Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şubesi 29.04.2021 keşide tarihli .......... seri numaralı 750.000,00 TL bedelli çekten dolayı İİK 72. maddesi gereğince borçlu olmadığının tespiti ve çekin iptali talebine ilişkindir. Menfi tespit davalarında kural olarak ispat külfeti, alacaklı olduğunu iddia eden davalı taraftadır. Davalı taraf takipte kambiyo senedine dayandığında, kambiyo senetlerinin hukuki niteliği itibariyle temelindeki hukuki ilişkiden ayrık olarak mücerret borç ikrarını içerdiğinden, alacaklı taraf iddiasını senetle kanıtlamış olduğundan, borçlu olmadığını kanıtlamak DAVACI TARAFA GEÇER. Somut olayda davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında avans olarak verilen dava konusu çeki de kapsayan bir kısım çekler karşılığında mal ve hizmet sağlanmadığından bahisle dava konusu çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ileri sürülmüştür. Dolayısıyla, dava konusu çek kambiyo senedi olduğundan, senedin bedelsiz kaldığını ispat külfeti davacı taraftadır....

    İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı takip dosyasına konu çek sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup uyuşmazlığın çekin lehtarı ... ve onun tarafından çekin ciro edildiği ciranta ...'nun çekin keşidecisi ... ve çekin hamili ...'ye çek sebebiyle borçlu olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşıldı. Bakırköy ... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı takip dosyası ve davaya konu çekin yapılan incelemesinde; .../.... şubesine ait, .... seri numaralı çekin keşide tarihinin 31/12/2018 olarak yazıldığı, bu tarihin üzerinin çizilerek 28/09/2019 tarihi yazıldığı ve paraflandığı, çek bedelinin 40.000,00 TL olduğu, ... (... Tekstil) tarafından ... lehine düzenlendiği, ... tarafından imzalanarak ciro edilen çekte ikinci cirantasının ... olduğunun görüldüğü, ...'nun imzası bulunduğu şekilde ondan sonra gelen cirantanın ... (... Tekstil) olduğu, onun tarafından da çekin ...'ye ciro edildiği, ondan sonra gelen cirantanın ise ......

      Mahkemece, davanın kabulü ile davacının 07.03.2012 tarihli bireysel kredi sözleşmesi nedeniyle davalı bankaya borçlu olmadığının ve sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tarafından kullanılan kredinin, davacının sağır ve dilsiz olması, okur ve yazar olmaması, kredi sözleşmesinin imzalanması aşamasında tercüman ve tanık bulundurulmaması ve sözleşmeye atılan imzanın bir başkası tarafından kolundan tutturulmak suretiyle karalanarak attırılması nedeniyle geçersiz olduğu ileri sürülerek, kredi sözleşmesinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir....

        ne borçlu olmadığının ve vergi mükellefi olmadığının tespiti ile sicil kaydının ve borçlu sıfatının silinmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davacının davalı ... Müdürlüğünde mükellef olmadığı imza incelemesi ile sabit olduğundan davanın kabulü ile davacının ... Vergi Dairesi Müdürlüğünde vergi mükellefi olmadığının tespitine, sicil kaydının ve borçlu sıfatının silinmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Kural olarak adli yargı yerinde idareyi belirli yönde işlem yapmaya zorlayıcı karar verilemez. Davacı, davalı idarenin tahakkuk ettirdiği vergi borcundan sorumlu olmadığının belirlenmesine, vergi mükellefi olmadığının tespiti ile sicil kaydının ve borçlu sıfatının silinmesine dair, idareyi belli doğrultuda işlem yapmaya zorlayıcı yönde bir karar verilmesini istediğine göre, bu haliyle davacının isteği idari bir işleme dayanmaktadır....

