Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2020 NUMARASI : 2019/401 ESAS - 2020/326 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi Davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; 20/11/2019 ödeme tarihli senette 6.800 TL olarak yazdığı senet bedelinin, tahrifatla 168.000- TL yapıldığını, borca itiraz ettiğini beyanla aleyhine yapılan icra takibinin durdurulmasını talep etmiştir....

İcra dosyasının incelenmesinde; icra takibine konu bonolarda borçluların murisinin avalist olduğu ve takibin borçlular hakkında mirasçı sıfatı ile yapıldığı anlaşılmaktadır. Borçlular icra mahkemesine başvurularında mirasın reddi kararı nedeniyle borçlu olmadıklarını ileri sürmektedirler. Somut olayda, murisin takipten önce 20.8.2013 tarihinde öldüğü, mirasçılar hakkında 14.7.2014 tarihinde takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulardan ... ve ...'a 22.7.2014, borçlu ...'ye ise 01.8.2014 tarihinde tebliğ edildiği, Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/1197-1081 sayılı mirasın reddine ilişkin kararının 12.11.2013 tarihinde verildiği, dolayısıyla anılan mahkeme ilamının icra takibinden ve ödeme emrinin tebliğinden önce alındığı görülmektedir. Yapılan tüm bu açıklamalar uyarınca, borçlunun başvurusunun, icra takibinin şekline göre İİK.'...

    Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16/03/2021 tarih ve 2017/(6)8- 2340 Esas, 2021/261 Karar sayılı ilamında belirtiği üzere "Borçlu kiracı, ödeme emrine süresi içinde itiraz ederek icra dairesine bildirmesi gereken itiraz sebebini, yani kira borcunu ödeme emrinin tebliğinden (veya takipten) önce ödemiş olduğunu, icra mahkemesinde ileri süremez ve icra mahkemesi böyle bir itirazı inceleyemez. Bu hâlde, icra mahkemesinin inceleme yetkisi, İİK’nın 269/a madde hükmünde açıkça belirtildiği gibi, borçlu kiracının ihtar (ödeme) süresi içinde kira borcunu ödeyip ödemediği konusu ile sınırlıdır. İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde ( İİK m. 269/c) inceleyebilir....

    Ödeme emri tebliğ edilmediği halde borçlu tarafından 07.07.2015 tarihinde borca itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesini istemiştir. İİK.'nun 269. maddesi gereğince, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini, İİK 62. madde hükümleri dahilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Ancak iş bu dava açılmadan önce davacı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde borçlu kiracıya tahliye ihtarlı ödeme emri tebliğ edilememiştir. Ödeme emri tebliğ işlemi yapılmadığından, yukarıda anılan maddedeki süreler işlemez. Borçlunun haricen takibi öğrenip icra dairesine itiraz etmesi, yasanın emredici hükümleri karşısında hukuki sonuç doğurmaz. Mahkemece, bu nedenle istemin reddine karar vermek gerekirken, işin esasına girilerek yazılı gerekçeyle karar verilmesi doğru değildir....

      Ödeme emri veya icra emrinin tebliğe çıkarılması, fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan ödemelerden ve aynı dönemde icra takibinden vazgeçilmesi halinde tahsil harcı almak mümkün değildir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 264. maddesinin son fıkrasında; “Borçlu müddeti içinde ödeme emrine itiraz etmez veya itirazı icra mahkemesince kesin olarak kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse, ihtiyati haciz kendiliğinden icrai hacze inkılabeder” hükmüne yer verilmiştir. Görüldüğü gibi İİK'nun 264. maddesinin son fıkrasında, genel haciz yoluyla yapılan takipte, ihtiyati haczin icrai hacze dönüşeceği zaman düzenlenmiş olup, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte itiraz icrayı durdurmayacağından, ödeme emrinin tebliğinden sonra İİK nun 168/2. maddesinde öngörülen on günlük ödeme süresinin geçmesi üzerine ihtiyati haciz, kendiliğinden icrai hacze dönüşecektir....

