Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/193 Esas, 2012/1159 Karar sayılı dosyasında sanığın aynı işyerine ait başka bir mühür bozma eylemi nedeniyle alınan savunmasında; fırının işletmeciliğini yaptığını beyan etmesi, suça konu mühürleme ve mühür bozma tutanakları incelendiğinde işyeri yetkilisi olarak ... isimli kişinin sanık adına tutanakları imzaladığının görülmesi karşısında, gerçeğin şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; ...ile işyeri çalışanı olarak imzası bulunan...ın tanık olarak dinlenilmesi, kolluk araştırması yaptırılarak suç tarihinde işyeri yetkilisinin kim olduğunun belirlenmesi ve hakkında suç duyurusunda bulunulan .... hakkında dava açılıp açılmadığı araştırılıp, açıldığının tespiti halinde davaların birleştirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet 1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında, dosya kapsamı ve UYAP ortamından yapılan incelemeye göre; suça konu Kayıp Eşya Müracaat Formu’nun yağma suçundan yürütülen soruşturma kapsamında delil olarak ibraz edildiğinin, Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24.01.2012 tarih, 2012/44 esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında yağma suçundan açılan davanın Hakkari Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/38 esas sırasında kayıtlı ve derdest olduğunun anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, her iki davanın birleştirilmesinden sonra toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a) Sanığın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşme tarihinin, temyiz konusu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belgeleri ibraz etmemek HÜKÜM : Beraat Katılan vekilinin temyizinin sanık hakkında defter belge ibraz etmemek suçundan verilen beraat kararına yönelik olduğu kabul edilerek, bu suçtan verilen beraat kararı ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; 1-Gelir idaresi başkanlığının ....Vergi Dairesi'nin 19.06.2013 tarihli yazısında sanık hakkında düzenlendiği bildirilen 30.10.2009 tarihli VDENR 2009-1083/30 sayılı vergi suçu raporunun onaylı sureti getirtilerek bu rapor nedeniyle sanık hakkında kamu davası açılıp açılmadığı araştırılarak, açılmış olması halinde dava dosyasının getirtilerek incelenmesi ve mümkünse birleştirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; Defter ve belgeleri ibraz etmemek suçundan açılan kamu davasında, usulüne uygun olarak verilmiş kovuşturma şartı olan mütalaanın bulunmadığının...
na bırakmış olduğunu beyan etmesi karşısında sanığın amcas... hakkında suç duyurusunda bulunulup dava açılması halinde dava dosyalarının birleştirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayini gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
.-2011/120 K. sayı ve 27.06.2011 tarihli kararıyla görevsizlik kararı verilmesi karşısında, söz konusu suçların kovuşturulduğu dava dosyaları getirtilip incelenerek, karara çıkmış ise bu dosya içerisine konulması, derdest ise birleştirilmesinden sonra maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya konulması bakımından tüm delillerin birlikte ele alınıp değerlendirilmek suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 28.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
‘ın 11.04.2013 tarihli celsede tanık olarak alınan beyanında sanığın savunmasını doğrulaması, dosya içerisinde mevcut vergi suçu raporu ve eklerine göre, suça konu işyeri yetkilisi ve ortağının sanık ... olduğunun belirtilmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; hükümle birlikte hakkında suç duyurusunda bulunulan ... hakkındaki suç duyurusu akıbeti araştırılarak, dava açılmış olması halinde davaların birleştirilmesinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 09.07.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; UYAP sisteminden yapılan sorgulamada; sanık ... hakkında benzer nitelikteki eylemlerinden dolayı aynı suçtan açılan kamu davaları bulunduğunun anlaşılması karşısında, tüm mevcut davalar araştırılarak, derdest ise birleştirilmesinden, karara çıkmış ve kesinleşmiş ise onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesinden sonra suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesinti oluşup oluşmadığı ile zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının saptanması, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin belirlenmesi halinde, TCK'nın 3 ve...
e ait olduğunu beyan etmesi karşısında mahkemece sanık hakkında beraat kararı verildiği, ... hakkında yaşının küçük olması sebebiyle soruşturmanın ayrı yürütüldüğü anlaşılmakla, anılan soruşturmaya ilişkin soruşturma evrakının akıbeti araştırılarak, adı geçen hakkında kamu davası açılmış ise dava dosyasının getirtilerek incelenmesi, karar verilip kesinleşmiş olması halinde ilgili evrakların onaylı örneklerinin denetime elverişli olacak biçimde dosya arasına alınması, derdest olması ve gerekli görülmesi durumunda dosyaların birleştirilmesinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/l. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Suça sürüklenen çocuklar ile yetişkinlerin dosyalarının birleştirilmesinden sonra 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocukların yargılamasında, 5271 sayılı CMK'nın 185. maddesi hükmü gereğince duruşmaların kapalı yapılıp hükmün de kapalı duruşmada tefhimi gerekirken, buna uyulmayıp duruşmanın açık yapılması ve hükmün de açık duruşmada tefhim edilmesi telafisi mümkün görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
tan aldığını belirtmesi karşısında adı geçenler hakkında suç duyurusunda bulunulması,soruşturma ve kovuşturma açılması halinde, akıbetinin araştırılması, kamu davası açıldığında ve gerektiğinde bu dava ile birleştirilmesinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre, sanık hakkında TCK'nın 192.maddesinin 3. fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün, BOZULMASINA, 04.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....