Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar vekili; kira alacağının tahsili amacıyla ... 7.İcra Müdürlüğünün 2011/398 sayılı dosyası ile davalı hakkında tahliye istemli icra takibi başlattığını, örnek 13 ödeme emrinin davalı borçluya 13.01.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, dosya içeriğinde her hangi bir itiraz görülmemekle birlikte, borçluya gönderilen ödeme emrinde icra dairesi tarafından sehven 2011/393 numarasının yazıldığını, borçlu tarafından borca itiraz edildiğini belirterek itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece icra takibine itirazın söz konusu olmadığı ve kesinleştiği, ihtar süresinde borcun ödenmediği gerekçesi ile tahliyeye karar verilmiştir. Temyiz dilekçesine ekli belgelerden ... 7.İcra Müdürlüğü tarafından davalıya tebliğ edilen ödeme emrinde dosya numarasının hatalı şekilde 2011/393 olarak belirtildiği ve borca aynı takip dosyası üzerinden 18.01.2011 havale tarihli dilekçe ile itiraz edildiği görülmüştür....

    Mahkemece ''Adi kiraya ve hasılat kiralarına ait örnek 13 ilamsız takipte, kiracı- borçlunun icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde, borcu bulunmadığını ileri sürerek borca, faize itirazı üzerine alacaklı vekilinin; itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkememize başvurduğu görülmekle; İcra ve İflas Kanunun 269/2 maddesinde; “Bu tebliğ üzerine borçlu, yedi gün içinde, itiraz sebeplerini 62 nci madde hükümleri dahilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur.Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse,akdi kabul etmiş sayılır.” düzenlemesine yer verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, takibe dayanak ilamda hükmedilen 18.508,30 TL alacağın 09.10.2012 tarihinde alacaklı vekilinin borçlu idareye yaptığı başvuruda bildirdiği hesaba yatırıldığı halde, anılan borç miktarı bakımından takip başlatılmasının yasaya aykırı olduğunu açıklayarak icra emrinin iptalini istemiştir....

      bu faiz oranları üzerinde talep edilen faize itiraz ettiğinin kabulü gerekir....

      İcra Müdürlüğünün 2018/... Esas sayılı icra dosyası, 09/02/2022 tarihli bilirkişi raporu, 18/07/2022 tarihli bilirkişi ek raporu, 20/07/2023 tarihli bilirkişi ek raporu alınmıştır. ... İcra Müdürlüğünün 2018/... Esas Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 170,085,63 TL asıl alacak ve 18,218,97 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 188,304,60 TL borcun ödenmesi amacıyla 07/02/2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun asıl alacak kısmını ödeyerek faiz ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz edilen kısım yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır....

        alacak toplamının 10.139.685,00 TL olarak tespit edildiğine, icra emrine de 10.159.185,00 TL istemiş olan alacaklının 19.500,00 TL fazladan gayri nakdi alacak talep etmiş olduğunun anlaşıldığına, İcra emrinde istenmiş olan 30.520,36 TL masraf talebine dair herhangi bir belge sunulmadığı anlaşılmakla iş bu miktarın iptali gerektiğini'' bildirir raporunu sunduğu, davacının kendilerine yapılan hesap kat ihtarnamesine süresinde itiraz edilmemesi sebebiyle mahkememizce, iddia edilen tebligat usulsüzlüğü öncelikle incelendiğinde tebligatın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüş olup, ipoteğin ve alacağın esasına ilişkin iddialar yönünden tüm taleplerin reddine karar verildiği, sadece takipten sonra oluşan faiz yönünden faize itiraz olması sebebiyle inceleme yapıldığı, aldırılan bilirkişi raporuna istinaden icra emri miktarı faiz oranının düzeltildiği, davacılara gönderilen tebligatlarda dayanak belgenin mevcudiyeti belirtildiği, ayrıca sorumluluk miktarlarının ayrı ayrı belirtilmemesinin...

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 149, 150/ı maddeleri uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde hesap özeti, kat ihtarı tebliğ edilmediği iddiasıyla takibin iptali şikayeti ve faiz oranına itiraza ilişkindir. Şikayetin niteliği itibariyle süresiz şikayete tabi olup, faize itirazın yasal süresinde olduğu anlaşılmıştır. Dairemizin 2018/605 E. 2018/2065 K. sayılı kararında şikayet yönünden kararın gerekçesiz olduğu, faize itiraz yönünden de değerlendirme yapılmadığı gerekçesiyle HMK'nın 353/1- a/6. maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına karar verilmiş, kaldırma kararımızdan sonra mahkemece faize itiraz yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ise de, daha sonra takip talebinde faiz talebi bulunmadığı gerekçesiyle bilirkişi incelemesinden vazgeçilerek davanın reddine karar verilmiştir....

        Davacılar vekili, ödeme emirlerinde icra dairesi banka hesap numarasının eksik olduğunu ileri sürmüştür. Ödeme emirlerinde icra dairesi banka bilgisi bulunması kanunun amir hükmü olmakla birlikte ödeme emrinin iptalini gerektirmez. Zira mezkur eksiklik, gerektiğinde borçlulara bu hususta ayrıca tebliğ yapılmak suretile her zaman giderilebilecek bir noksandır. Bu yönden de şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili, takip istenilen faizin ödeme emrinde açıkça gösterilmediği ileri sürmüştür. Bu iddia, takibin şeklinde göre borca itiraz mahiyetinde olup İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne bildirilmelidir. Onun yerine, icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup bir hukuki netice doğurmaz. (12 HD esas no: 2016/13051 karar no: 2016/14390) Bunlardan dolayı davacının şikayetlerinin esastan, borca itirazının ise usulden ayrı yarı reddine'' karar verildiği görülmüştür....

        İcra Müdürlüğünün 2019/4815 Esas sayılı dosyasına konu alacağın vadesi gelmiş taksitlerinin takipten önce müvekkili T1 tarafından ödendiğini, müvekkillerinin alacaklıya 122.000,00 TL'nin üzerinde ödeme yaptığını, müvekkili T2 adına kayıtlı taşınmazın diğer müvekkiline tapuda devredilmediğini, kredi sözleşmesi şartı yerine getirilmediğinden, kredi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, icra emrinin şekil şartlarını taşımadığını, tebliğ zarfında borcun dayanağının gösterilmediğini, icra emrinde müvekkillerinden hangisinin ipotek veren borçlu ve hangisinin kredi borçlusu olduğunun açıkça belirtilmediğini, icra emrinde faizin fahiş olarak hesaplandığını, faiz miktarının açıkça yazılmadığını belirterek, icra emrinin ve takibin iptalini istemiştir....

        Diğer taraftan; takip dosyasına ilişkin ödeme emrinde asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık %1.5 cezai şart ve yıllık %10 oranında faiz yürütülmesi talep edilmiştir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, ödeme emrinde talep edilen işleyecek faize itiraz edilmesi durumunda faiz oranının kesinleştiğinden söz edilemez. Böyle bir durumda talep edilen faizin talep tarihi itibariyle hangi tür faiz oranına denk geldiği belirlenerek, bu faiz türü üzerinden değişen oranlarda işleyecek faizin hesaplanması gerekir. Ancak talep edilen faiz oranının yasal ya da yabancı para alacaklarına uygulanan faiz oranlarının üzerinde bir oran olması ve söz konusu faiz oranlarına itiraz edilmemesi halinde bu oranın kesinleşeceği tabiidir. O halde mahkemece, ... Asliye 9....

          UYAP Entegrasyonu