Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/820 KARAR NO : 2022/271 DAVA : Şirketin İhyası DAVA TARİHİ : 26/11/2021 KARAR TARİHİ : 24/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: İstanbul 35.İcra Müdürlüğü .../... E. Sayılı dosyası ile ... Doğalgaz Isıtma Soğutma Sistemleri San.ve Tic.Ltd.Şti. hakkında ... ...A.Ş. tarafından icra takibi başlatıldığını, icra takibi kapsamında müvekkili şirket adresine haciz için gelindiğini ve haciz işlemi gerçekleştirildiğini, yasaya uygun olmayan haciz gereği istihkak iddiasında bulunulduğunu, İstanbul 28.İcra Hukuk Mahkemesi .../... E. Sayılı dosyası ile dava açıldığını, ancak icra takip dosyası borçlusu olan ... Doğalgaz Isıtma Soğutma Sistemleri San.ve Tic.Ltd.Şti.'...

    Karar sayılı dava dosyasında verilen karar ile reddedilmiş, tazminata hükmedilmemiş, davacı yanca bu iddiayı kanıtlayan hiçbir delil ortaya konulmadığını, açıklanan ve delilleri ile ortaya konulan nedenlerle açılan maddi manevi tazminat davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı ile dava dışı borçlu şirket arasındaki icra takibi sonucu davacıya ait elektrik malzemelerinin haczedilmesi sonucu istihkak davası süresinde muhafaza altında bulunan malların kullanılamaması ve teslim edilememesi nedeniyle davacının maddi zararının ve haciz işlemi nedeniyle manevi zararının bulunup bulunmadığı, sorumluluğun davalıya ait olup olmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir. İstanbul ....İcra Müdürlüğü ... ve ... Esas sayılı dosyalardan verilen talimatlar doğrultusunda Büyükçekmece ....İcra Müdürlüğü ... Talimat ve ... Talimat sayılı dosyalarda dava dışı borçlu ... Tic....

      İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı yan tarafından açılmış bulunan icra memurunun kusurlu işlemi yüzünden uğranıldığın iddia edilen maddi zararın tazmini istemli davada müvekkil Bakanlığın husumet ehliyeti bulunmadığını, zira davada tahsili istenilen bir maddi zararın varlığı kabul edilse dahi bu zararın oluşumu ile icra memurunun ve dolayısıyla T6 hiçbir işlemi arasında bir illiyet bağı kurulmasının mümkün olmadığını, davanın öncelikle husumet nedeniyle reddi gerekirken kabulüne gidilmesi kararının kaldırılması gerektiğini, istinaf incelemesi sonuçlanıncaya kadar mahkeme kararının icrasını teminen alacaklı tarafça İzmir 27. İcra Müdürlüğü 2020/578 E. Sayılı dosyasında açılan dosya ile ilgili tehiri icra kararı verilmesine ve icra işlemlerinin durdurulmasına, yerel mahkemenin vermiş olduğu kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Maddedeki taleplerinin değerlendirilmemiş olması, tahliye işlemlerine devamla yapılan haciz ve diğer uygulamalardan bilgi verilmemesi sebebi ile 28.07.2018 tarihli tahliye yönünden memur işleminin iptalini talep ettiği, Davacının aynı mahkemenin 2018/1102 Esas sayılı dosyasında 28.07.2018 tarihinde otelin tahliye edilmek için gelindiğini, tahliyeden bu tarihte haberdar olduğunu, icra memurunun İİK 276. Madde prosedürünü işletmediğini, icra memurunun bu işlemi için 7. İcra Hukuk Mahkemesinde şikayet davası açtıklarını, bu arada tahliye kararı verilen İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2017/1024 esas sayılı dosyasında katılım yolu ile tehir-i icra talepli İstinaf dilekçesi ve talebin kabulü için başvurulduğu, katılımın mahkemece kabul edildiğini ve kendilerine derkenar verildiğini, tehiri icra talepli olarak istinaf yoluna başvurulduğuna dair derkenar ile İstanbul 26....

      CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin alacağına istinaden ... İcra Müdürlüğü 2013/... Esas sayılı dosyası ile borçlu ... ... ... San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhinde icra takibi başlatıldığını, borçlu adına gerçekleştirilen icra takibi sonrasında 08.05.2013 tarihinde ... İcra Müdürlüğü 2013/... Talimat dosyası ile haciz işlemi gerçekleştirildiğini ve mahalde istihkak iddiasında bulunulduğunu, istihkak iddiası üzerine ... İcra Hukuk Mahkemesi 2013/... Esas, 2013/... Karar sayılı dosyası ile takibin devamına karar verdiğini, takibin devamı kararı üzerine 17.05.2013 tarihinde yaniden haciz işlemi yapıldığını, San. ve Tic. A.Ş. ile icra dosyasının borçlusu olan ... ... şirketinin kuruluş tarihleri itibariyle neredeyse 5 yıl boyunca aynı zamanda davaya konu haciz adresi olan "... Mah. ... Cad. ... Apt. No:......

        nun 21/2.maddesine göre tebliğ işlemi yapılamayacağını, bununla birlikte haber kağıdının muhatabın kapısına asılmadığını belirterek ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 10/08/2020 olarak düzeltilmesine, icra dosyasına yaptıkları itirazın süresinde olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; gönderilen ödeme emrinin Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak tebliğ edildiğini, yapılan tebligat işlemlerinde usul ve yasaya aykırı herhangi bir durum bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı yanca icra takibinden 10.08.2019 tarihinde haberdar oldukları yönünde ileri sürülen iddiaların somut gerçeklikten yoksun olduğu gibi ispata muhtaç olduğunu beyan ederek, davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; şikayetin kabulüne, Bursa 3. İcra Müdürlüğü'nün 2020/4042 Esas sayılı dosyasından davacı/borçluya çıkartılan ödeme emri tebliğ tarihinin 10/08/2020 olarak düzeltilmesine, dair karar verilmiştir....

        İlgililer kavramına icra takibinin tarafları olan alacaklı ve borçlunun yanında, zarara uğrayan üçüncü kişiler de girerler. Madde lafzından açıkça anlaşılacağı üzere, İİK'nın 5. maddesi kusur sorumluluğunu düzenlemektedir. Bu sorumluluğun gerçekleşmesi için icra ve iflas dairelerinin görevleri ile alakalı olarak olumlu ya da olumsuz bir eylem ya da işleminin mevcut olması ve bu işlemi gerçekleştiren memur tarafından kusurlu olarak icra edilmesi gerekir....

        Somut olayda; şikayetçi borçlu şirkete gönderilen ve Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ edilen 10.01.2013 tarihli tebligat evrakında tebliğ memurunun ad ve soyadının yazılı olmadığı anlaşılmış olmakla tebliğ işlemi usulsüz olup, alacaklının bu hususa ilişkin temyiz istemi yerinde değildir. İİK'nun 72/2. maddesi gereğince takipten önce açılan menfi tespit davasında; İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 23.10.2012 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile "...1.432.852,05 TL bedelli çek yönünden, çek bedelinin 1.000.000,00 TL'si yönünden yapılacak icra takibinin % 15 tutarında hesap olunan 150.000,00 TL nakit veya kesin ve süresiz teminat mektubu verildiğinde taraflar arasında olmak kaydıyla tedbiren durdurulmasına" karar verildiği görülmektedir. Tedbirde; çekin takibe konu edilmemesi yönünde bir karar mevcut olmayıp, sadece yapılacak icra takibinin durdurulması yönünde bir karar bulunmaktadır....

          İcra Müdürlüğü tarafından yapılan ihale sonucunda satın aldığı ......... plaka sayılı aracın ihalenin feshi davası açılması nedeniyle kendisine teslim edilmeyerek yediemin otoparkında bırakıldığını, sonrasında aracın otoparkta bulunamamasından dolayı teslim edilemediğini belirterek bu nedenle oluşan maddi ve manevi zararının tazminini istemiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

            İcra müdürlüğünün 2020/3297 Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, 20/08/2022 tarihinde yapılacak teslim işlemi için yapmış olduğu talep üzerine icra memurunun teslim mahalline gittiğini, ancak usulsüz bir şekilde ayrıldıklarını, teslim işlemini icra memurunun yapmak zorunda olduğunu, davalının da çocuğa teslim anı öncesi ve süresince çeşitli telkin ve baskılar yaptığını, icra memurunun usulsüz zabıt düzenleyerek ve kendisini teslim mahalline gittiği andan haberdar etmeyerek sahte tutanak düzenlediğini, teslim anında olay yerinde olmasına engel olarak yasal haklarını kullanmasının engellendiğini, 5395 sayılı yasanın geçici 2. Maddesinin 5/a maddesi yollamasıyla 41- F/2 maddesi uyarınca kişisel ilişkinin tesis edilmesine muhalefet eden icra memuru bilirkişi ve T2 hakkında gerekli kararın verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu