WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, birden fazla parsel üzerinde kurulu bulunan ve 5711 sayılı Yasayla değişik Kat Mülkiyeti Yasası hükümleri uyarınca toplu yapı yönetimine geçilmemiş bulunan sitede, site kat malikleri kurulu kararlarının iptali ile yönetici atanması istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 28.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Alınan 30.04.2012 tarihli ilk bilirkişi raporunda şirketin borca batık olduğu, sunulan iyileştirme projesinin gerçekçi, ciddi, inandırıcı, objektif ve uygulanabilir olduğu ve iyileştirme projesinde; beklenen net gelirin 1 yıl içinde elde edilebileceği belirtildiği halde itiraz üzerine alınan ek raporda iyileştirme projesinin gerçekçi, ciddi, inandırıcı objektif ve uygulanabilir olmadığı ve iyileştirme projesinde belirtilen net gelirin elde edilemeyeceği belirtilmiş ve mahkemece bu rapora göre karar verilmiştir. Oysa davacı şirket bilirkişi incelemesinin yapıldığı tarih itibarıyla üretim sezonu olmadığını savunmuş ancak bu savunma üzerinde yeterince durulmadığı anlaşılmıştır....

      Mahkemece; borçlu olduğundan bahisle davalı hakkında icra takibi başlatıldığı, sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği için genel hükümler uyarınca mahkemenin yetkili ve görevli olduğu, davalıya ait taşınmazın keşfen incelendiği ve 13/10/2015 havale tarihli bilirkişi raporu ile oturulamaz halde olduğunun tespit edildiği, hesap bilirkişisinden ayrıntılı, objektif, denetlenebilir ve somut olayın akışına uygun nitelik ve nicelikte rapor alındığı, buna göre davacının 16.021,70 TL alacak hakkına sahip olduğu, faiz talebi yönünden ise davalının daha önce temerrüde düşürüldüğünün ispatlanamadığı, en erken temerrüt tarihinin takip tarihi olacağı, işlemiş faiz talebinin usul ve yasaya uygun olmadığı, dolayısı ile bu alacak kaleminin takip talebinden çıkarılması gerektiği gerekçesiyle; ...-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; ......

        Davalı; davacının apartmana ait aidat vs. ortak giderlerini hiç ödemediğini, site yönetiminin ... 3.İcra Müdürlüğünün 2013/12530 Esas ve ... 5. İcra Müdürlüğünün 2013/15104 Esas sayılı dosyaları ile aleyhine icra takibi başlatıldığını, 18.04.2014 tarihinde icra dosyası borcunu 5.810.21 TL olarak ödediğini, yine o güne kadar kiracı tarafından ödenmeyen ve henüz icra takibine konu olmayan geçmiş dönem aidat borcunu toplam 1.350 TL olarak site yönetimine ödediğini, ödenen bedellerin davacı kiracıdan rücuen tahsili için dava konusu takibin yapıldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davacı tarafından yapılmış aylık aidat ödemelerinde demirbaş ödemesine rastlanılmadığı, davacının yapmış olduğu ödemelerin işletme giderleri olduğu yönündeki bilirkişi raporuna istinaden davanın reddine, koşulları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

          Bu nedenle iflâs erteleme talebinin, iflâs erteleme talebinde bulunan şirketin muamele merkezinin bulunduğu yerdeki bir gazetede ilân edilmemesi usul ve yasaya aykırıdır. 2- 1.000.000. TL’lik şirket sermayesinin 985.000. TL’sinin ödenmemiş olduğu bilirkişi ve kayyım raporlarından anlaşılmakta olup, bu durumda iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Mahkemece bu yön gözetilmeden karar verilmesi isabetsizdir. 3-Yukarıda açıklandığı üzere, borca batıklığın tespiti ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının değerlendirilmesi özel ve teknik bilgiyi gerektirmekte olup, kök rapordan sonra alınan kayyım raporları esas alınarak iflâs erteleme kararı verilmesi doğru değildir. 4-Bilirkişi olarak dosyada görev alan kişilerin daha sonra şirkete kayyım olarak atanması usul ve yasaya aykırıdır....

