Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı 3.kişi dava konusu ... plakalı aracı dava konusu takibin tarihi olan 18.1.2007 tarihinden de önce 06.12.2006 tarihinde Çaycuma Noterliğinde, 2918 Sayılı Yasanın değişik 20/d maddesine uygun şekilde düzenlenen satış sözleşmesi ile borçludan satın almış, dava konusu takip nedeniyle aracın trafik kaydına 19.1.2009 tarihinde haciz şerhi işlenmiştir. Satış tarihinde fiili veya trafik sicilinde kaydi haciz veya tedbir bulunmayan aracı satın alan davacı iyiniyetli olup, araç mülkiyetini kazanmıştır. Noter satışından sonra aracın davacı adına trafikte tescil edilmemesi, satışı geçersiz kılmaz. Çünkü satışın trafik siciline işlenmesi idari bir işlemdir. O halde, bu maddi ve hukuki olgular karşısında, araç maliki bulunan davacının açtığı davanın kabulü gerekirken, dosya içeriğine uygun düşmeyen ve kanıtlanmayan muvazaa gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    Plakalı aracı borcun doğum tarihi olan 30.1.2009 tarihinden çok önce 06.12.2006 tarihinde Çaycuma Noterliğinde, 2918 Sayılı Yasanın değişik 20/d maddesine uygun şekilde düzenlenen satış sözleşmesi ile borçludan satın almış, dava konusu takip nedeniyle aracın trafik kaydına 10.6.2009 tarihinde haciz şerhi işlenmiştir. Satış tarihinde fiili veya trafik sicilinde kaydi haciz veya tedbir bulunmayan aracı satın alan davacı iyiniyetli olup, araç mülkiyetini kazanmıştır. Noter satışından sonra aracın davacı adına trafikte tescil edilmemesi, satışı geçersiz kılmaz. Çünkü satışın trafik siciline işlenmesi idari bir işlemdir. O halde, bu maddi ve hukuki olgular karşısında, araç maliki bulunan davacının açtığı davanın kabulü gerekirken, dosya içeriğine uygun düşmeyen ve kanıtlanmayan muvazaa gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Mahkemece, aracın haciz tarihinden ve halen borçlu adına kayıtlı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK.nun 96 vd. maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu aracın trafik siciline haciz 15.6.2009 tarihinde konulmuştur. Davacı bu aracı 29.12.2008 tarihinde 2918 sayılı KTK.nun 20/d maddesine uygun şekilde noterde düzenlenen sözleşmesiyle satın alırken trafik siciline haciz kaydı bulunmadığından iyi niyetle araç mülkiyetini kazanmıştır. Mülkiyetin alıcıya geçmesi için trafik siciline tescil zorunlu değildir. Çünkü tescil kurucu değil açıklayıcı bir idari işlemdir. Bu durumda davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2018/575 Esas KARAR NO : 2021/443 DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ : 28/11/2016 KARAR TARİHİ : 08/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ------ plakalı aracın -------ile meydana gelen tek taraflı trafik kazasında araç içinde yolcu konumunda bulunan---- ağır yaralandığını ve malul kaldığını, ceza soruşturmasının şikayetçi olunmaması nedeni ile Kavuşturmaya yer olmadığı kararı ile sonuçlandığını, davalı ---------- ile teminat altında olan araç sürücüsünün tam kusuru ile meydana gelen trafik kazası nedeni ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik ------------------maddi tazminatın davalıya başvuru tarihini takip eden 8 işgünü bitim tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama...

          Dava trafik kazası neticesinde meydana gelen ölüm nedeniyle destekten yoksun kalanların açmış olduğu maddi tazminat davasıdır. Davalı zamanaşımı itirazında bulunmuşsa da ceza dosyasındaki uzamış zamanaşımı dikkate alınarak zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir. Davalı her ne kadar ödeme yaptıkların belirtmişse de ödemenin davadışı müteveffanın eş ve çocuğuna yapıldığı görülmüş olup, kaza tarihi itibari ile poliçe de ölüm halinde limitin 100.000 tl olduğu anlaşılmıştır. Dosya arasına celbedilen kaza tespit tutanağından, Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin .../... esas sayılı dosyasından bu dosyada yer alan ölü muayene tutanağından ,ölüm belgesinden davacıların desteği ...'ın iş bu kaza nedeniyle öldüğü anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamında tarafların vermiş olduğu dilekçeler, celbedilen Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin .../......

            DELİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Uyuşmazlık; trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemli davada, davalılara ait araçların trafik kaydı ile taşınmazlarına ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkindir. 2004 sayılı İİK'nın 257/1.maddesinde; "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir" düzenlemesi muaccel, bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları düzenlemiş olup, muaccel olmayan/vadesi gelmemiş alacak yönünden ise ihtiyati haciz koşulları aynı yasanın 257/2.maddesinde ise; "Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1- Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2- Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar...

            Tahsis dosyasında mevcut belgelerin incelenmesinden davacının eşinin okul postası olarak görevlendirildiği ve kazanın olduğu gün de, okul saymanlığının evraklarını postaya vermek üzere giderken meydana gelen trafik kazasında vefat ettiği, ölüm olayının, görevini yaptığı sırada ve görevden doğduğu anlaşıldığından, vazife malülü olduğu tartışmasızdır. Öte yandan, meydana gelen trafik kazasında davacının kusurunun bulunduğu açıkca da; trafik kurallarına uymama şeklinde ortaya çıkan bu kusuru, yukarıda hükmü yazılı 48.maddede sayılan hallerde kabul etmeye ve bunun sonucunda davacının murisini "adi malül" saymaya olanak bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesi kararı yerinde bulunmadığından 2577 sayılı Yasanın 49.maddesi 1.fıkrası uyarınca bozulmasına, 2.fıkrası uyarınca işin esasına geçilerek aynı gerekçeyle dava konusu işlemin iptaline karar verildi....

              DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklı sigortalının murisleri olan davacıların kasko sigortacısına yönelik ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve ölüm teminatı talebine ilişkindir....

                Maddenin birinci fıkrasında vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz talep etme koşulları; ikinci fıkrada ise vadesi gelmemiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilecek haller düzenlenmiştir. Gerek birinci, gerekse ikinci fıkra hükümleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz talep edebilmek için, öncelikle ortada bir para borcunun bulunması, bir diğer deyişle ihtiyati haciz talep eden kişinin talep konusu borcun alacaklısı sıfatına sahip olması gerekir. Maddenin birinci fıkrasına göre; ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacak rehin ile temin edilmemiş olmalıdır. Rehin ile temin edilmiş olan bir alacak teminata haiz olduğu için ihtiyati hacze gerek yoktur. Fakat rehinli malın kıymetinin rehinli alacağı karşılamayacağı tahmin ediliyorsa, karşılanamayacağı (açık kalacağı) tahmin edilen bölümü için, ihtiyati haciz istenebilir....

                  ın trafik kazası neticesinde vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak karşı aracın maliki ve trafik sigorta şirketi bulunan davalılardan, 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ,davacılardan anne için 100.000,00 TL baba ve kardeş için ayrı ayrı 50.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...Teknik Müşavirlik AŞ'den tahsilini ve ...Teknik Müşavirlik AŞ'nin taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Davalı ...Teknik Müşavirlik AŞ vekili, davanın ve ihtiyati haciz talebinin reddini savunmuştur. Mahkemece, 04.09.2015 tarihli tensip kararı ile davacılar vekilinin yerinde görülmeyen ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş; ara karar, davacılar vekili tarafından tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu