Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece, müteveffa T1 çalışmalarının SGK hizmet dökümü kayıtlarına göre 30.04.2018 tarihinde sona erdiğinden bahisle ölüm tazminatı isteminin reddine karar verilmişse de, davalı kurum tarafından mahkeme dosyasına sunulan kıdem tazminatı bordrosu kayıtlarından da anlaşılacağı üzere müteveffanın ölüm tarihine kadar işyerinde çalıştığını, 25.05.2018 tarihli kıdem tazminatı bordrosunda tazminat nedeninin ‘ölüm’, tazminat bitiş tarihinin ise T1 vefat tarihi olan 05.05.2018 tarihi olarak belirtildiğini, her ne kadar SGK kayıtlarında daha erken çıkış verilmiş ise de, müteveffanın ölüm tarihine kadar davalıya ait işyerinde çalıştığını, söz konusu çalışma dönemi davalı kurumun kabulünde olup, dosya kapsamından da ispatlandığını, mahkemece bu husus göz ardı edilerek müteveffanın hizmet süresinin tespitinde ve ölüm tazminatı talebinde hatalı hüküm tesis edildiğini, yapılan ıslah sonrası davalı tarafından ödemeye ilişkin beyanda bulunulmuş olup, müteveffanın...
Davalı Şirketler Vekili istinaf sebepleri olarak; Davacının kıdem tazminatı ödenmesi talebi, müvekkil şirket tarafından henüz dava açılmadan kabul edilmiş olduğundan davacının bu konuyu yargıya taşımasının kötüniyetli bir tutum olduğunu, davacının kardeşinin müvekkili şirketlerde çalışmakta iken kalp krizi geçirerek vefat ettiğini, işçinin vefatının ardından, kardeşi olan davacının ihtarname keşide ederek 15.000.-TL kıdem tazminatı ve 4.000.-TL ölüm tazminatı talep ettiğini, ihtarnameye tarafımızdan cevap verilerek, işçinin 01.01.2013 tarihinde işe başladığı ve brüt maaşının 1906,36....
Davacı'nın istemleri arasında ihbar tazminatı, haksız fesih tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ile manevi tazminat yer olmaktadır. BK.’nun 344. Maddesi’nde, "muhik sebeplerden dolayı gerek işçi gerekse iş sahibi, bir ihbara lüzum olmaksızın her vakit akdi fesedebilir. Ezcümle, ahlaka müteallik sebeplerden dolayı yahut hüsnüniyet kaideleri noktasından iki taraftan birini artık akti icra etmemekte haklı gösteren her hal, muhik bir sebep teşkil eder. Bu gibi hallerin mevcudiyetini hakim taktir eder....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; müteveffanın 2014 yılı Ağustos ayı maaş bordrosuna göre aldığı ücretin 1.471,98 TL olduğu, davacının işçi emeklisi olduğu ve aylık 1.300,00 TL maaşının bulunduğu, müteveffanın 3 çocuklu ve evli olduğu, bu şartlar altında müteveffanın babasının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Destekten yoksun kalma tazminatı 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 45/II. maddesinde (6098 Sayılı BK'nın 49 vd. maddeleri) düzenlenmiş olup "Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir." hükmünü öngörmektedir....
, duruma göre bilirkişiden ek rapor alınması, ayrıca; davalı ... şirketi tarafından davacılara 19.10.2007 tarihinde ödenen 3.000,00 TL. nın hangi tazminat kalemi yönünden yapıl- dığının araştırılması, bu meblağın dava konusu destek tazminatı yönünden ödenmediğinin belirlenmesi halinde, dava konusu tazminattan mahsup yapılamayacağı hususunun göz önünde bulundurulması gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. 4-) Asıl ve birleştirilen davacılar vekillerinin manevi tazminat yönündeki diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; BK.'...
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 52. (818 sayılı BK 44.) maddesine göre zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve trafik mevzuatı uyarınca sürücü ve yolcuların araçların kullanılması sırasında koruyucu tertibatları kullanması zorunludur. Araçlarla gerek sürücü gerekse de yolcu olarak seyir halinde iken zorunlu olan koruyucu ekipmanların kullanılmaması zararın doğmasına veya artmasına sebebiyet veren etkenlerdendir. Özellikle de motorsiklet gibi bir araçla seyir halinde iken mevzuata göre sürücülerin takmak zorunda olduğu koruma başlığı (kask) hayati öneme sahiptir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı davasının yapılan yargılaması sonunda; davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay (kapatılan) 17. Hukuk Dairesi’nin 15.05.2019 gün ve 2016/14151 E, 2019/6167 K sayılı ilamında; “..Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davacının uğradığı zarar tek bir olaydan kaynaklanmakta olup, 2918 sayılı KTK.’nun 88. ve BK.’nun 50. maddesi uyarınca haksız fiile karışanların her biri zarardan müteselsilen sorumludurlar. Davacılar, zararlarını müştereken ve müteselsilen talep edebileceği gibi yasanın verdiği müteselsilen talep hakkından açıkça vazgeçerek her bir failin kusuru oranında da talepte bulunabilirler....
(TBK56.) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 818 sy BK nun 45/2 maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Bu yasal düzenleme doğrultusunda hükmedilmesi gereken maddi tazminat, davacıların daha önce aldıkları ancak murisin ölümü sonucu artık alamayacakları destek miktarıdır. Yoksun kalınan gerçek destek miktarının tespit edilebilmesi için öncelikle desteğin sağlığında elde ettiği net gelirin doğru saptanması icab eder. Bu nedenle de öncelikle ölmeden önce ne iş yaptığı ve geliri kesin olarak tespit edilmelidir....
Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Beden tamlığına karşı işlenen haksız eylemlerde zararın gerçek miktar ve kapsamı zamanla daha iyi anlaşılabileceğinden, mümkün olduğu kadar geç bir tarihin esas alınması gerekmektedir. Nitekim, BK.’nun 46/2. maddesinden, cismani zararın hüküm tarihindeki duruma göre hesaplanması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Yine aynı kanunun 45. maddesi uyarınca asgari ücret, kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece, re’sen gözönünde tutulması zorunludur. O halde mahkemece, artan asgari ücret miktarları gözetilerek, hüküm tarihine en yakın tarihteki asgari ücret üzerinden destek tazminatı hesaplanması yönünden bilirkişiden ek rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Dava işçilik alacaklarına ilişkin olup Kıdem tazminatı, Fazla çalışma alacağı, ücret alacağı, Yıllık izin ücreti alacağı, Agi alacağı, Ulusal Bayram Ganal Tatil ücreti alacağı ve BK 440. Maddesi gereği ölüm tazminatı alacağı talebinden ibarettir. Davacıların murisi Nurgül Silsüpür'ün davalıya ait iş yerinde 05/03/2009- 19/01/2016 tarihleri arasında fasılalı olarak çalıştığı, iş akdinin Nurgül Silsüpür'ün ölümü ile sonlandığı anlaşılmaktadır. 1475 sayılı Kanunun 14.maddesine göre kıdem tazminatına hak kazanmaktadır. Kıdem tazminatı, iş sözleşmesi kanunda öngörülen koşul ve nedenlerle sona eren işçiye veya onun ölümü halinde mirasçılarına işverence yapılan bir ödemedir. İşçinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için iş sözleşmesinin sona erdiği tarihe göre, işyerinde en az 1 yıllık bir kıdeminin bulunması gerekir. Ayrıca sözleşmenin işveren tarafından haklı sebepler dışında feshedilmesi gerekir....