İstinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda davalı erkeğin yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile bu konuda yeniden eda hükmü oluşturulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki, bölge adliye mahkemesince tarafların sair istinaf başvurularının esastan reddine karar verildiği halde reddedilen istinaf talepleri hakkında ret kararı ile yetinilecek yerde "Boşanma, velayet, kişisel ilişki, tedbir ve iştirak nafakası, maddi tazminat ve manevi tazminat ile ilk derece mahkemesi aşamasında yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücreti" hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK madde 370/2)....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı baba tarafından iştirak nafakası davasının kabulü, kişisel ilişki süresi yönünden; davalı-davacı anne tarafından ise kişisel ilişkinin düzenlenme şekli,iştirak nafakası miktarı ile reddedilen annenin soyadının kullanımına izin talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davalı-karşı davacı kadın tarafından velayeti kendisinden bulunan 04/11/2019 doğumlu ortak çocuk ... ... ... için 75.000 TL. iştirak nafakası ile belirlenecek nafakaya Tüfe oranda artış belirlemesi talebinde bulunmuş, ilk derece mahkemesi nafaka talebinin kısmen kabulü ile ortak çocuk yararına 30.000...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, velayetine bırakılan çocukla diğer taraf arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, bu çocuk için tayin edilen tedbir ve iştirak nafakasının miktarları ve iştirak nafakasının gelecek yıllardaki artış miktarının belirlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, dava dilekçesinde; talep ettiği iştirak nafakasının gelecek yıllardaki artış miktarının belirlenmesini de istemiştir....
Kişisel ilişki kamu düzenine ilişkin olup düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. İlk derece mahkemesince yaz tatili için düzenlenen kişisel ilişki müşterek çocuğun baba sevgi ve şefkatini tatmasına, babanın da babalık duygularını tatminine elverişli, yeterli ve dosya kapsamına uygun olup müşterek çocuğun inceleme tarihi itibariyle 6 yaş 4 aylık olduğu da anlaşıldığından davacı-karşı davalı kadının ortak çocukla baba arasında yaz tatili için düzenlenen kişisel ilişkiye yönelik itirazları haklı bulunmamıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalının iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazları incelendiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “78.630.00 TL” olarak belirlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : TÜRKELİ ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2014 NUMARASI : 2014/46-2014/71 Dava yoksulluk nafakasının kaldırılması ve çocukla kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi taleplerine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 16.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesi ve kadının davasının kabulü ve erkek yararına tazminata hükmedilmesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, çocuklar yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasının miktarı, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının kabulü ve çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi ile nafaka ve tazminatların miktarları noktasında toplanmaktadır. 2....
Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. İlk derece mahkemesince müşterek çocuk Pınar yönünden düzenlenen kişisel ilişkide her ayın 1. ve 3. Cumartesi günü ile dini bayramların 2. günü kurulan kişisel ilişkinin yatısız kurulması, yaz ve yarı yıl tatili için kişisel ilişkinin başlangıç - bitiş gün ve saatlerinin belirtilmemesi doğru bulunmamıştır....
boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle boşanma davalarının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri ile tarafların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 250 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada; tarafların 13.10.2010 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, protokol gereğince müşterek çocuklara verilen 750'şer TL iştirak nafakasının herbir çocuk için 150'şer TL indirilmesi talep ve dava edilmiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk ... için takdir edilen 750 TL iştirak nafakasının 300 TL'ye, diğer müşterek çocuk ... için takdir edilen 750 TL iştirak nafakasının 250 TL'ye indirilmesi cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar MK’nun 134/3.maddesi çerçevesinde “anlaşmalı olarak” boşanmışlardır. Aralarında yaptıkları protokol, hukuki niteliği itibariyle Medeni Kanun hükümlerinden kaynaklanmakta ise de; genel sözleşme hükümlerine tabidir....