Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl dava; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, iştirak nafakasının yükseltilmesi ve müşterek çocuğun yurtdışına çıkarılmasının engellenmesi, karşı dava; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası takdir edilmesi istemine ilişkin olup, hüküm taraflarca asıl ve karşı dava yönünden temyiz edilmiştir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 07.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Açıklanan nedenlerle kişisel ilişkinin mahiyeti, kişisel ilişkiden beklenen amaç, tarafların durumları ve kişisel ilişkinin infazı da gözetilerek davalının kişisel ilişkiye yönelik istinaf isteminin HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kişisel ilişkiye ilişkin hükmünün kaldırılmasına, müşterek çocukların baba sevgi ve şefkatini tatmasına, babanın da babalık duygularını tatminine elverişli, yeterli ve dosya kapsamına uygun kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Velayet kendisine verilmeyen babanın ortak çocukların bakım, korunması ve eğitimine ilişkin giderlere katılması gerektiğinden ortak çocuklar yararına iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki dava yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise nafakaların ve tazminatların miktarı ile kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadın tarafından kişisel ilişkinin süresi istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından, davalı-karşı davacı kadının kişisel ilişkinin süresine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına...

      Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince tek vekâlet ücretine hükmedilmiş olmasının hatalı olduğunu, kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğunu ileri sürerek kararın bu yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; erkeğin ceza yargılamasında verilen kararlar henüz kesinleşmemişken ortak çocuklar ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasının hatalı ve çocukların yüksek menfaatine aykırı olduğunu, kadının cinsel sapkınlık içeren davranışlarının olması nedeniyle kusurlu olduğunu bu nedenle aleyhine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kişisel ilişkinin kaldırılması ve aleyhine hükmedilen maddî-manevî tazminatlar yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası - Boşanma - Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından eksik inceleme, bağımsız tedbir nafakası miktarları, kusur belirlemesi, iştirak nafakası miktarı ile kişisel ilişkinin kaldırılması davasının reddine yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise bağımsız tedbir nafakası davasının kısmen kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçelerinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri Kırk Bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na...

          , ayrıca talep yokken (HMK m.26) talep dışına çıkılarak iştirak nafakası hakkında ÜFE oranında artırıma karar verilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı erkeğin çocuğa bağlanan iştirak nafakası miktarı ve artırım talebine yönelikyönelik istinaf talebinin yerinde olduğu, Ortak çocuk ile baba arasında babalık duygularını tatmin edecek ve bu hakkın rahatça kullanılmasına engel olmayacak şekilde daha uygun süreli kişisel ilişki düzenlemesi yapılması gerekirken her ayın 1. ve 3....

          İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı taraf, manevi tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarları ile kişisel ilişkiye yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

          ın ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası miktarı azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Velayeti anneye verilen ortak çocuk ile davalı-karşı davacı baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun dört yaşına kadar ve dört yaşı sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi gelecek yıllarda her zaman istenebilir. Velayeti davacı-karşı davalı anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında, uygun süreli ve yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki kurmak gerekir....

            CEVAP Davalı anne vekili dava dilekçesinde özetle; davacı babanın ortak çocuğu tanıma işleminden Eskişehir 3.Aile Mahkemesi 2019/1303 Esas sayılı dosyasında açmış olduğu iştirak nafakası davasına kadar ne zaman isterse gördüğünü, aleyhinde iştirak nafakası istemli dava açıldıktan sonra ortak çocuk ile iletişimini tamamen kestiğini, iştirak nafakası istemli dava açıldıktan sonra davacı tarafın müvekkilini vazgeçirmek için tehdit, taciz, hakaret ettiğini, bunlara ilişkin soruşturmalar yapıldığını, davacının bu dosyadan mahkumiyet kararı aldığını, müvekkilinin davacının eylemlerinden korkması nedeni ile çocuğunu güvenip teslim etmek istemediğini, ortak çocuğun dört yaşında olduğunu, anneye muhtaç olduğunu, bazı geceler altına kaçırdığını, sabah uyandığında annesini göremediğinde ağladığını, ortak çocuğun babada yatılı kalmasının ortak çocuk için hiçbir şekilde sağlıklı olmadığını, davanın ilk olarak reddini, Mahkeme aksi kanaatte ise kişisel ilişkinin sadece saatlik olarak ve yatılı olmayacak...

              B.İstinaf Sebepleri 1.... vekili, kişisel ilişkinin yetersiz olduğu, tedbir-yoksulluk nafakasının reddi, erkek lehine takdir edilen maddî-manevî tazminat takdiri ve kusur belirlemesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 2.Davalı-davacı vekili, kişisel ilişki kurulmasının hatalı olduğu, çocuklar için tedbir-iştirak nafakası takdir edilmemesi ve lehine takdir edilen tazminat miktarlarının az olduğu yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

                UYAP Entegrasyonu