Somut olayda, boşanma davasında tayin edilen iştirak nafakasının artırılması talep edilmiş ise de; boşanma kararında iştirak nafakasına hükmedilmemiş olmasına göre, davadaki istem; artırım davası olmayıp, boşanma davası sonrasında iştirak nafakası istemi niteliğindedir(TMK m 327,328). Mahkemece, bu husus gözetilmeden iştirak nafakasının artırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş ise de; hükmün davacı tarafça temyiz edilmiş olması ve ilk defa takdir edilen iştirak nafakasının müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları ile davalının gelir durumu gözetildiğinde şimdilik yeterli olması nedeniyle, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan “…Kadıköy 1. Aile Mahkemesinin 2003/550 Esas, 2004/864 karar sayılı ilamıyla bağlanan aylık 50 TL....
B.Kuru 23.baskı; İst 2012/sh. 646) Bu yanılgıların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK nun 370/2 maddesi anlamında "Hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından hükmün 2. fıkrasında yeralan ; "...takdir edilen 150,00 TL iştirak nafakasının 250,00 TL artırılarak 400,00 TL iştirak nafakasının..." ifadelerinin çıkarılarak yerine; "...takdir edilen 150,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 250,00 TL artırılarak 400,00 TL iştirak nafakasının..." ifadelerinin yazılması ve hükme 5. fıkra olarak; "1.500.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine" ifadesinin eklenmesi sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Davacı dava dilekçesiyle, velayetin değiştirilmesi istemiyle birlikte her bir çocuk için aylık 300,00 TL olmak üzere toplam 600,00 TL iştirak nafakası talebinde bulunmuş, müşterek çocuklar için boşanma kararı sonrası her bir çocuk için ödenen 100'er TL iştirak nafakasının kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece, davacının velayetin değiştirilmesi istemi kabul edilmiş, iştirak nafakası istemi lehine yoksulluk nafakasına hükmedilen kadından iştirak nafası talep edilemeyeceğinde reddedilmiş, davacının iştirak nafakasının kaldırılması istemi çocukların rehabilitasyon merkezinden kaldığı 19.07.2018 tarihinden itibaren kaldırılmıştır. Reddedilen iştirak nafakası yönünden mahkemece hükmün 9....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Davacı dava dilekçesiyle, velayetin değiştirilmesi istemiyle birlikte her bir çocuk için aylık 300,00 TL olmak üzere toplam 600,00 TL iştirak nafakası talebinde bulunmuş, müşterek çocuklar için boşanma kararı sonrası her bir çocuk için ödenen 100'er TL iştirak nafakasının kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece, davacının velayetin değiştirilmesi istemi kabul edilmiş, iştirak nafakası istemi lehine yoksulluk nafakasına hükmedilen kadından iştirak nafası talep edilemeyeceğinde reddedilmiş, davacının iştirak nafakasının kaldırılması istemi çocukların rehabilitasyon merkezinden kaldığı 19.07.2018 tarihinden itibaren kaldırılmıştır. Reddedilen iştirak nafakası yönünden mahkemece hükmün 9....
Bu haliyle davalı karşı davacı kadının asıl davada velayetin değiştirilmesine yönelik istinaf talebinin reddine, karşı davada iştirak nafakasının artırımı talebi yönünden istinaf talebinin reddine, asıl davada iştirak nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 3.bendinin kaldırılmasına, davacı karşı davalı erkeğin iştirak nafakasının kaldırılması talebinin kısmen kabulü ile iştirak nafakasının 26.01.2021 tarihinden itibaren kaldırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
nin sahte belge düzenleme fiiline iştirak ettiğinden bahisle 2016 yılı kurumlar vergisi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istenilmektedir....
Ceza hukukunda ceza sorumluluğunun esaslarını düzenleyen genel hukuk hükümlerinin düzenlendiği Türk Ceza Kanunu'nun suça iştirak halini düzenleyen bölümünde ise; suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her birinin fail olarak sorumlu olacağı; suça iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fiilin varlığının yeterli olduğu; suçun işlenişine iştirak eden her bir kişinin, diğerinin cezalandırılmasını önleyen kişisel nedenler göz önünde bulundurulmaksızın kendi kusurlu fiiline göre cezalandırılacağı hususu düzenlenmiş olup, iştirak fiilinde esas olanın fiil olduğu dikkate alındığında, davacı tarafından sahte belge düzenleme fiiline iştirak edilip edilmediğinin asıl borçlu şirket veya mükelleften bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Olayda; her ne kadar, Bölge İdare Mahkemesi tarafından; Vergi Mahkemesince verilen davanın kısmen reddi kararına karşı yapılan istinaf başvurusu; … Petrol Otomotiv Tarım ve Hayvancılık İnş....
Ceza hukukunda ceza sorumluluğunun esaslarını düzenleyen genel hukuk hükümlerinin düzenlendiği Türk Ceza Kanunu'nun suça iştirak halini düzenleyen bölümünde ise; suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her birinin fail olarak sorumlu olacağı; suça iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fiilin varlığının yeterli olduğu; suçun işlenişine iştirak eden her bir kişinin, diğerinin cezalandırılmasını önleyen kişisel nedenler göz önünde bulundurulmaksızın kendi kusurlu fiiline göre cezalandırılacağı hususu düzenlenmiş olup, iştirak fiilinde esas olanın fiil olduğu dikkate alındığında, davacı tarafından sahte belge düzenleme fiiline iştirak edilip edilmediğinin asıl borçlu şirket veya mükelleften bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının dördüncü bendinde yer alan "ve iştirak nafakası olarak devamına" sözcüklerinin hükümden çıkarılmasına, yerine "ve müşterek çocuk Tuğçe için 300 TL iştirak, müşterek çocuk İnci için ise 250 TL iştirak nafakası olarak devamına" sözcüklerinin ve rakamlarının eklenmesine, hükmün bu bölümünün düzeltilmiş şekliyle, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.10.06.2013 (Pzt.)...
Yapılan yargılama sonucunda mahkemece, çocuk için takdir edilen aylık 300 TL iştirak nafakasının aylık 500 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş ise de değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı itibariyle artan ihtiyaçları, nafakanın niteliği dikkate alındığında takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekir....