., ..... ..... ve .... ..... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Orman Yönetimi, Kaya Köyü 1358 parsel sayılı taşınmazın yörede 1975 yılında yapılıp, itirazlarda 1976 yılında incelenerek 18.12.1978 tarihinde ilan edilen orman kadastro sınırları içinde kaldığını, davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini, davalıların el atmasının önlenmesini istemiştir....
Tasfiye Daire Başkanlığı'nın ... sayılı dosyasından 5411 (4389 sayılı) Bank.K.hükümleri uygulaması ile sınırlı olmak üzere Fon tarafından, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 166 ncı, 218 inci, 219 uncu, 223 üncü, 234 üncü, 236 ncı, 249 uncu, 251 inci ve 254 üncü maddelerindeki yetki ve görevler hariç olmak üzere iflas dairesi, alacaklılar toplantısı ve iflas idaresi görev ve yetkilerine sahip olarak tasfiye işlemlerinin yürütüldüğünü, bu bağlamda ... tarafından iflasın açıldığı İİK.166.maddesi gereğince 04.05.2004 tarihli Gündem Gazetesinde ilan edildiğini, müflisin sorgusu İİK. Nizamname 39.maddesi gereğince yapıldığını, 4389 sayılı Yasanın 16/f.4; 17/f.6.maddesi uyarınca İİK.221.maddesine göre ilk alacaklılar toplantısı yerine kaim olmak üzere ......