Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm bu hükümlerin değerlendirilmesinden, Disiplin Kurullarının aylıktan kesme cezası vermeye yetkisinin olmadığı, bu cezanın ancak disiplin amirlerince verilebileceği, bu konuda disiplin kuruluna da yetki verildiği hususunda açık hüküm bulunmadığı sonucuna ulaşılmış olup, dava konusu olayda da davacı hakkında verilen aylıktan kesme cezasının Merkez Disiplin Kurulunca görüşülüp karara bağlandığı görüldüğünden yetkisiz disiplin kurulunca verilen cezada hukuka uyarlık görülmediğinden, bu husus gözardı edilerek verilen mahkeme kararında da hukuki isabet görülmemiştir....

    nedeniyle yapılan disiplin soruşturması sonucunda Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen 15.03.2017 tarihli ve 2017/70 sayılı hücreye koyma disiplin cezasının şikayet yoluna başvurulmaksızın kesinleştiğinden, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 48/3-a maddesi uyarınca kesinleşen bu hücreye koyma disiplin cezasının infazına başlayabilmek için infaz hakiminin onayının alınması aşamasında kesinleşmiş disiplin cezasının esasına ilişkin olarak tarafların itiraz etme, İnfaz Hakimliğinin ve itiraz merciinin de kesinleşmiş disiplin cezası kararıyla ilgili olarak esastan inceleme yaparak, kesinleşen disiplin cezasını şikayet aşamasında ileri sürülebilecek yada ileri sürülmese de re'sen değerlendirilmesi gereken bir nedene dayalı olarak doğrudan kaldırma yetkisinin bulunmadığı, inceleme yetkisinin disiplin cezası verildiği sırada değerlendirme konusu yapılmayan ancak cezanın infazı aşamasında mutlaka değerlendirmeye alınmasında zorunluluk...

      Olayda, disiplin soruşturma raporunda davacı hakkında önerilen kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunca "disiplin ve başarı durumu ile savunması dikkate alınarak" ibaresine yer verilmek suretiyle reddedildiği görülmektedir. Ancak disiplin kurulu kararında davacıya isnat edilen fiilin sübuta erip ermediği, sübuta ermişse bu eylem ile teklif edilen disiplin cezasına ilişkin Kanun maddesinin (657 sayılı Kanun'un 125. maddesinde tanımlanan disiplin cezası gerektirici halin) örtüşüp örtüşmediği ve Kanun'un 125. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında bir derece hafif olan cezanın uygulanması gerekip gerekmediği gibi yönlerden tereddüt oluşturmayacak bir değerlendirmede bulunulmadan 657 sayılı Kanun'un 126. maddesi kapsamında işlem yapılması ve gereği için soruşturma dosyasının Valilik Makamına gönderildiği anlaşılmaktadır....

        Bu itibarla; soruşturmacının atanması usulünde hukuka aykırı bir durum olmadığından ve soruşturmacının tarafsızlığı konusunda herhangi bir şüphe oluşmadığından, İdare Mahkemesince işin esasına girilerek davacının söz konusu fiili işleyip işlemediği hususunun değerlendirilmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, usulüne aykırı şekilde soruşturmacı atanarak yapılan soruşturma neticesinde verilen disiplin cezasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır....

          Memurun ceza kanununa göre mahkum olması veya olmaması halleri ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olmaz." hükmü yer almıştır. Bu itibarla, kamu görevlisi hakkında ceza soruşturması veya ceza kovuşturması sonucunda verilen lehe kararların disiplin cezası verilmesine engel teşkil etmeyeceği açık olmakla birlikte, disiplin cezasına konu olan fiil ile ceza soruşturmasına konu fiilin birebir aynı olması, bir başka ifade ile aynı şuçlamayı içermesi halinde, ceza soruşturmasına konu suç nedeniyle verilen takipsizlik kararı karşısında, aynı suça konu fiil nedeniyle disiplin cezası verilmesi hakkaniyete aykırı olacaktır....

            Bu açıklamaya göre somut olay değerlendirildiğinde, 15.01.2013 tarihinde firar eden hükümlü hakkında kanunda öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan hükümlünün firar tarihinden 1 yıl 1 ay 4 gün sonra 19.02.2014 tarihinde muhakkik görevlendirilmesi suretiyle soruşturmaya başlanılması nedeniyle verilen disiplin cezasının usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, bu aşamada disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına, şikayet olmaksızın kesinleşen idari karar niteliğindeki bu disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunmasına karar verilmesi gerekirken disiplin cezasının onanmasına dair İnfaz Hakimliğince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmüştür. III. KARAR 1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE, 2....

              Öte yandan, 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun Ek 7. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan halinde; " Disiplin Kurulunca verilen kararlardan: A) İl Polis Disiplin Kurulunun polis memurları hakkında verilen meslekten çıkarma cezası dışındaki kararları Valinin; polis memurları hakkında verilen meslekten çıkarma cezası kararları Valinin önerisi, Genel Müdürlük Yüksek Disiplin Kurulunun görüşü ve Bakanın onayı ile; ..... Kesinleşir. ....." kuralı yer almaktadır....

                İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararıyla disiplin cezasının yasal dayanağının Anayasaya ve hukuka aykırı olduğundan, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal edilmesi üzerine, anılan yargı kararının uygulanması kapsamında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-g maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Yükseköğretim Yüksek Disiplin Kurulu'nun … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır. HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Her ne kadar; dava konusu disiplin cezası, ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının uygulanması amacıyla tesis edilmişse de, anılan karara karşı yapılan istinaf başvurusu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla kabul edilmiştir....

                  İnfaz Hakimliğinin 11.10.2017 tarihli ve 2017/4243 esas, 2017/4814 karar sayılı kararında “disiplin soruşturmasının verilen ek süreye rağmen yasada öngörülen sürede tamamlanmaması nedeniyle verilen disiplin cezasının usul ve yasaya aykırı olduğu....” gerekçesiyle hükümlünün şikayetinin kabulü ile disiplin cezasının tüm sonuçları ile iptaline karar verildiği, Cumhuriyet Başsavcılığının, İnfaz Hakimliğinin bu kararına karşı yasal süresi içerisinde itiraz ettiği, İtiraz mercii olarak inceleme yapan İzmir 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 30.06.2017 tarihli ve 2017/1049 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği, anlaşılmıştır. 2-)Hukuki değerlendirme; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun “Disiplin Soruşturması” başlıklı 47. maddesinin 2. fıkrasının “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhal ve en geç iki gün içinde kurumun en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır” düzenlemesini...

                    Ağır Ceza Mahkemesinin 06/04/2007 tarihli ve 2007/320 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak; Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen hücreye koyma disiplin cezasının şikayet yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği durumlarda, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un disiplin cezalarının infazı başlıklı 48/3-a maddesi uyarınca kesinleşen hücreye koyma disiplin cezasının infazına başlanabilmesi için infaz hakiminin onayının alınması aşamasında disiplin cezasının esasına ilişkin olarak tarafların itiraz etme hakkı bulunmadığı, infaz hakimliğinin de kesinleşmiş disiplin cezası kararıyla ilgili olarak esastan inceleme yapma ve kesinleşen disiplin cezasını bizzat kaldırma yetkisinin bulunmadığı, Somut olayımızdaki gibi Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığınca hükümlünün hücre cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, ancak 15 günlük şikayet süresinin dolması beklenmeksizin, disiplin cezasının onanmasına karar verildiği hallerde ise bahsedilen...

                      UYAP Entegrasyonu