ise; velayeti anneye verilen ortak çocuk Elvan yararına aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı-davalı kadın yararına aylık 150,00 TL yoksulluk nafakası ile kadın yararına 8.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmiştir....
Mahkemece kadının birleşen bağımsız tedbir nafakası davası (TMK m.197) kabul edilerek kadın yararına 750 TL, çocuklar yararına 500’er TL tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Gerekçeli kararın hüküm fıkrasında tedbir nafakalarının yoksulluk ve iştirak olarak nitelendirilmesi maddi hataya dayalı olup, sonuç doğurmaz. Mahkemece, Dairemizin 19.12.2016 gün, 2016/13574 esas.-2016/15771 karar sayılı bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda tarafların boşanmalarına karar verilmiş, ancak kadının talep ettiği iştirak ve yoksulluk nafakaları yönünden bir hüküm kurulmamıştır. Bu nedenle erkeğin kabul edilen boşanma davasında kadının talep ettiği yoksulluk nafakası ile velayeti anneye verilen ortak çocuklar için iştirak nafakaları yönünden olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmaması da doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Kararın, davalı-davacı kadın vekili tarafından maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası ile tedbir ve iştirak nafakası miktarları yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı-davacı kadın vekili tarafından maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası ile tedbir ve iştirak nafakası miktarları yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
KARŞI OY YAZISI Davalı koca, ortak çocuklar için hükmedilen aylık 3000 TL. iştirak nafakası dışında, davacı kadına aylık 2000 TL. yoksulluk nafakası ile 200.000 TL. maddi tazminat ödemekle de yükümlüdür. Davalı babanın kişisel ilişki günlerinde yapacağı giderler ile çocukların normal eğitimi dışında ek eğitim, gezi ve sosyal gereksinmeleri için ayrıca yapmak isteyebileceği giderler de gözönüne alındığında; bağlanan iştirak nafakası babayı, çocukları karşısıda çaresiz bırakabilecektir. Babanın ödemekle yükümlü olduğu iştirak nafakası dışında da çocuklarına ek harcamalar yapmak isteyebileceği gözden kaçırılmamalıdır. Hükmün diğer bölümlerinin onanmasına katılmakla birlikte; iştirak nafakası fazladır ve bu nedenle, hükmün iştirak nafakası bakımından bozulması gerektiğini düşünüyoruz....
Dilekçeler aşaması bittikten sonra davacı 30.01.2018 tarihli dilekçe ile tazminatların miktarını belirterek velayet, tedbir iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur. TMK m.169 kapsamındaki tedbir nafakası ve iştirak nafakası her zaman talep edilebiliniyor ise de, yoksulluk nafakasını dilekçeler aşamasında serbestçe, diğer yargılama saflarında ise ancak karşı tarafın muvafakat ile istenebilecektir.(6100 sayılı HMK nın 7251 sayılı kanunu 15 maddesi ile değişik 141/1 maddesi). Bu bakımdan davacının yoksulluk nafakasına ilişkin talebi süresinde değildir. Mahkemenin yoksulluk nafakası ile ilgili kararı usule uygundur. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında, davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat miktarı uygundur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakası ile alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, yoksulluk nafakası talebi ile alacak talebinin reddine, iştirak nafakası talebinin ise kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde ... atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren ... günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınmış olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 200 TL’ den 500 TL’ ye, iştirak nafakasının ise çocuklardan her biri için 150 TL den 250’şer TL ye artırılmasını talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı Kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, yoksulluk-iştirak nafaka miktarını, maddi-manevi tazminat verilmemesini istinaf etmiştir. Davalı Erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, velayeti, tedbir-iştirak-yoksulluk nafakası verilmesini istinaf etmiştir....
Mahkemece, kadın için aylık 1.000 TL yoksulluk nafakası, 03/05/2018 doğumlu olduğu anlaşılan ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk Emir Aras için aylık 700 TL iştirak nafakası takdir edilmiştir. Değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı itibariyle ihtiyaçları, nafakaların niteliği dikkate alındığında takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekir....
yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, bunlarla ile ilgili ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının 6 nolu hüküm fıkrasının " ... karar kesinleştiğinde aylık 500 TL nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına..." şeklindeki kısmı ile 9 nolu hüküm fıkrasının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-2 m.si gereğince bu konularda yeniden karar vermek gerektiğinden, takdiren davacı kadın yararına hükmün kesinleşmesinden itibaren aylık 750 TL yoksulluk nafakası ile boşanmanın eki niteliğinde 40.000 TL maddi, 35.000 TL manevi tazminata karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....