WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki kişisel ilişkinin kurulması ve yoksulluk ile iştirak nafakalarının arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kişisel ilişki kurulması davasının reddine, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    Mahkemece; davacının yoksulluk nafakasının azaltılması ve kaldırılması davasının reddine, davacının iştirak nafakasının azaltılması davasının kısmen kabulü ile; daha önceden müşterek çocuk için takdir edilen 450,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 250,00 TL’ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....

      ergin olduğu gözetilerek velayet ve kişisel ilişki konusunda yeniden hüküm kurularak, velayeti anneye verilen Beren Övgü ile baba arasında kişisel ilişki kurulmamasına karar verilmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile baba T1 ile müşterek çocuklar Hazal Elif Kılıçarslan, Asel Melisa Kılıçarslan, Cesur Hamza Kılıçarslan arasında kurulan şahsi ilişkinin ortadan kaldırılmasına, çocuklar ile baba arasında yeniden şahsi münasebet tesisine ve iştirak nafakasının azaltılmasına ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kişisel ilişki süresini, iştirak nafakasının azaltılması talebinin reddini, vekalet ücretini istinaf etmiştir....

      Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Müşterek çocuğun yaşı dikkate alındığında babasını tanımayan çocuğun yaz aylarında 1 ay süre ile sömestr tatilinde 2 hafta olarak annesinden ayrı kalması çocuğun psikolojik gelişimi açısından çocuğun menfaatine uygun değildir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, kişisel ilişkinin süresi ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı ile 01.01.2013 doğumlu müşterek çocuk ... arasında, tarafların aynı şehirde oturmaları halinde her yıl 1 Temmuz-31 Temmuz, farklı şehirlerde oturmaları halinde 1 Ağustos-31 Ağustos tarihleri arasında kurulan kişisel ilişki, çocuğun yaşının çok küçük olması, uzun süre anneden ayrı kalamayacak yaşta olması dikkate alındığında, çocuğun üstün yararına uygun olmadığından doğru görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması - Şahsi İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, kişisel ilişki yönünden; davalı tarafından ise her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının temyiz itirazının incelenmesinde; Kişisel ilişkiden amaç analık ve babalık duygularının tatminini sağlamaktır....

          Somut olayda, yoksulluk nafakası yönünden 100 TL'ye indirilmesi talep edilmiş, kabul edilen kısım 300 TL, reddedilen kısım 200 TL olup, 300 TL'nin 1 yıllık toplam tutarı 300x12=3.600 TL olduğu, bu miktarın 5.880,00 TL'yi aşmadığı, reddedilen 200 TL'nin de 1 yıllık toplam tutarının 200x12= 2.400 TL olduğu ve yine 5.880 TL'yi aşmadığı görülmektedir. İştirak nafakalarının indirilmesi talebi yönünden indirilmesi istenilen iştirak nafakası miktarı (ayrı ayrı) 250 TL olup, 1 yıllık toplam tutarı her bir çocuk yönünden 250x12= 3.000 TL'dir.Bu durumda indirilmesi istenilen iştirak nafakası miktarı her bir çocuk açısından kesinlik sınırı olan 5.880 TL'nin altındadır.Az yukarıda açıklandığı üzere ilk derece mahkemesi kararı kabul edilen ve reddedilen miktarlar yönünden kesinlik sınırı olan 5.880 TL'nin altında olup, kesin niteliktedir. Bu sebeple, tarafların istinaf başvurularının miktar yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocukla Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava, velayetin değiştirilmesi veya müşterek çocukla kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine ilişkindir. Mahkemece, velayetin değiştirilmesine yönelik talebe ilişkin hüküm kurulduğu halde, terditli olarak açılan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine yönelik olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Tarafların, Bodrum 3....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, dava dilekçesinde, velayetin değiştirilmesi talebi yanında, müşterek çocuk ile arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi isteminde de bulunmuştur. Davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

              UYAP Entegrasyonu