Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı tarafın icra takibinde kısmi itiraz ve yetki itirazında bulunduğu, takip konusu borcun para borcu olması nedeniyle takip tarihinde alacaklının yerleşim yerinde takip yapılabileceğinden yetki itirazının yerinde olmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu kısmi itirazda itiraz edilen miktar açıkça gösterilmediğinden geçerli bir itiraz bulunmadığı gerekçesiyle yetki itirazının iptali ile takibin devamına, borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, aleyhine başlatılan icra takibine karşı sunduğu itiraz dilekçesinde yetkiye ve borca itirazda bulunmuştur. Mahkemece yetki itirazı kabul edilmemişse de itiraz dilekçesinde takipteki borç miktarına itiraz edilmesi karşısında borca itirazın kısmi itiraz olduğu ve itiraz edilen miktarın açıkca gösterilmediği gerekçesiyle borca itiraz edilmemiş olduğunun kabulü doğru olmamıştır....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "Davalı tarafın gerek verilen kesin süre içerisinde cevap dilekçesi sunmadığından gerek ise mahkememizin arabuluculukta icra edilebilirlik şerhi verilmesi talebinde esasa girmeye yetkili olmadığından; talebin kabulüne, 11/11/2019 düzenleme tarihli arabuluculuk anlaşmasının 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18. maddesinin 3. fıkrasında belirtildiği üzere anlaşmanın içeriğinin arabuluculuğa ve cebri icraya elverişli olduğu anlaşıldığından; anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhinin verilmesine" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın süresi içinde açılmadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek hükmü istinaf etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Talep; Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz yoluyla yapılan takipte borca itiraza ilişkindir. Davacının, takibe konu senetlere ait borcun kendisine zorla ve tehdit ile imzalatıldığını, kendisinin böyle bir borcu olmadığından borca ve icra takibine itiraz ettiğini, bu nedenlerle borca konu miktarın kendisine zorla imzalatılmış olmasından dolayı borca ve icra takibine itiraz ettiği anlaşılmıştır. Davacının senedin zorla imzalattırıldığına ilişkin itirazı borca itiraz niteliğindedir.Bu itirazın incelenmesi İİK'nun 169/a maddesinde özel olarak düzenlendiğinden borçlu; borcun bulunmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlamalıdır. Somut olayda borca itiraz eden borçlu takibin şekli itibariyle uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 1....

    Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır. (3) İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, çekişmesiz yargı işidir ve buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılır. Ancak arabuluculuğa elverişli olan aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda inceleme duruşmalı olarak yapılır. Bu incelemenin kapsamı anlaşmanın içeriğinin arabuluculuğa ve cebri icraya elverişli olup olmadığı hususlarıyla sınırlıdır. Anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verilmesi için mahkemeye yapılacak olan başvuru ile bunun üzerine verilecek kararlara karşı ilgili tarafından istinaf yoluna gidilmesi hâlinde, maktu harç alınır. Taraflar anlaşma belgesini icra edilebilirlik şerhi verdirmeden başka bir resmî işlemde kullanmak isterlerse, damga vergisi de maktu olarak alınır. (4) (Ek: 12/10/2017-7036/24 md.) Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır. (5) (Ek: 12/10/2017-7036/24 md.)...

      Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır. 3) İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, çekişmesiz yargı işidir ve buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılır. Ancak arabuluculuğa elverişli olan aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda inceleme duruşmalı olarak yapılır. Bu incelemenin kapsamı anlaşmanın içeriğinin arabuluculuğa ve cebri icraya elverişli olup olmadığı hususlarıyla sınırlıdır. Anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verilmesi için mahkemeye yapılacak olan başvuru ile bunun üzerine verilecek kararlara karşı ilgili tarafından istinaf yoluna gidilmesi hâlinde, maktu harç alınır. Taraflar anlaşma belgesini icra edilebilirlik şerhi verdirmeden başka bir resmî işlemde kullanmak isterlerse, damga vergisi de maktu olarak alınır. 4) (Ek:12/10/2017- 7036/24) Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır....

      Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/1901 Esas 2021/2151 Karar sayılı ilamı ile icra edilebilirlik şerhinin verildiğini ve karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup kararın henüz kesinleşmediğini, arabuluculuk anlaşma belgesi ile sabit olduğu üzere protokol şartlarının yerine getirilmemesi halinde sözleşmenin tarafı olan davalı T4'na müvekkili Turan İnşaat yönünden Kayseri 5. İcra Müdürlüğü 2017/3229 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe devam etme yetkisi verildiğini ve yeni bir borç ihdas etmediğini, bu nedenle alacaklı tarafından yeni bir takip yapılabilmesinin mümkün olmadığını, eski icra takibine devam edilmesi gerekirken yeni bir takip başlatılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca müvekkili T2 anlaşmanın tarafı ise de Kayseri 5....

      DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava hukuki niteliği itibariyle davacı tarafça faturaya dayalı olarak başlatılan------Sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Dava,Mahkememizce tarafların ------- formları ve icra dosyası celb edilmiş, incelenen icra dosyasında davacı tarafça ----- cari hesap bakiyesi alacağının takibe konu edildiği, davalı borçlu tarafça süresi içerisinde borca itiraz edildiği anlaşılmıştır....

        İcra Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklının kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlattığı icra takibine davalı borçlunun süresinde itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkeme tahliyeye karar vermiş, karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı vekili davalı borçlu aleyhine 5.3.2009 tarihinde başlattığı icra takibi ile 30.8.2009 tarihinden 28.2.2009 tarihine kadar yedi aylık kira bedeli 2450 TL’nin ödenmesini, borcun süresinde ödenmemesi halinde kiralananın tahliyesini istemiştir. Ödeme emri borçluya 19.3.2009 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlu 24.3.2009 tarihinde borca itiraz etmiştir....

          Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dışı muris Selahattin Demirci adına Tekirdağ İcra Müdürlüğü'nün 2015/3564 (2020/16059 E.) sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmış olup takip kesinleştikten sonra borçlu Selahattin Demirci'nin vefat ettiğini, borçlu murisin vefatından sonra icra takibinin mirasçılarına yöneltilebilmesi için ödeme emri gönderildiğini, işbu ödeme emrinin borçlu T1'ya 24.10.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süre içinde itiraz edilmediğinden takibin T1 yönünden kesinleştiğini, davacının 24.10.2019 da tebliğ edilen ödeme emri neticesinde 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 19/01/2021 tarihinde borca itiraz ettiğini, İcra müdürlüğünün, davacı-borçlunun itiraz talebinin reddi kararı üzerine davacı-borçlunun Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesi'ne icra takibine itiraz konulu şikayet davası açtığını, ilamsız takiplerde borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içinde borca itirazlarını yazılı...

          Davacı ..., Edremit 2.İcra Müdürlüğü’nün 2011/339 sayılı takip dosyası ile davalı aleyhinde icra takibinde bulunmuş, davalı icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine karşı itirazın iptali istemi ile açılan davada Edremit 1. Asliye Hukuk mahkemesi, HUMK.’ndaki genel yetki kuralları uyarınca, davalının ikametgahı olan yetkili İvrindi Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiş ve bu karar da 11.07.2011 tarihinde kesinleşmiştir. İİK.nun 67.maddesine dayanan ve icra dairesinin yetkisine itiraz olmayan itirazın iptali davasının takibin yapıldığı icra dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü de yoktur. O halde, mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            UYAP Entegrasyonu