        Yasal düzenleme emredici niteliktedir. 61. maddenin ilk fıkrasında ise ödeme emrinin borçluya takip talebinden itibaren üç gün içinde tebliğe gönderileceği, 62. maddesinde itiraz etmek isteyen borçlunun itirazını ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecbur olduğu; İİK'nın 67. maddenin ilk fıkrasında ise takip talebine itiraz edilen alacaklının itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceğine yer verilmiştir. İcra tebligatları, İİK'nın 21. maddesinde düzenlenmiş, ilk fıkrasında icra dairesince yapılacak tebliğlerin yazı ile ve Tebligat Kanunu hükümlerine göre olacağı, bu tebliğlerin makbuz karşılığında doğrudan doğruya tevdi sureti ile yapılabileceği belirtilmiştir. Ödeme emrine itiraz, süreye bağlıdır. Bu süre, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar. Yargıtay 22....

        Yasal düzenleme emredici niteliktedir. 61. maddenin ilk fıkrasında ise ödeme emrinin borçluya takip talebinden itibaren üç gün içinde tebliğe gönderileceği, 62. maddesinde itiraz etmek isteyen borçlunun itirazını ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecbur olduğu; İİK'nın 67. maddenin ilk fıkrasında ise takip talebine itiraz edilen alacaklının itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceğine yer verilmiştir. İcra tebligatları, İİK'nın 21. maddesinde düzenlenmiş, ilk fıkrasında icra dairesince yapılacak tebliğlerin yazı ile ve Tebligat Kanunu hükümlerine göre olacağı, bu tebliğlerin makbuz karşılığında doğrudan doğruya tevdi sureti ile yapılabileceği belirtilmiştir. Ödeme emrine itiraz, süreye bağlıdır. Bu süre, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar. Yargıtay 22....

          İcra ve İflas Kanunu 62. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde itiraz yapılması gerekirken yasal süre geçtikten sonra yapılan itiraz takibi durdurmaz. İcra takibi kesinleştiğinden itirazın kaldırılması davasının açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Buna göre davacının itirazın kaldılması talebinin kabul edilmesi de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 12.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2021 NUMARASI : 2021/421 ESAS- 2021/1722 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı 27/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; hakkında icra takibi başlatıldığını, örnek 13 nolu ödeme emrini 21/03//2021 tarihinde tebliğ aldığını, ödeme emri ekinde dayanak kira kontratının bulunmadığını, alacak bir belgeye dayanmakta ise de belgenin aslının yada tasdik edilmiş bir örneğinin icra dairesine tevdinin mecburi olduğunu, sözleşme eklenmeden taraflarına gönderilen ödeme emrinin iptali gerektiğini, belgeyi görmeden itiraz etmeninde mümkün olmayacağını, ödeme emrinin alacak konusu tutar, yıl ve aylar itibarıyla belirlenmediğini, asıl alacak, faiz oranı, faizin başlangıç tarihi ve miktarlarının ödeme emrinde yer almadığını belirterek ödeme emrinin iptalini talep etmiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2019/2917 sayılı dosyası üzerinden toplam 62.176,94 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, takip talebi ve ödeme emrinde reşit olmayan davacının velisi Gülistan Şendur'un gösterildiği, borçlu vekilinin süresinde yetkiye ve borca itiraz ettiği, davalı alacaklı vekilinin yetki itirazını kabul etmesi üzerine icra müdürlüğünce dosyanın davacı yönünden Uşak 3. İcra Müdürlüğüne gönderildiği, 2019/2786 sayılı dosyasına kayden düzenlenen örnek 7 nolu ödeme emrinde ise reşit olmayan davacının velisinin gösterilmediği ve ödeme emrinin vekiline tebliğ edildiği, yasal 7 günlük sürede itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır. İlamsız takiplerde borca yasal sürede itiraz edilmesi halinde, ayrıca icra hukuk mahkemesinde şikayet davası açılmasını engelleyen yasal bir düzenleme yoktur. İİK' nun 62. maddesi uyarınca her türlü itiraz icra müdürülüğüne yapılması gerekirse de ödeme emrinin ve takibin şikayet yoluyla icra mahkemesinden iptali istenebilir....

            UYAP Entegrasyonu