Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Av. ... ile asıl dava ve birleşen dava davalısı ... vek. Av. ... aralarındaki menfi tespit davası hakkında ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nden verilen 21/03/2016 gün ve 2014/322 E. - 2016/177 K. sayılı hükmün asıl ve birleşen dava davacıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen ... 9. İcra Müdürlüğü'nün 2014/8202 sayılı icra dosyasının aslı veya onaylı örneğinin (yeniden geri çevirmeye mahal verilmemesi, bu doğrultuda; içeriğinde takip talebi, ödeme emri, tarih şerhli ödeme emri tebligat parçası, takibe itiraz dilekçesinin bulunduğunun kontrol edilmesi) ve takibe konu bonunun onaylı örneğinin eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut durumda 01/01/2020 düzenleme tarihli kira akdi uyarınca davalı borçlular aleyhine yapılan takipte borçlu şirkete örnek 13 ödeme emri 24/09/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, diğer davalıya gönderilen ödeme emri bila tebliğ dönmüş, takibe borçlular vekili olarak Av. Handan Cengiz Güreşçi tarafından 30/09/2020 tarihinde itiraz edilmiş, itiraz dilekçesi ekinde davalı şirket vekaletnamesi sunulmuştur....

    Somut olayda, davacı borçlunun, hakkında başlatılan adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takipte kendisine ödeme emri tebliğ edilmeden, 25/02/2019 tarihinde takibe itiraz ettiği, icra müdürlüğünün 26/02/2019 tarihli kararıyla itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği , alacaklının talebi üzerine davacı borçluya 15/08/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edilerek takibe devam edildiği görülmektedir. Alacaklının ödeme emrinin tebliği talebine dayanak yaptığı Marmaris İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/96 Esas 2019/94 Karar sayılı kararında, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup, icra müdürlüğünün takibin durdurulması kararına ilişkin bir hüküm yer almamaktadır....

    Davalı süresinde yaptığı 1.4.2011 tarihli itirazında ödeme emri ekindeki kira sözleşmesi altındaki imzaya itiraz etmediği gibi kiracılık ilişkisine de karşı çıkmamış,takibe dayanak yapılan kira sözleşmesinin kendisi veya kiralayanın el yazısıyla doldurulmadığına itiraz etmiştir.Yargılamada 21.9.2011 tarihli oturumdaki savunmasında ise kira sözleşmesini kabul etmediğini ancak davacının evinde oturduğunu kabul etmiş, davacının despotça hareketi nedeniyle kiralananı tahliye etmediğini ve bu nedenle takibe itiraz ettiğini beyan etmiştir.Bu durum karşısında davacı kira sözleşmesi altındaki imzaya karşı çıkmadığı ve kiracılığı kabul ettiğine göre takibe dayanak yapılan 5.9.2010 başlangıç tarihli sözleşme hükümlerine göre uyuşmazlığın çözülmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın red edilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün 21.05.2015 tarihli yazısında "..UYAP kayıtlarına göre borçlulara ödeme emrinin gönderildiği, 31.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, 13.08.2014 tarihinde borca ve faize itiraz dilekçesinin sisteme kaydedildiği tespit edilmiş olup tebligata ilişkin yapılan UYAP sorguları ile borçlu vekilinin itiraz dilekçesi de ekte gönderilmiştir" denilmek suretiyle borçlulara ödeme emrinin gönderildiği ve tebliğ edildiği tespit edilmiştir. Bu durumda mahkemece, icra dosyasının aslı getirtilerek icra müdürlüğünün yazısında belirtildiği üzere yetkili icra dairesince ödeme emri gönderilmiş ve ödeme emrine itiraz var ise işin esasına girilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Sulh Hukuk Mahkemesinin 15/11/2018 tarih 2018/1727 Esas 2018/1778 Karar nolu Arabulucukta İcra Edilebilirlik Şerhi ilamına dayanarak ilamlı icra takibi yapılmış, davacıya 21/12/2018 tarihinde icra emri tebliğ edilmiş, 28/12/2018 tarihinde açılan dava ile takibe konu ilamda davacı isminin bulunmamasına rağmen adına icra emri düzenlendiğini belirterek tebligatın iptaline, takibin durdurulmasına karar verilmesi istenilmiş, mahkemece şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 15/11/2018 tarih 2018/1727 Esas 2018/1778 Karar nolu Arabulucukta İcra Edilebilirlik Şerhi ilamında davacı T3 davalı Hikmet Matbaacılık Basın ve Yayın A.Ş. Kayseri Gündem Gazetesi'dir. Alacaklı tarafından Kayseri Gündem Gazetesi- T1 A.Ş. aleyhine ilamlı icra takibi yapılmıştır. Bir ilamın ilamlı takibe konu edilebilmesi için açık, net, likit, eda hükmü içermesi gerekir....