            Orman İşletme Şefliğinin 21.10.2016 tarihinde tuttuğu suç tutanağı gereği orman sınırlarına taşma içerek ocaklar olduğunu, davacının bu suç tutanağına ilişkin ilgili kuruma ifade, beyan ve imza vermekten kaçındığını, bu taşma durumunun Orman İşletme Şefliğinin suç tutanağı tutmasından önce Büyükçekmece 9. Noterliğinin 06.09.2016 tarih ve ... sayılı ihtarnamesi ile davacı tarafa bildirildiğini ve bu taşmanın giderilmesinin istendiğini, davacının davasına ilk dayanak yaptığı Antalya 11. Noterliğinin ... yevmiye nolu ve 17.06.2016 tarihli ihtarnamesine davalı müvekkili tarafından Büyükçekmece 9. Noterliğinin 27.06.2016 tarih ve ... yevmiye sayılı ihtarnamesi ile cevap verildiğini ve mermer ruhsatlarının sözleşmeye konu limited şirket üzerine devri yapıldıktan ve mermer ocaklarının gizli ayıpları ortadan kaldırıldıktan sonra işlemlerin yapılacağının bildirildiğini, davacı tarafın bu ihtarnameyi yok saydığını, daha sonra Antalya 15....

              a 75.733 TL borçlu bulunmadığı, şirkete kayyım tayinine gerek olmadığı, davalı şirketi 10 yıl süreyle münferit imza ile temsil ve ilzama yetkili şirket müdürü ... tarafından şirketin belgeye dayalı olmayan kayıtlarla borçlandırılıp tasfiyeye sokulduğu, müdürlük görevinin basiretli bir şekilde yerine getirilmediği, şirket demirbaşlarının bir kısmının satıldığı, sermaye ve ortaklara borç işlemlerinin belgelere dayanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı şirketin 2012 yılı olağan genel kuruluna ilişkin 20.08.2013 tarihli genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun ve davalı şirketin davalılar ... ve ...'a borçlu bulunmadıklarının tespitine, davalı ...'ın şirket müdürlük görevinden azline, sair taleplerin reddine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, 2004 ve 2009 yılları arası kat malikleri kurul kararlarının ve 2009-2010 işletme projesinin iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili esas ve birleşen dava dilekçelerinde 28.06.2009, 25.07.2010 tarihli ve 2004, 2005, 2006, 2007, 2008 yıllarında yapılan kat malikleri kurulu kararlarının iptalini, 28.06.2009 tarihinde seçilen site yönetim kurulunun hazırladığı işletme projesinin iptalini, hesapların denetlenmesini ve yeni yönetici atanmasını istemiş, mahkemece dava ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir....

                  Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacı tarafça davalı kooperatifin 03.10.2015 tarihli olağan genel kurul gündeminin 9. 12. ve 14. maddelerinin iptalinin talep edildiği, kooperatifin 03.10.2015 tarihli genel kurul kararı ile sicilden terkin edildiği, aynı tarihli genel kurul kararı ile kooperatifin tüm aktif ve pasifleri ile birlikte site işletme kooperatifi ile birleştiği, ancak birden fazla parselde kurulu durumda bulunan kooperatife ilişkin toplu yapı yönetimine geçilinceye kadar Kooperatifler Kanunu ve ana sözleşmesinin uygulanacağı, alınan kararların yeterli çoğunlukla alındığı, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

                    Somut olayda, ana taşınmaz 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olup, davalının malik olduğu A blok 41, 42, 43 ve 44 nolu bağımsız bölümlerin bulunduğu davacı apartman yönetimi tarafından icra takibine konu yapılan aidatların kararlaştırıldığı kat malikleri kurulu site yönetimine ait karar defterinde, başlangıç ve bitiş tarihleri ile hangi döneme ve ne miktarda olduğunun karar altına alınmamış olduğu, site aidatlarına ilişkin işletme projesinin davalıya tebliğ edilmiş ve davalı tarafın icra takibi öncesinde hangi döneme ilişkin site aidat borçlarının olduğu hususunda bilgilendirilmemiş olduğu, yalnızca 15/01/2018 tarihli davalının borçlu olduğuna ilişkin ihtarnamenin dosya içerisinde olduğu ancak bu ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiğinin tespit edilemediği; davalıya 15/02/2018 tarihinde PTT kanalı ile gönderilmiş olan evrakın içeriğinin dosya kapsamından anlaşılamadığı görülmüştür. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 20. maddesi hükmüne göre kat malikleri ana gayrimenkulün ortak giderlerine...

                    UYAP Entegrasyonu