Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir olayın kazası olup olmadığının açık bir şekilde ortaya konulmasının zararlandırıcı olaya dair yapılacak yargılamada mahkemelerin görevine ilişkin de neticelerinin bulunması nedeniyle önemli olup bu ihtilaf yani olayın kazası olup olmadığına dair ihtilaf öncelikle Kurumun yapacağı tahkikata sonrasında ise tarafların açacağı tespit davalarının neticesine bağlı bir ihtilaf olup açılan tazminat davalarında öncelikle çözümü gereken bir husustur. Somut olayda, kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiği, olayın Sosyal Güvenlik Kurumu'nca kazası olarak değerlendirilmediği, davacı tarafa İş Kazasının Tespiti Davası açmak için önel verilerek bu davanın sonucu beklenmeden olayın kazası olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesiyle eksik araştırma ile davanın görev yönünden reddine karar verilmesi hatalı olmuştur....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, davacının hizmet tespiti ile kazasının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyularak ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı ve davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilâmına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre, taraflar yönünden yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 01/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      TARİHİ : 17/09/2020 NUMARASI : 2018/533- 2020/147 DAVA KONUSU : İş Kazası Tespiti KARAR : Taraflar arasındaki kazasının tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davalı Kurum tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....

      Açıklanan nedenler ile meydana gelen olay kazası kapsamın dahil edilmesi gerektiğini, 22.08.2020 tarihi saat 08.10 sıralarında Reşadiye-Koyulhisar D100 Karayolunda, 34 XX 479 plakalı araçta meydana gelen ölümlü trafik kazasının kazası olarak tespiti ile yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir....

      Kurumca işkazası nedeniyle vefat eden sigortalının haksahiplerine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorun olarak giderilmelidir. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup işbu tazminat davasında ise kurum taraf değildir. Bu kapsamda eksik incelemeyle karar verildiği ortadadır....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2019/211- 2021/328 DAVA KONUSU : İş Kazasının Tespiti KARAR : Taraflar arasındaki kazasının tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davalılar T3 ve T4 Şti. vekili, davalı T6 vekili ile davalı Kurum vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....

        İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacının Kuruma müracaat ederek kazası sigorta kolundan gelir bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. 2-Öte yandan, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 95. maddesidir....

          Ancak, kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilip bildirilmediği anlaşılamamaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tesbiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumu’nun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında Kurum taraf değildir....

            Benzer düzenlemenin bulunduğu 5510 sayılı Yasa'nın 97. maddesinin I.fıkrasında da kazası, meslek hastalığı, vazife malulluğü ve ölüm halllerinde bağlanması gereken gelir ve aylıkların hakkın kazanıldığı tarihten itibaren beş yıl içinde istenmeyen kısmının zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Sözü geçen tüm yasal düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, kazasının tespiti istemine ilişkin davalarda hak düşürücü süre ile ilgili bir düzenleme bulunmamaktadır....

              Oysa; 5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde İş kazasının 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5. madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından, bunları çalıştıran işveren tarafından o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç günü içinde kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık İş Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceği bildirilmiştir. Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmektedir....

              UYAP Entegrasyonu