İstinaf Sebepleri 1.Davacı-davalı vekili evlilik birliğinde ortak hayatın yeniden kurulamadığını, davalının ağır kusurlu olduğunu, maddî durumunun iyi olduluğunu, hükmedilen nafaka ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının yüksek olduğunu beyanla, asıl davada kusur tespiti, tedbir ve iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar ve miktarları yönünden, birleştirlen davada tedbir nafakası ve miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı-davacı vekili, başka bir kadına yaşayan ve evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmeyen davacı-davalı erkeğin tam kusurlu olduğunu, hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası, tedbir yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının çok düşük olduğunu, asıl dava yönünden yargılama masrafı ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla, asıl davada tedbir ve iştirak nafakası, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf başvurusunda...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile daha önceden davalı yararına hükmedilen aylık 400 TL yoksulluk nafakasının, dava tarihinden itibaren aylık 100 TL'ye, müşterek çocuklar M. F. , O. K. ile B. H. yararına hükmedilen aylık 250 şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren her bir çocuk için aylık 100 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması talebine ilişkindir. TMK.nun 175.maddesi gereğince; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında nafaka isteyebilir. Yoksulluk nafakası boşanma davası içerisinde istenebileceği gibi, o dava devam ederken ya da sonuçlandıktan sonra ayrı bir dava ile de istenilebilir....
Davacı kadın yararına Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası koşulları oluşmuştur. Hâl böyleyken, yoksulluk nafakası isteminin reddine hükmetmek davacı kadın aleyhine yoksulluk nafakası yönünden kesin hüküm oluşturacaktır. Bir an için ileride koşulların değişmesi durumunda, davacı kadının tekrar yoksulluk nafakası isteyebileceği düşünülse dahi bu kez de zamanaşımı (TMK m. 178) sorunu gündeme gelecek ve sonuçta davacı kadının hakkı ağır şekilde zarar görmüş olacaktır. Bu durumda, davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi hukuka uygundur. Diğer yandan, yoksulluk nafakasının ödenmesine davalının cezaevinden tahliye edileceği tarihten itibaren hükmedilmesi, somut olayın özelliği ve hakkaniyet kurallarına (TMK m. 4) göre isabetli olmuştur....
Velayeti davacı annesine verilen müşterek çocuk için iştirak nafakası takdiri doğru olmakla birlikte tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun ihtiyaçları, paranın satın alma gücü ve hakkaniyet ilkesi gözetildiğinde takdir edilen iştirak nafakası miktarı fazla olup uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Tüm bu açıklamalar karşısında davalının kusur belirlemesine, davacı yararına hükmolunan iştirak ve yoksuluk nafakası ile manevi tazminata ilişkin tüm istinaf taleplerinin kabulüne, kusurun düzeltilmesine, kararın 4 nolu bendindeki "aylık 1.000 TL iştirak nafakası olarak devamına" , 5 nolu bendindeki " aylık 500 TL yoksulluk nafakası olarak devamına" cümlelerinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, 7 nolu bendinin kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki karar tesis edilmiştir....
Dava, yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılmasına ilişkin olup, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı ve buna bağlı olarak davacı sayısınca dava mevcuttur. Bu durumda, mahkemece reddedilen yoksulluk nafakası nedeniyle davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu yönde hüküm tesis edilmemiş olması doğru görülmemiştir.Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 5. bendi çıkartılarak yerine “AAÜT. gereğince kabul edilen iştirak nafakası nedeniyle 1.100 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, red edilen yoksulluk nafakası nedeniyle 1.100 TL vekalet ücretinin davacı ...’den alınarak davalıya verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2.75.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 16.01.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; " davacının müşterek çocuk lehine iştirak nafakası talebinin kısmen kabulü ile mahkememiz 29/01/2019 tarihli ara kararı ile bağlanan tedbir nafakasının karar tarihi itibari ile 200,00 Tl artırılarak kararın kesinleşmesine kadar 500,00 TL olarak devamına, karar kesinleştikten sonra her ay aylık 500,00 tl iştirak nafakasının davalıdan alınarak velayeten davacıya verilmesine, davacının kendisi için yoksulluk nafakası talebinin reddine, iştirak nafakası davası bakımından alınması gereken harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı vekili, iştirak nafakası takdiri ve miktarı, yoksulluk nafakası talebinin reddedilmesine rağmen müvekkili lehine vekalet ücreti verilmemesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk 2008 doğumlu Hümeyre Nur için dava tarihinden itibaren aylık 500,00 TL iştirak nafakası takdiri ile, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminata ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takdir edilen iştirak nafakası yetersiz olduğu gibi yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılması talebiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK 355.maddeye göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır. Dava, TMK'nın 178 maddesi uyarınca boşanmadan sonra açılan tazminat ve nafaka talebine ilişkindir....
Davacının boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakası alması, davalı babasından yardım nafakası almasına engel teşkil etmez. Davacı, boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakasını tahsil edemediğini belirterek bu davayı açmış, delil olarak da Malatya 8....
2-Yoksulluk nafakası isteğinin kabul edilebilmesi için nafaka talep edenin boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinin belirlenmesi gerekir ( TMK m. 175)....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, tedbir-yoksulluk-iştirak nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarını, birleşen davanın tamamen kabul edilmemesini istinaf etmiştir. Davalı erkek yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl ve birleşen davanın kabulünü, velayet, tedbir- yoksulluk- iştirak nafakası ve maddi-manevi tazminat verilmesini istinaf etmiştir....