"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte borçlu vekili itfa nedeniyle takibin iptalini talep etmiş, Mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi incelemeleri sonucunda takibe konu baz istasyonunun kaldırıldığı gerekçesiyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm süresi içinde alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takip dayanağı .....
Takibin kesinleşmesinden önce borcun itfa edildiğini borçlu yalnız resmi veya imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş bir belge ile ödeme emrinin tebliğinden itibaren İİK’nın 168. maddesinin 5. bendi uyarınca 5 günlük süre içinde icra mahkemesine dilekçe ile bildirmek zorundadır. Takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa (ödeme, ibra gibi) edildiğini ileri sürerek takibin iptalini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir. Borcun icra dairesine ödenmesi hâlinde icra dairesi borcun ödendiğini tespit eder ve icra takibin son bulduğa karar verir. İİK 71/1 maddesi icra dairesi dışında yapılan itfayı düzenlemekte olup itfanın noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı gerekir. Borçlunun adi belgeye dayanması hâlinde icra mahkemesi alacaklıyı imza hakkında beyanda bulunmak üzere duruşmaya çağırır....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önce itfa nedeniyle icranın bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nın 33. maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' düzenlemesi mevcuttur. İlama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nın 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir. Borçlunun itfa itirazının kabul edilebilmesi için ödeme belgelerinde takibe konu alacak için yapıldığına dair açık atıf bulunması zorunludur....
Zamanaşımı nedeni ile icra takibinin geri bırakılması talebine ilişkin ise, takip dayanağı belgenin kambiyo senedi olması, 6102 sayılı TTK'nın 778. Maddesi yollaması ile TTK 744/1 maddesi gereği zamanaşamı sürelerinin belirtilmiş olduğu, icra takip dosyasının davalı alacaklı tarafından dosyanın işlemsiz bırakılmadığı, zamanaşımı koşullarının gerçekleşmediği anlaşılmakla, davanın reddine" dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 28.İcra Müdürlüğünün 2019/39123 esas sayılı dosyası ile kötü niyetli olarak icra takibi başlatıldığını, müvekkili bakımından takibin zamanaşımına uğradığını ve müvekkilinin dava konusu senette lehtar olduğunu, ciro ile senetleri devrettiğini, bu sebeple TTK uyarınca, Yarg. 12. H.D. 2016/25694e. 2017/16313 K. 27.12.2017 T....
Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde belirtilen husus TMK 682’ye göre mirasçıların birbirlerine karşı rücu hakkı ile ilgili olup somut olayda uygulama yeri yoktur. İİK 71/2, 33/a maddelerine göre itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinden bölge adliye mahkeme kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesinin kararının onanması görüşünden olduğumdan Çoğunluğun Bölge Adliye Mahkemesinin şikâyetin reddi yönündeki kararının onanması yönündeki kararına katılamıyorum. 29.05.2024...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2020 NUMARASI : 2019/767 ESAS- 2020/574 KARAR DAVA KONUSU : İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle bonoya dayalı olarak aleyhlerinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığını takibin kesinleşmesinden sonra alacağın zamanaşımına uğradığını, ayrıca icra dosyasından borçluya gönderilen tüm tebligatların borçlu ile aynı ismi taşıyan bir başka kişiye tebliğ edildiğini, bu hususun vatandaş portal sisteminden de açıkça görüldüğünü, davacının takipten 27 Haziran 2019 tarihinde haberdar olduğunu beyan ile icra dosyasından hacizlerin kaldırılmasına şikayetin kabulüne ve icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; çekin ibrazı bakımından altı aylık zamanaşımının gerçekleştiği, çek borçlularının birinin diğerine karşı sahip olduğu başvurma hakkı kapsamında zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle icra mahkemesince icranın geri bırakılmasına karar verildiği, İİK'nın 33. maddesi kapsamında zamanaşımı itirazının yapıldığı tarihten sonra geri bırakılma kararının kabul edildiği,alacaklının icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra zamanaşımının gerçekleşmediğine ilişkin yedi günlük sürede dava açmadığı, dolayısıyla ilamın zamanaşımına uğradığı hususunun kesin hüküm oluşturacağı, kesin hükmün varlığı halinde de dava şartlarının varlığından söz edilemeyeceği, davada davacının her ne kadar davalı aleyhine iflas yolu ile kesinleştiği belirtilen takipten dolayı iflas talebinde bulunmuş ise de; bu takip itibariyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir...
İcra takibinde alacaklı 25.05.2011-25.07.2013 tarihleri arasında aylık 300,00 TL den toplam 8.100,00 TL iştirak nafakası talebinde bulunmuştur. Borçlu itiraz dilekçesinde alacaklıyla yaptığı görüşmeler sonucu nafakaya mahsuben kendisinin bir kısım araç kredilerini ödediğini zaman zaman da toplu ödemeler yaparak alacaklıyı maddi açıdan rahatlattığını bildirerek toplam 13.531,70 TL ödeme yaptığını belirtip istenilen nafaka tutarının üstünde olduğundan itfa nedeniyle icranın geri bırakılması talebinde bulunmuştur. Alacaklı cevap dilekçesinde belirtilen ödemelerden, küçük Hale için toplam 1.000,00 TL nafaka ödendiğini diğer ödemelerin araç kredisi olduğunu, nafaka ile hiçbir ilgisi bulunmadığını, nafaka borcunun küçük için açılan Ziraat bankası Afyon şubesine yatırıldığını belirterek talebin reddini istemiştir....
Söke İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, talebin kabulü ile Söke İcra Müdürlüğünün 2021/689 E. sayılı dosyasında davacılar T2 ve Cilves Saros hakkında aleyhlerine hükmedilmiş vekalet ücreti alacağı dışında kalan alacaklar yönünden icranın geri bırakılmasına, diğer yönlerden takibin devamına karar verilmiştir....
Maddesinde "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir." düzenlemesi yer almakta olup, görüldüğü üzere çekin icra dairesi tarafından borçluya teslim edilmesinin icranın geri bırakılması veya takibin iptali nedeni olduğuna dair bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Takip alacaklısı çekin meşru hamili olup, ödeme emrinin davacı borçluya tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, takip alacaklısı açısından yok hükmünde olan bir karar nedeniyle çek aslının icra dairesince zuhulen takip borçlusuna teslim edilmesi de yine takip alacaklısı yönünden hüküm ve sonuç doğurmaz....