"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesi ile; ... 2.Aile Mahkemesi'nin 2010/280 Esas 2011/992 Karar sayılı 19.11.2013 tarihinde kesinleşen ilamı ile davalıdan boşandığını, boşanma ilamıyla kendisi için 240 TL yoksulluk, müşterek çoçuk için 230 TL iştirak nafakası takdir edildiğini, bu nafakayla geçinemediğini bildirerek aradan geçen zaman, değişen ve gelişen sosyo ekonomik koşullar nazara alınarak kendisi için takdir edilen 240 TL nafakanın 500 TL'ye, müşterek çocuk için takdir edilen 230 TL nafakanın 500 TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
için hükmedilen aylık 100 TL olan iştirak nafakasının aylık 250 TL arttırımı ile aylık 350 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk ... için hükmedilen aylık 100 TL olan iştirak nafakasının aylık 200 TL arttırımı ile aylık 300 TL'ye çıkartılmasına ve nafakaların yıllık TEFE, TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davaya cevap vermemiştir....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacının annesi ile birlikte ikamet ettiğini, çalışıp para kazanmak yerine aldığı nafakalarla geçinmeye çalıştığını, davacı ile 23 ay evli kaldıklarını buna karşılık 5 yıldır nafaka ödediğini, maddi durumunun kötü olduğunu, çocuğa her ay peşin ödenen nafakanın çocuk için harcanıp harcanmadığını bilinmediğini ve çocuğun büyümekte olduğu bakım masrafının sürekli değiştiği için bakım masraflarının faturalandırılarak fatura karşılığı ödenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 200 TL yoksulluk nafakasının 275 TL'ye, 100 TL iştirak nafakasının, 250 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava iştirak ve yoksulluk nafakası arttırımı istemine ilişkindir....
Mahkemece; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile davacı yararına yüksek yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca, mahkemece oluşturulan hükümde; iştirak nafakasının hangi tarihten itibaren artırılmaya başlanacağı belirtilmemiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.- 15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, iştirak nafakasının artırılmasına dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; bu tarihin belirsiz bırakılması da usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/06/2015 NUMARASI : 2015/502-2015/1103 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müşterek çocuk M...' ın velayetinin müvekkiline bırakıldığını, 30.07.2008 dava, 27.04.2010 karar tarihli nafakanın artırımı davası ile iştirak ve yoksulluk nafakasının ayrı ayrı 150'şer TL olarak belirlendiğini, aradan geçen sürede nafakanın, ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını belirterek ayrı ayrı 400'er TL'ye artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; müşterek diğer çocukları F... Z... ve Y...'...
Aile Mahkemesinin 24/04/2019 tarihli ilamı ile müşterek çocuklar Adnan Aybars ile Miraç Efe'nin velayetinin değiştirilerek müvekkiline verildiğini ve çocuklar için aylık 480'er TL iştirak nafakası takdir edildiğini, aradan geçen süreçte çocukların artan ihtiyaçları nedeniyle bağlanan iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını, bu nedenle müşterek çocuk Miraç Efe için takdir edilen aylık 480 TL iştirak nafakasının aylık 1.500 TL'ye çıkarılmasına ve nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 18/06/2006 doğumlu müşterek çocuk Miraç Efe için takdir edilen iştirak nafakasının aylık 1.200 TL'ye çıkarılmasına, kararın kesinleşmesinden 1 yıl sonra başlamak üzere her yıl TUİK tarafından belirlenen ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir....
Mahkemece; davacı için yoksulluk nafakasının 375 TL'ye, müşterek çocuklar Siraç ve Esra için iştirak nafakalarının 200'er TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Aile Mahkemesinin 2009/800 Esas ve 2009/752 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, kabul edilmediği takdirde azaltılması istemine ilişkindir. Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder (TMK md. 328). Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir (TMK md.176/4). Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin gerektirmesi gerekmektedir. Yapılan inceleme ve toplanan delillerden; İzmir 12....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesi ile; tarafların 08.05.2015 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, boşanma kararı ile kendisi için 100 TL, çocuğu ...için 150 TL nafaka takdir edildiğini, ancak kendisinin çalışmadığını ve günün şartlarına göre kendisinin ve çocuğunun bu nafakayla geçinemediğini bildirerek kendisi için takdir edilen 100 TL nafakanın 300 TL'ye, çocuk ... için takdir edilen 150 TL nafakanın 400 TL'ye arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu durumda kesinleşen mahkeme kararı ile yoksululk nafakası kaldırılmış olduğundan mahkemece yoksululk nafakası talebi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde nafakanın artırılmasına karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle iştirak nafakasına yönelik hükmün ONANMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakasına yönelik hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....