Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle çocuk için hükmedilen 250 TL nafakanın karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olduğunun ve davalı kadının süresinde yoksulluk nafakası talebinin bulunmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.01.2018 (Pzt.) .......
Davada boşanma kararı ile davacı lehine takdir edilen 100 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Ecenur için takdir edilen 100 TL iştirak nafakasının artan ihtiyaçlar nedeniyle yetersiz kaldığı ileri sürülerek, ayrı ayrı 500'er TL'ye çıkarılması istenmiştir. Mahkemece dava tarihinden itibaren evlendiği 12.02.2009 tarihine kadar davacı için yoksulluk nafakasının 400 TL'ye, müşterek çocuk için de aylık iştirak nafakasının 400 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının iştirak nafakası yönünden temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir....
Aile Mahkemesinin 2018/933 esas sayılı dosyası üzerinden yargılama devam olunmuş, 26.12.2018 tarihli celsede Dairemizin bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, aynı celse verilen kararda “Boşanma, velayet, iştirak nafakası ve maddi-manevi tazminat yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı-karşı davacının talep ettiği tedbir ve yoksulluk nafakalarının kısmen kabulü ile dava tarihinden 26/12/2018 tarihine kadar takdiren aylık 500,00 TL tedbir nafakasının, 26/12/2018 tarihinden itibaren 250,00 TL artırılarak 750,00 TL'ye çıkarılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren 750,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına” şeklinde hüküm kurulmuştur. Hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadın lehine hükmolunan nafaka miktarları yönünden temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; reddedilen tazminat ve yoksulluk nafakası talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına 10.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminata, aylık 200 TL tedbir ve aylık 250 TL yoksulluk nafakasına, velayeti anneye verilen ortak çocuk yararına aylık 200 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmiş, davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf talebinde bulunulması üzerine bölge adliye mahkemesi kadının dava dilekçesinde yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinden feragat ettiği gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin...
Bu nedenle davacı kadının, istinaf edilmeyerek kesinleşen bu yöne ilişkin temyiz başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-İlk derece mahkemesince, davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, bölge adliye mahkemesince erkeğin, kadına yoksulluk nafakası ödemekle yükümlü tutulamayacağı gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir....
beyanla; davanın kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile davalı lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası miktarları, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Eldeki dosyada müşterek çocuk için talep edilen iştirak nafakası kabul edilmiş, davacı için talep edilen yoksulluk nafakası ise reddedilmiştir. Buna göre; davacının reddedilen yoksulluk nafaka miktarı aylık 600,00- TL'dan yıllık 7.200,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla reddedilen yoksulluk nafakası miktarı yıllık sekizbin -TL'nı geçmemektedir. Hüküm, reddedilen yıllık yoksulluk nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir. (6100 sayılı HMK m.352) Açıklanan nedenlerle, reddedilen yoksulluk nafaka miktarı itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan davacının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
hatalı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılması, müvekkili lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesi, çocuklar için takdir edilen iştirak nafakası ile müvekkili lehine hükmedilen maddi- manevi tazminatın artırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, kadın için yoksulluk nafakası ve maddi manevi tazminat verilmesini, velayeti istinaf etmiştir. Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, tedbir - iştirak yoksulluk nafakası ve maddi - manevi tazminat miktarını istinaf etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, karşı davanın kabulünü, tedbir-yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat verilmemesini, tedbir-iştirak nafaka miktarını istinaf etmiştir. Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, erkek lehine maddi-manevi tazminat ve tedbir-yoksulluk nafakası verilmemesini, çocuklar için tedbir-iştirak nafakası verilmesini istinaf etmiştir....