Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Somut olayda, davacının; mehil belgesi düzenlenmesi amacıyla İİK’nın 36. maddesi uyarınca ibraz edilen teminat mektubunun, yapılan yasal değişiklik nedeniyle iadesi ve icranın teminatsız olarak geri bırakılması talebinin reddine yönelik 06.12.2022 tarihli memur işleminin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ... 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 16.12.2022 tarih ve 2022/801 E. 2022/945 K. sayılı kararı ile şikayetin reddine karar verildiği, davacı tarafından, şikayetin reddine dair İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 12....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ereğli İcra Müdürlüğünün 2020/3713 Esas sayılı dosyası üzerinden işlemlerin devam ettiğini, 10/06/2021 tarihinde düzenlenen karar tensip tutanağına itiraz ettiklerini, icra takibinin dayanağı olan herhangi bir belge olmadığını, takibin ilamsız takip olduğunu, Ereğli İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/278 Esas sayılı dosyası üzerinden 22/12/2020 tarihinde düzenlenen tensip ile icra takibinin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulduğunu, hal böyle iken icra müdürlüğünün bunun aksi yönde karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle öncelikle takibin tedbiren durdurulmasına, icra takibinin, ödeme emrinin ve icra işleminin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince duruşma açılmaksızın evrak üzerinden karar verilmiştir....
Şikayet olunan vekili, verginin mükellefinin taşınmazın eski maliki olduğunu, vergiyi kusuru nedeniyle tahsil edemeyen şikayetçinin, müvekkilinden tahsil etme çabasında bulunduğunu, talebin ne olduğunun anlaşılamadığını, sıra cetveline itiraz edildiği gibi, tescil işleminin de iptalinin istendiğini, talebin tescile ilişkin memur işleminin iptaline yönelik olması durumunda, 7 günlük yasal sürenin geçtiğini, ihalenin kesinleştiğini, icra müdürlüğü tarafından taşınmazların emlak vergisi borcunun belediyeden sorulduğunu ancak, bu yazıya cevap verilmediğini, şikayetçinin kendisinin kusurlu olduğunu, icra müdürlüğü tarafından yapılan tüm işlemlerin yasaya uygun bulunduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. .../......
Kaldı ki; somut olayda müdürlük tarafından önce sıra cetveli ve derece kararı düzenlenmiş, sonradan diğer icra müdürlüğünden gelen yazı cevabı gerekçe gösterilerek sıra cetveli yapılmasına yer olmadığına, yapılan sıra cetvelinin yok sayılmasına dair karar verilmiştir. Kural olarak icra dairesi kendi verdiği karardan dönemez. Ancak maddi hata var ise şikayet süresi içerisinde kararından dönebilir. İcra dairesince verdiği karardan kendiliğinden dönemeyeceği, icra dairesinin vermiş olduğu kararın yanlış olduğu kanaatine varan tarafın, bunu mahkemeye taşıyabileceği ve işlemi şikayet edebileceği, icra dairesince verilen karar, şikayet sonucunda icra mahkemesince iptal edilmediği sürece, icra dairesinin kendi verdiği karardan resen dönemeyeceği açıktır. Buna rağmen müdürlük tarafından önceki kararından dönülerek resen belirtilen yönde karar verilmesi de hatalıdır. Açıklanan nedenlerle mahkemece memur işleminin iptali yönünden de şikayetin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Şikayetle İcra ve İflas Dairesi işlemlerinin hukuka uygunluğu incelendiğinden, icra mahkemesi şikayet üzerine takip dosyasını getirterek şikayetle ilgili olan kişileri belirlenmeli, bu kişileri duruşmaya çağırıp görüşlerini almalı ve varsa delillerini incelemelidir. Somut olayda taşınmazı devraldığını belirten 3. Kişinin, borcun ödendiğini, ipoteklerin kaldırılmadığını ileri sürerek memur işleminin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince şikayetin kabulüne karar verildiği, ancak takip alacaklısına husumetin yöneltilmediği, alacaklının yokluğunda istemin karara bağlandığı görülmüştür. Taşınmaz maliki 3. kişi tarafından açılan memur muamelesine ilişkin şikayette, ilgili alacaklı olup, mahkemece, alacaklı tarafa duruşma günü tebliğ edilmeden şikayetle ilgili diyecekleri sorulmadan karar verilmesi doğru değildir....
oluşturan taşınmaz ya da taşınırı veya başka bir malvarlığı değerini paraya çevirtmek ve elde edilecek paradan öncelikle alacağını almak yetkisi verdiğini, söz konusu tedbir kararının sürmesi halinde rehne konu aracın aylarca belki de daha uzun süre bekletileceğini, müvekkili bankanın alacağının tahsilini tehlikeye düşeceğini ifade ve özetle; memur işleminin iptaline, mahkemenin aynı görüşte olmaması halinde araç üzerindeki suça karışan araç şerhinin cebri icra yoluyla satışa engel olmadığına ve 14/09/2021 tarihli memur işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, tehiri icra işleminin takipteki alacak kalemlerini kapsadığını, takipteki el atmanın önlenmesi ve taşınmazı teslimi kısmını kapsamadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, Bayındır İcra Müdürlüğünün 2021/377 Esas sayılı dosyasının memur işleminin iptaline, dava sonuçlanıncaya kadar icranın durdurulmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, cevap dilekçesini tekrarla kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca icra memur işleminin iptali istemine ilişkindir....
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; alacaklı tarafça, aynı alacak için dava konusu ipotekli takip dışında ilamsız icra takibi başlatıldığını, ilamsız icra takibine yönelik itirazlarının iptali için açılan davada mahkemece ret kararı verildiğini, ret kararının iş bu ipotekli takip için de sonuç doğuracağını, alacaklı ile takip başlatılmadan evvel protokol yapıldığını ve protokole istinaden kısmi ödemelerde bulunulduğunu, daha önce yapılan ödemelerin takip borcundan düşülmesi talep edilmiş ise de, icra memurunca bu taleplerinin reddedildiğini, takibin haksız olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamlı ipotek takibinde, itfa ve imhal nedeni ile icranın geri bırakılmasına, takibin iptali istemine ve 11/06/2018 tarihli memur işleminin iptali istemine ilişkindir. İİK. 'nun 33/1....
GEREKÇE :Dava İİK'nun 16,24 vd.maddeleri uyarınca açılmış memur işleminin iptali istemine yönelik şikayettir....
Somut olayda, şikayetçi borçlu, 05.10.2010 tarihli İcra Müdürlüğü işleminin iptali istemi yanında, İcra Müdürlüğü'nün 28.02.2012 tarihli dosya borcunun hesaplanmasının istenmesinin reddine dair memur işleminin de iptalini talep etmiştir. 28.02.2012 tarihli İcra Müdürlüğü ret kararının şikayetçiye tebliğine veya öğrendiğine dair dosyada bir belgeye rastlanmamıştır. Bu nedenle şikayetin süresinde kabul edilerek İcra Müdürlüğü'ne dosya hesabının yapılması yönünde talimat verilmesi şeklinde hüküm tesisi gerekirken yazılı gerekçeyle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 10.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....