Mahkemece davanın kısmen kabulüne, iştirak nafakasının 500 TL'sına, yoksulluk nafakasının 300 TL'sına yükseltilmesine, her yıl ÜFE oranında artış yapılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Davalının yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; 2-TMK'nın 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu yasal hüküm gereğince iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2001/409 Esas, 2001/545 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını ve bu karar ile davacı için aylık 30 TL yoksulluk, müşterek çocuklar Burcu ve Nurcan için ise aylık 10'ar TL iştirak nafakası takdir edildiğini, aradan geçen zaman içerisinde artan ihtiyaçlar ve günün ekonomik koşulları gözönüne alındığında, boşanma davasında hükmedilen iş bu nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 750 TL'ye, müşterek çocuk Nurcan için hükmedilen iştirak nafakasının ise aylık 500 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için hükmedilen 30 TL yoksulluk nafakasının aylık 200 TL'ye, müşterek çocuk Nurcan için hükmedilen 10 TL iştirak nafakasının ise aylık 150 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/04/2014 NUMARASI : 2013/694-2014/231 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; 2010 yılında davacı lehine hükmolunan 250 TL yoksulluk nafakasının değişen koşullar ve artan ihtiyaçlar nedeniyle 500 TL'ye; 200 TL iştirak nafakasının 400 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile; davanın reddini, olmadığı takdirde enflasyon oranında artışa hükmolunmasını talep etmiştir ....
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk ve iştirak nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın en azından TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekir....
Aile Mahkemesinin 2017/897 esas 2018/443 karar sayılı kararı ile davalı ve müşterek çocuk için daha önce ödediği aylık 200,00'er TL nafakanın aylık 400,00'er TL'ye çıkarıldığını, davalıya ölen babasından maaş kaldığını, ayrıca başka biriyle gayrimeşru yaşadığını, kendisi tansiyon ve diyabet hastası olduğu için 4 aydır çalışamadığını belirterek, davalının aldığı nafakanın iptaline, müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın ise aylık 200,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı duruşmada davacının kendisine iftira attığını, herhangi bir kişiyle yaşamadığını, kirada oturduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kısmen kabulü ile davalı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın indirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir....
Taraflarca ileri sürülen vakıalar ve toplanılan deliller çerçevesinde mahkemece yapılan tahkikat sonucunda; tarafların anlaşmalı olarak boşanmış oldukları, müşterek çocukların velayetlerinin anneye verildiği, mahkemece davaya konu nafakanın tarafların anlaşmaları doğrultusunda belirlendiği, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra aradan geçen zamanda davacının ekonomik durumunda olumsuz anlamda olağanüstü bir değişim olduğunu ispatlar mahiyette bir delilin bulunmadığı, davacının yeni bir evlilik yapmasının iştirak nafakasının azaltılmasına sebep teşkil etmeyeceği, davacının kredi borçlanmasının iradi olduğu ve kendi tasarrufunda bir işlem olduğu, dosyada mevcut taraflar hakkında düzenlenmiş olan sosyal ve ekonomik durum araştırma raporları dikkate alınarak yapılan değerlendirmede davacının müşterek çocuklar lehine ödemekle yükümlü olduğu nafakanın davacının ekonomik gücü ile uyumlu olarak makul seviyede olduğu anlaşılmakla nafakanın azaltılması ve artış miktarının her yıl sabit olacak şekilde...
Taraflarca ileri sürülen vakıalar ve toplanılan deliller çerçevesinde mahkemece yapılan tahkikat sonucunda; tarafların anlaşmalı olarak boşanmış oldukları, müşterek çocukların velayetlerinin anneye verildiği, mahkemece davaya konu nafakanın tarafların anlaşmaları doğrultusunda belirlendiği, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra aradan geçen zamanda davacının ekonomik durumunda olumsuz anlamda olağanüstü bir değişim olduğunu ispatlar mahiyette bir delilin bulunmadığı, davacının yeni bir evlilik yapmasının iştirak nafakasının azaltılmasına sebep teşkil etmeyeceği, davacının kredi borçlanmasının iradi olduğu ve kendi tasarrufunda bir işlem olduğu, dosyada mevcut taraflar hakkında düzenlenmiş olan sosyal ve ekonomik durum araştırma raporları dikkate alınarak yapılan değerlendirmede davacının müşterek çocuklar lehine ödemekle yükümlü olduğu nafakanın davacının ekonomik gücü ile uyumlu olarak makul seviyede olduğu anlaşılmakla nafakanın azaltılması ve artış miktarının her yıl sabit olacak şekilde...
Anılan yasal düzenlemelere göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların, 05/04/2010 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları; 02/04/2010 tarihli sulh protokolünde yoksulluk nafakasının 3.000.00.TL, iştirak nafakasının 1.500.00.TL olarak belirlendiği; eldeki davanın 20/12/2012 tarihinde açıldığı, davacının ev hanımı olduğu, 1.200.00.TL kira ödediği; davalının ise, şirket ortaklıkları olduğu, adına kayıtlı çok sayıda taşınmaz olduğu, yarış atları yetiştirdiği anlaşılmaktadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2023 NUMARASI : 2022/99 ESAS-2023/143 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Azaltılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Antalya 3. Aile Mahkemesinin 2015/891 Esas ve 2015/999 Karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davalı için 400,00- TL yoksulluk ve müşterek çocuk için 300,00- TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, Antalya 11....
Mahkemece; davalının mevcut gelir durumu günün ekonomik koşulları dikkate alındığında davacı için daha önce hükmedilen nafakanın yeterli olduğu gerekçe gösterilerek yoksulluk nafakasının 200 TL olarak devamına, müşterek çocuklar için 150 TL iştirak nafakasının 175'er TL'ye çıkartılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı taraf temyiz etmektedir. TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK.'nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....