        Her ne kadar mahkemece, yasal sürede takibe itiraz edildiği ve itiraz dilekçesi içeriğine göre dayanak belge ve eklerinin incelendiği böylece, tebliğ evrakına dayanak belgelerin eklenmesindeki amacın gerçekleştiği ve bir mağduriyetin yaşanmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin, İİK.nun 61.maddesine aykırı olarak takip dayanağı belgelerin icra dosyasında incelenerek itiraz edildiği değerlendirmesi usul ve yasaya aykırıdır (HGK.nun 23/05/2001 tarih ve 2001-12-428 E.-426 K. sayılı kararı). O halde, mahkemece, borçlu ... yönünden şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu ...'...

          İcra Müdürlüğü'nün 2007/2080 esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığını, takibe itiraz eden takip borçlusu davalının ipotekli taşınmazı üzerindeki hak ve yükümlülükleri ile devir alan üçüncü kişi olduğunu, davalının takibe itirazının haksız olduğunu belirterek haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, 31.03.2011 tarihli celsede inkar tazminatına ilişkin taleplerinden vazgeçtiklerini beyan etmiştir. Davalı 31.03.2011 günlü oturumda, icra dosyasında kendisine ödeme emri tebliğine ilişkin zarf içerisinden ödeme emri çıkmadığını, bunu belirtir şekilde icra takibine itirazda bulunduğunu, maksadının takibe itiraz olmadığını, takibe esasen itirazının bulunmadığını ve itirazından vazgeçtiğini beyan etmiştir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2020/5690 Esas ve 2020/5696 Esas sayılı dosyaları ile takip başlattıklarını, takibe haksız olarak itiraz edildiğini, takibe dayanak belgenin İİK md. 68 uyarınca resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri belgelerden olduğunu, takibe konu borca mahsuben takip tarihinden sonra haricen 89.512,50 TL ödeme yapıldığını beyanla, ödeme tarihi itibarı ile 2020/5690 Esasa sayılı dosya açısından bakiye 13.966,47 TL, 2020/5696 Esas sayılı dosyasında ise 13.799,84 TL bakiye alacakları bulunduğunu beyanla her iki takip dosyası yönünden itirazın kesin olarak kaldırılmasına ve takibe dilekçede belirtilen tutarlar üzerinde devamına, davalı aleyhine tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkillerine ödeme emri tebliğ edilmeden borcun haricen ödenmesi nedeni ile takibe haklı olarak itiraz ettiklerini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            a icra emri 25.02.2010 tarihinde tebliğ edilmiş adı geçen icra mahkemesine süresinde yaptığı şikayetinde icra emri değil ödeme emri gönderilebileceğini, kredi sözleşmelerinde kendi imzası bulunmadığı tüketici mahkemesi kararı ile belirlendiğinden sorumlu tutulabileceği borcu bulunmadığını belirterek kendisine haksız yöneltilen takibin iptalini istemiştir. İcra takibinin dayanağı olan 23.12.1999 tarihli 5508 yevmiye nolu ipotek akit tablosunda ipoteğin, tamamı ... adına kayıtlı taşınmazın ...'ın Türkiye İş Bankası A.Ş.'den kullandığı ve kullanacağı kredilerinin ve doğmuş ve doğacak borçlarının teminatını teşkil etmek üzere 100.000.000.000 (Yüzmilyar) TL bedelle “ipotek” edildiği görülmektedir. Kadıköy 5....

              UYAP Entegrasyonu