WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İtirazın iptâli davasında icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olması halinde, mahkemenin yetkisine itiraz edilmemiş olsa dahi, mahkeme öncelikle icra mahkemesinin yerine geçerek, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyip sonuçlandırılmalıdır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.03.2002 gün 2002/13-241-208 E.K, 28.03.2001 gün 2001/19-267-311 EK. sayılı kararları) Öte yandan bir itirazın iptâli davasının görülebilmesi usulüne uygun şekilde yapılmış, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Geçeli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve icra dairesi yetkisiz olduğu durumda geçerli bir icra takibinin bulunmayacağı açıktır....

    Oysa ki yetki itirazında yetkili icra dairesi gösterilmesi gerektiği gibi gösterilen yetkili icra dairesinin de gerçekten yetkili olması gerekmektedir (Yargıtay 15.HD.'nin 23.07.2010 tarih, 2010/3236E., 2010/4263K.sayılı kararı). Yetki itirazında gösterilen yer yetkili değil ise yetki itirazı yapılmamış sayılır ve takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece; davalının icra dairesinin yetkisine yaptığı itirazı geçersiz bulunduğundan takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı ve böylece itirazın iptali davasının şartlarından olan geçerli bir takibinin varlığı kabul edilmelidir....

      Sultan Çiftliği Şubesinin "TR 67 0001 0025 9369 9359 8950 03 IBAN numaralı hesabına ait 30.06.2019 keşide tarihli 0005779 Numaralı 92.000,00 TL miktarlı çeki mesnet alınarak başlatıldığını, icra takibinin, alacaklı tarafın alacak talebi ve ferilerinin tamamen haksız ve mesnetsiz olduğunu, hukuka, kanuna ve usule aykırı olduğunu, müvekkillerinin karşı tarafa böyle bir borcu bulunmadığını, öncelikle müvekkilleri aleyhine yapılan icra takibinin yetkisiz icra dairesinde açıldığından usulsüz olduğunu, icra takibine konu edilen çek incelendiğinde görüleceği üzere düzenleme yerinin İstanbul olduğu gibi müvekkili şirketin ticaret sicil adreslerinin de Bakırköy/istanbul sınırları içerisinde olduğunu, bu hususlara rağmen icra takibinin İstanbul Anadolu icra dairelerinde açılmasının usule ve hukuka aykırı olduğunu, yetki itirazı sebebiyle icra takibinin durdurulmasına, sonrasında borca itirazın kabulüne, borç olmadığının tespitine, yapılan icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, haksız icra takibine...

      Davalı, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, itirazı üzerine açılan iş bu itirazın iptali davasında cevap dilekçesinde mahkemenin yetkisine yönelik itirazını da tekrarlamıştır. Davacı vekili ise 12.05.2009 tarihli oturumda davalı tarafın yetki itirazını kabul ettiğini bildirmiştir. İtirazın iptali davalarında hem icra dairesinin yetkisine hem de mahkemenin yetkisine itiraz edilmesi durumunda icra dairesinin yetkisi dava şartlarından olduğundan İİK'nun 50. maddesi gereğince öncelikle icra dairesinin yetkisi incelenerek bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı vekili davalı tarafın yetki itirazını kabul ettiğini bildirdiğine göre yetkili icra dairesinde takip yapılmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemenin yetkisizliğine dair hüküm oluşturulması usul ve yasaya aykırıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kısmen kabulüne ve kiralanın tahliyesine karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı vekili tarafından ... 4.İcra Müdürlüğünün 2009/6342 sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibinde 2007/Kasım-2009/Mart arası aylara ilişkin toplam 10.200 TL kira alacağın tahsili istenmiş, davalı borçlu ise süresinde verdiği borca itiraz dilekçesinde; borca ve takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir....

          Davalı vekili, borca ve yetkiye birlikte itiraz edildiğinden ortada geçerli bir takibin bulunmadığını, müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmadığını belirterek öncelikle icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine yapılan yetki itirazının değerlendirilerek davanın yetki yönünden reddine, yetki itirazının reddine karar verilmesi durumunda müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından davacının açmış olduğu itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, alacağın satım sözleşmesinden doğan para alacağı olduğu, yazılı bir sözleşme sunulmadığı, davalı tarafın icra takibine vaki itirazında akdi ilişkiyi inkar ettiği, akdi ilişkinin kabul edilmediği durumlarda TBK 89.maddesine göre ifa yerinin tayininin mümkün olmadığı, davalının, icra dairesinin yetkisine yönelttiği itirazı yerinde olup icra takip dosyasının yetkili icra dairesi olan ...’nün bağlı bulunduğu, ......

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/04/2019 NUMARASI : 2018/465 ESAS, 2019/398 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

            İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine adı geçenin yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, Ümraniye İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek İstanbul İcra Dairesinin yetkisine, imzaya ve faize itiraz ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda Mahkemece öncelikle borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı hakkında bir karar verilmesi, yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde diğer itiraz nedenleri değerlendirilmesi gerekirken, yetki itirazı konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmeksizin yargılamanın sürdürülerek, sonuçlandırılması ve yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              Kanunun gerekçesinde, mahkemenin yer itibariyle yetkisi konusundaki hükmün kamu düzenine ilişkin olduğu açıkça ifade edilmiş ve 5. maddede belirtilen yetki kuralına aykırı sözleşmelerin geçersiz olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, yetki itirazı ilk itirazlardan olmadığından, taraflar yargılama bitinceye kadar yetki itirazında bulunabileceği gibi, mahkeme de yargılamanın her aşamasında kendiliğinden yetkisizlik kararı verebilir. Somut olayda, davacı sendika tarafından, sendika aidat alacaklarının tahsili için Ankara 8. İcra Müdürlüğünün 2011/5822 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış ve takip borçlusu Belediye tarafından kanuni süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz edilmesi sebebiyle takip durmuştur. İtirazın iptali davalarında, yetkiye itiraz olması durumunda mahkemece ilk önce bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan kanuni düzenlemeler ve açıklamalara göre, somut olayda yetkili icra dairesi Şereflikoçhisar İcra Dairesi’dir....

                İtirazın iptali davaları, yapılan takibe itiraz üzerine duran takibin devam etmesini sağlamak amacıyla açılan davalardır. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK'nın) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. İcra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile usul kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur. İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli takip yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemez....

                  UYAP Entegrasyonu