Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İl Özel İdaresi Genel Sekreterliğinde yapılan işlerin niteliği itibariyle kolları tüzüğünün 15 sıra nolu inşaat koluna girdiğine karar verildiği ve bu tespitin yapıldığını, dolayısıyla İI Özel idaresinden nakille gelen 20 kişilik ekibin tabi olduğu büro işkolu iptal edilerek bu kısmında inşaat işkolu olarak kabulü gerektiğinin vurgulandığı , yani daha önceden inşaat işkolu olarak tespiti yapılmış ve bu şekilde devam eden köy hizmetlerindeki işçilerin koluna ait herhangi bir tespit ve değerlendirmede bulunulmadığı , dolayısıyla davanın kabulü ile inşaat işkolu tespitinin iptali ticaret büro eğitim ve güzel sanatlar kolunun tespiti sadece köy hizmetlerine dahil olan 20 kişilik il özel idaresinden gelen kişileri ilgilendirdiği , bu nedenle İl Özel idaresindeki kolunun parçalı olarak tespitinin yapılabileceği açıklanrak , hüküm fıkrasında davanın kabulü ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 11.12.2009 tarih 2009/59 karar sayılı, 17.12.2009 tarih ve 27435 sayılı Resmi Gazetede...

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 20/05/2022 NUMARASI : 2021/228 ESAS-2022/128 KARAR DAVA KONUSU : Sendikalara İlişkin Mevzuattan Kaynaklanan Davalar (Sendika Üyeliğinden Çıkarma Kararının İptali (Send. K. M. 19/4))|Sendikalara İlişkin Mevzuattan Kaynaklanan Davalar (İş Kolunun Tespiti İstemi (Send. K....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin olarak Dairemizin 30.12.2011 gün ve 2011/3986 esas 2011/2997 karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı, davalının üyesi olduğunu, taşınmazını plastikten granül imalatı icra eden kişiye kiraya verdiğini, davalı kooperatif genel kurul kararı ile bu kolunun ruhsat dışı tutulduğunu ileri sürerek, bu konuya ilişkin 15.04.2010 tarihli genel kurulun 8. maddesi ile alınan kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının genel kurul kararına muhalefetinin bulunmadığını, davacının üyelik talepnamesi ve taahhütnamesinde kolunun alüminyum ve plastik doğrama olarak bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

      Mahkemece, kazası sonucunda Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alınıp alınmadığı, kazası sonucu meydana gelen yaralanmanın, hangi tarihten itibaren sigortalıyı sürekli göremez hale getirdiği, hangi tarihte iyileşme ile sona erdiği tarih tespit edilmeksizin eksik inceleme sonucunda karar verildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; Mahkemece, Yüksek Sağlık Kurulu raporunda belirtilen sürekli göremezlik oranının Kurum yönünden bağlayıcı olduğu gözetilerek, öncesinde alınmış Yüksek Sağlık Kurulu raporu olup olmadığı araştırılarak, yoksa Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alınmalı, varsa ... İhtisas raporu ile çelişip çelişmediği gözetilerek çelişmiyor ise %6,2 (meslekte kazanma gücü kaybının) kazası sonucu meydana gelen yaralanmanın, hangi tarihten itibaren sigortalıyı sürekli göremez hale getirdiği, hangi tarihte iyileşme ile sona erdiği tarihin tespiti için ... Genel Kurulundan alınacak rapor doğrultusunda varılacak sonuca göre karar verilmelidir....

        yerinin kolunun "ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar" olduğu sabit olmasına rağmen müvekkilinin kolunun metal olduğuna kanaat getirmenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, şirketin gelir kaynağının reklamcılık olduğunu, diğer işlerin ise asıl işin gerçekleştirilmesine yönelik yardımcı işler niteliğinde olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli ve yetkili olduğunu belirterek yetki ve görev itirazında bulunmuş, iddianın ve olayda plakası tespit edilemeyen aracın bulunduğunun tespiti gerektiğini, sadece zarar görenin beyanına dayanılarak zararın trafik kazası sonucunda meydana geldiği iddiasının kabul edilemeyeceğini, aracın kusurunun, davacının maluliyet durumunun, kazanç halinin tespiti gerektiğini, Güvence Hesabından olay tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, avans faizi talep etmenin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın davalı ... yönünden reddine, diğer davalı ... yönünden kısmen kabulü ile 13.975,60 TL'nin 13/06/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... sigortadan alınarak davacı ...'...

          Ticaret Odası kayıtlarında davacı şirketin faaliyet konusunun dikiş makinesi, televizyon, bilgisayar ve benzeri malzemeler için dolap, sehpa ve benzeri mobilyaların imalatı olarak tescil edildiğini, ancak davacı işyeri için Resmi Gazete’de yayımlanmış bir kolunun bulunmadığını, davacının faaliyetine göre ağaç kolunun tespit edilmesi gerektiğini, 31.10.2012 tarihinde Bakanlık'a yazılı olarak başvurulup kolu tespitinin istendiğini, bu başvurunun bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek, davalı Bakanlık tarafından yapılan yetki tespitinin iptaline karar verilmesini istemiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle ; ......

            Hukuk Dairesinin 05.07.2012 tarihli 2012/18720 esas 2012/26716 karar sayılı ilamında ASSİST şirketinin kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle muvaza olgusunun ortdan kalktığını bu sebeple davacının toplu sözleşmesinden doğan haklarını talep edemeyeceğinden davaların reddine karar verilmiştir. TELEKOM ve ASSİST arasındaki ilişkinin Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin anılan kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. O halde “ kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamaların dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının tüm isteklerinin (birleşen dosyadaki dahil) değerlendirilmesi gerekir. Kaldı ki kolu tespiti kararından önce davalılar arasındaki ilişkisi muvazaalı kabul edilerek bozma kararı verilmiştir....

              Hukuk Dairesinin 05.07.2012 tarihli 2012/18720 esas 2012/26716 karar sayılı ilamında ASSİST şirketinin kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle muvaza olgusunun ortdan kalktığını bu sebeple davacının toplu sözleşmesinden doğan haklarını talep edemeyeceğinden davaların reddine karar verilmiştir. TELEKOM ve ASSİST arasındaki ilişkinin Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin anılan kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. O halde “ kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamaların dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının tüm isteklerinin (birleşen dosyadaki dahil) değerlendirilmesi gerekir. Kaldı ki kolu tespiti kararından önce davalılar arasındaki ilişkisi muvazaalı kabul edilerek bozma kararı verilmiştir....

                Hukuk Dairesinin 05.07.2012 tarihli 2012/18720 esas 2012/26716 karar sayılı ilamında ASSİST şirketinin kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle muvaza olgusunun ortdan kalktığını bu sebeple davacının toplu sözleşmesinden doğan haklarını talep edemeyeceğinden davaların reddine karar verilmiştir. TELEKOM ve ASSİST arasındaki ilişkinin Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin anılan kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek ./.. kesinleşmiştir. O halde “ kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamaların dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının tüm isteklerinin (birleşen dosyadaki dahil) değerlendirilmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu