İİK 32 m. uyarınca, para borcunu havi ilamın takibe konulması halinde, borçlunun süresi içerisinde icranın geri bırakılmasını isteme, borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa iddiasıyla borca itiraz etme hakkı bulunmaktadır. 5- Nitekim somut olayda da, davalı borçlu, yasal süre içerisinde henüz kesinleşmeyen ilama konu alacağın tamamını icra dairesine yatırmış ve mehil vesikası almıştır. Mehil vesikası müddetince ve akabinde de icranın geri bırakılması kararı alınması halinde, ilama konu mahkeme kararı kesinleşinceye kadar borçlu aleyhine her hangi bir takip muamelesi yapılması mümkün olmadığı gibi, buna imkan tanıyan ihtiyati haciz kararı verilmesi de mümkün değildir. Zira, borcun icra veznesine depo edilmesi, İİK 265.maddesinde yer alan “ihtiyati haczin dayandığı sebepler” arasında kabul edilmeli ve söz konusu sebep ortadan kalktığı için de ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılmasıİcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili istemi ile yapılan takibe vaki itirazın kaldırılması, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsiline ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. İİK'nun 68/1. maddesi gereğince alacaklı icra takibine yapılan itirazın kendisine tebliğinden itibaren altı ay içerisinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Somut olayda, davacı kira alacağının tahsili istemi ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatmış, 20.02.2006 tarihinde ödeme emrinin tebliği üzerine 27.02.2006 tarihinde davalı borca itiraz etmiştir....
İcra Mahkemesine borçluların yapmış oldukları borca itirazın kaldırılması davası açıldığı, ancak yetki itirazının kaldırılması talebinde bulunulmaması nedeni ile davanın reddedildiği, bu durumda borçlu şirketin yetki itirazının takibin durduğu 13.05.2009 tarihinde, borçlu ...' in yetki itirazı takibin durduğu 14.04.2009 tarihinde kesinleştiği, davacı alacaklının bu tarihlerden itibaren on gün içerisinde, dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde takibin yapılmamış sayılacağı, takip dosyasında alacaklı tarafından 15/02/2010 tarihinde icra dosyasının yetkili ...İcra Müdürlüğüne gönderilmesinin talep edildiği, bu itibarla dosyada geçerli bir icra takibinin bulunmadığı, itirazın iptali davaları açısından geçerli bir icra takibinin bulunmasının ön şart olduğu anlaşıldığından, davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/26157 Esas sayılı dosyası üzerinden rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, Alacaklı vekilinin talebi ile rehinli araç kaydına rehnin paraya çevrilmesi ve yakalama şerhi işlenmesine karar verildiği, her ne kadar örnek 8 ödeme emri borçluya bila tebliğ edilmiş ise de borçlu tarafça borca ve yakalama kararına itiraz edildiği ve yakalama kararının durdurulmasına karar verilmesinin talep edildiği, icra müdürlüğünce, takibin borca itiraz nedeni ile durdurulmasına, borçlunun araç üzerindeki yakalama şerhinin kaldırılmasına yönelik talebin ise takibin şeklinin örnek 8 olması nedeni ile İİK 150 ve devamı maddeleri gereğince reddine karar verildiği, borçlu tarafça işbu kararın kaldırılması istemi ile mahkememizde şikayette bulunulduğu görülmüştür. Şikayet süresindedir. Taşıt rehni, tescile tabi olduğundan diğer menkul rehinlerinden ayrılarak ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin takiple benzer özellikler taşımaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2020/263 2021/405 DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 27.05.2021 tarih 2020/263 esas 2021/405 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davacı-borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı-Borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Kapatılan Adana 10. İcra Müdürlüğünün 2019/3430 E sayılı dosyasından üçüncü kişiye ait Serinevler Mah. 3909 Sok....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/04/2020 NUMARASI : 2019/1447 ESAS- 2020/572 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|İcra Emrine İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; Davacı aleyhine İstanbul 34....
150/c şerhinin kaldırılması talebinin gönderildiğini, ilgili yazıya rağmen tapu üzerindeki şerhin 150/e'ye çevrildiğini, borçlu tarafından bu şerhin kaldırılması istenildiğinde yüksek bedelli harç talep edildiğini, 150/c şerhli taşınmazın haricen tahsilinde harcın zorunlu olduğu ancak 150/e şerhine dönüşen taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması istenildiğinde harç istenmemesi gerektiğini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Talep, ihtiyati haciz kararının itiraz yolu ile kaldırılması isteğine ilişkindir. Mahkemece, İİK'nın 266. maddesi uyarınca takibe başladıktan sonra teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasını inceleme görevinin icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davalı taraf karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. İcra ve İflâs Kanunu'nun 265.I hükmüne göre, "Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir." Somut olayda borçlu bu hükme göre, ihtiyati hacze konu olan alacağın ve miktarının yaklaşık olarak ispatlanamadığını belirterek ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir....
iddiasına ilişkin varakanın alacaklı ve borçluya tebliğ edildiğini ancak taraflarca istihkak iddiasına itiraz edilmediğini, bu nedenle istihkak iddiasının kabul edilmiş sayıldığını ve haczin kaldırılması gerektiğini, bu doğrultuda icra müdürlüğüne istihkak iddiasının kabul edilmiş sayılması sebebiyle haczin kaldırılması talebinde bulunulduğunu ancak talebin usul ve yasaya aykırı şekilde reddedildiğini beyan etmiş, müdürlük kararın kaldırılmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "... davalı-borçlu, borca itiraz etmesine karşın borcunun olmadığını veya ödendiğini İİK 68. md niteliğinde belge ile ispat edemediğinden" şeklindeki gerekçe ile Davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının takibe dayanak belgesinin adi yazılı belge niteliğinde olduğunu, takibe itiraz durumunda icra hukuk mahkemeleri nezdinde itirazın kaldırılması değil genel mahkemelerde itirazın iptali davası açılması gerektiğini, icra hukuk mahkemesi tarafından itirazın kaldırılmasına dair verilen kararın bu nedenle hukuka aykırı olduğunu, mahkemece itirazın kaldırılması ile birlikte müvekkili aleyhine asıl alacağın % 20'si oranında tazminata hükmedilmesinin de hukuka aykırı olduğunu beyan ederek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, itirazın kaldırılması talebine ilişkindir....