Esas sayılı icra takibinden ve takibe konu bonodan dolayı davaya konu edilen kısım yönünden davacıların davalıya borçlu olup olmadıkları ve davanın devamı sırasında dava konusu icra takip dosyalarına konu borcun ödenmiş olması nedeniyle istirdadının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Davaya konu İzmir 15.İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davalı ... tarafından davacılar aleyhinde, her iki davacı tarafından davalı lehine keşide edilen 27.12.2018 düzenleme, 25.02.2019 vade ve 175.000 TL bedelli senetten dolayı faiz ve fer'ileriyle birlikte toplam 180.183,11 TL üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı görülmüştür. Yine davaya konu olan İzmir 5.İcra Dairesi'nin ......
Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı borçlu vekili dava dilekçesinde, icra takibine konu senedin oto kiralama sözleşmesinin eki niteliğinde olduğunu, oto kiralama sözleşmesinin son bölümünün boş olarak imzalatıldığını ve bu bölümün daha sonra doldurulmak suretiyle senede dönüştürüldüğünü, aracın kiralama bedelinin ödendiğini ileri sürerek takip konusu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitini istemiştir....
Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre, davalının ticari defter ve bağlı kağıtlarını sunmamasının, davacı tarafın bonoları hükümden düşürecek nitelikte yazılı delil sunduğu anlamına gelmeyeceği, davacının başkaca delil sunmadığı ve davalıya yemin teklif etme hakkını da kullanmadığı, bu durumda davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen dava dosyalarının davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl ve birleşen ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin dava dosyası, davacıların borçlu olduğu icra takibine konu senetler nedeniyle davalı-lehtar ...'a borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, birleşen ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin dava dosyasına konu takip dosyasında, davacının borçlu davalı ...'ın lehtarı olduğu senetlere yönelik yapılan ödemelerin istirdadı istenmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit -istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin 26.01.2000 tarihinde Örencik Esnaf ve Sanatkarlar kredi ve kefalet kooperatifinden 2.000.000.000 TL kredi kullandığını, dört adet senet karşılığında kredi borcunu ödeyerek senetleri geri aldığını, bu esnada davalı bankaca müvekkili aleyhinde icra takibine girişildiğini belirterek, söz konusu kredi sözleşmesi nedeniyle davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, müvekkilinin ödediği ve ödemek zorunda kalacağı miktarın şimdilik 4.000.000.000 TL olarak faizi ile birlikte istirdadına ,%40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
- K A R A R - Davacılar vekili, müvekkilleri hakkında icra takibine konu edilen bono bedellerinin bankamatik kanalı ile ödendiği halde senet lehtarının müvekkillerine sahte olarak yaptığı bonoları iade ettikten sonra muhafaza ettiği ödenen bu bono asıllarını akrabası ve iş ortağı olan davalıya ciro ettiğini ve davalı tarafça bu bonolara dayalı icra takibi başlatıldığını ileri sürerek müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin iyi niyetli yetkili hamil olduğunu, senet bedellerinin ödendiği hususunun bir iddiadan ibaret olduğunu, müvekkili ile senet lehtarı arasında akrabalık bulunsa da ticari bir ortaklık bulunmadığını, müvekkilinin senet bedellerinin ödendiğini bilebilecek durumda olmadığını savunurak davanın reddi ile %20 tazminata karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davanın; icra takibinden sonra açılan ve takibe konu senet nedeniyle 17.567,35 TL yönünden borçlu olmadığının tespiti ve 10.000,00 TL yönünden haciz baskısı altında ödenen bedelin iadesine yönelik istirdat davası olduğu görülmüştür. Her ne kadar mahkememize dava açılmış ise de; davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 28/12/2021 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, duruşma günü beklenmeksizin davanın konusuz kalması nedeni ile dosya üzerinden davanın reddini talep etmiştir. Davacı vekilinin, dosyaya sunduğu vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi olduğu görülmüştür....
Esas sayılı dosyası (Kapatılan Beyoğlu ...İcra Hukuk Mahkemesi) 3-ATK raporu 4-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE Dava, davacı aleyhine başlatılan kesinleşen icra takibine dayanak senetteki imzanın davacıya ait olmadığı iddiasıyla borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun “Menfi tespit ve istirdat davaları” başlıklı 72. maddesi:“Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir.” düzenlemesini içermektedir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı ...’ın kambiyo senetlerine özgü takibe konu ettiği bonodaki borçlu imzasının müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin sahte senet düzenlemekten hem senedin lehdarı ... hem de takibe girişen hamil davalı ... hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, davalı ...’ın sahte senet düzenlediğini öğrendikten sonra icra takibine giriştiğini ileri sürerek takibe konu 30.08.2009 vade tarihli 20.000,00 TL’lik senetten dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile senedin iptaline, %40 tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... ilk duruşmada davayı kabul etmediğini, dava konusu bonodaki ilk ciro imzasının kendisine ait olmadığını, kesinlikle böyle bir senedi ...’a ciro etmediğini belirtmiştir....
Maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının davalı tarafa her hangi bir borcu bulunmadığından ve takibe konu edilen bononun üzerindeki imza müvekkile ait olmadığından davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline, davacı hakkında sahte imza ile kambiyo senedi tanzim ederek haksız ve kötüniyetli şekilde icra takibi başlatıp davacının ve maliki olduğu şirketlerin tüm malvarlıklarına fiili haciz uygulayarak muhafaza altına aldıran davalının takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere (Zira senet direk davalı tarafça takibe konu edilmiştir.) kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, davacının alacaklı olduğu .... İcra Müdürlüğü' nün ...-Esas sayılı dosyasından alacak haczi yolu ile davalı tarafından tahsil edilen 178.630,52-TL' nin istirdadı ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2013/3261 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde borçlu olmadığının tespiti ve borçlu olmadığı tespit edildiğinde icra takibi ile tahsil edilen meblağın iadesine yönelik olarak eldeki davanın açıldığı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre de, alacaklısı Mar Gemi Hiz. Ve Kum. Gıda Ltd Şti, borçlusu T1, kefili Sinan Kuru, tanzim tarihi 24/12/2012, vade tarihi 24/12/2012 olan 10.000,00 TL bedelli senet aslındaki borçlu adına atılmış imzaların davacı T1’nun eli ürünü olmadığının tespit edildiği, İzmir 12.İcra Dairesi'nin 2013/3261 (eski esas), 2014/10595 (yeni esas) sayılı takip dosyasında T1'nun maaşından toplamda 1.058,20TL tahsilat yapıldığı, davalının takibi yapmakta kötüniyetli olduğu ve davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu'...' gerekçesi ile, davacının davasının kabulü ile, davacının İzmir 12....