          Mahkemece, davanın kabulüne; davalı kurum tarafından uygulanan 31.03.2013 tarihli (7930,7931,7933 no'lu faturalar) reçete ve cezai şart bedeli 57.109,09 TL nedeniyle davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespiti ile, işlemin iptaline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, her ne kadar dava dilekçesi ile davaya konu dört adet fatura bedelleri üzerindeki muarazanın giderilmesi ve 30.05.2013 tarihli kurum işlemi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile işlemin iptaline karar verilmesini istemiş ise de, cevaba cevap dilekçesinde haksız işlem nedeniyle tahakkuk ettirilen ve halihazırda alacaklarından mahsup edilmiş dava konusu miktar nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, dava konusu 57.109,09 TL nın faizi ile istirdadına karar verilmesini istemiştir....

            a ait olmadığı açıkça görülebileceğini, çeklerin arkasındaki banka yazısı incelendiğinde "Keşideci imzası tutmadığından işlem yapılamamış şeklinde olduğunu, ...'a müvekkil şirketin her hangi bir borcu bulunmadığını, icra takibine konu çeklerle ilişkin borçlu olmadıklarını bu sebeple İstanbul ... İcra Müdürülüğünün ... Esas sayılı takip dosyası ile borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalıya yapılan usulüne uygun davetiyeye rağmen davaya cevap vermediği anlaşıldı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davanın; İstanbul... İcra Dairesinin ... Esas sayılı takibe konulan çeke dayalı imza inkarından ibaret menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, icra dosyası, çek asılları, imza örnekleri, bilirkişi vs. delile dayanmıştır. Davaya dayanak İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyasında alacaklı...A.Ş.tarafından, Borçlular...Tic.Ltd.Şti, ......

              a ait olmadığı açıkça görülebileceğini, çeklerin arkasındaki banka yazısı incelendiğinde "Keşideci imzası tutmadığından işlem yapılamamış şeklinde olduğunu, ...'a müvekkil şirketin her hangi bir borcu bulunmadığını, icra takibine konu çeklerle ilişkin borçlu olmadıklarını bu sebeple İstanbul ... İcra Müdürülüğünün ... Esas sayılı takip dosyası ile borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalıya yapılan usulüne uygun davetiyeye rağmen davaya cevap vermediği anlaşıldı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davanın; İstanbul... İcra Dairesinin ... Esas sayılı takibe konulan çeke dayalı imza inkarından ibaret menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, icra dosyası, çek asılları, imza örnekleri, bilirkişi vs. delile dayanmıştır. Davaya dayanak İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyasında alacaklı...A.Ş.tarafından, Borçlular...Tic.Ltd.Şti, ......

                Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1- Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....

                  Başka bir ifadeyle; İcra İflas Kanunu'nun 72-(5) maddesi hükmüne göre, menfi tespit davasının davacı (borçlu) lehine sonuçlanması üzerine, alacak likit olsun veya olmasın, böyle bir alacağa dayalı takibin, haksız ve kötüniyetli olması halinde, istem varsa, davacı (borçlu) lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gereklidir. Takibin haksız olması tek başına yetmemekte, ayrıca kötüniyetli olması da gerekmekte olup, ispat yükü; takibin kötüniyetli olduğunu iddia eden davacı (borçlu)’nun üzerindedir. Nitekim aynı ilkeler, ----- sayılı kararlarında da vurgulanmıştır....

                    Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacının 21.06.2015 tarihli 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle bu genel kurul kararına istinaden başlatılan davaya konu icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talep ettiği, davaya ve takibe konu alacağın dayanağı olan genel kurul kararının iptali istemli açılan davanın reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, kooperatif genel kurul kararlarının tüm üyeler yönünden bağlayıcı olması ve davacının kooperatif üyesi olması nedeniyle davacının bu genel kurul kararına istinaden kooperatife 8.700,00 TL asıl alacak tutarında borçlu olduğu, genel kurul kararı ile 8.700,00 TL'nin 2015 yılı sonuna kadar ödenmesine karar verilmesi karşısında davacının 01.01.2016 tarihinde temerrüde düştüğü, genel kurul kararında bahsi geçen % 10 gecikme faizi oranının yıllık temerrüt faiz oranı olduğu, 01.01.2016 tarihi ile takip tarihi olan 12.08.2016 tarihi...

                      UYAP Entegrasyonu