IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ: Davacı vekili, davacı adına Adana Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na ölüm aylığı bağlanması talep edildiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun davacının talebini kabul etttiğini, fakat sadece davacıya 3.745,00 TL ödeme yaptığını, başka da ödeme yapmadığını, Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü'nün cevabi yazısı ve davacıya yapılmış olan ödemelere ait dekont ekte sunulduğunu, Mahkemece eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle kararının bozulmasını talep etmiştir. V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dava, davacının 15.06.2006 tarihinde vefat eden eşi ... ...’den dolayı ölüm aylığına müstehak bulunduğu ve bu sebeple de kendisine ölüm tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir....
Dosyada toplanan delillere göre davacının eşi sigortalı ....’in 2 yıllık askerlik borçlanma bedelinin ödendiği, 1982-1985 yılları arasında 1159 günlük Arabistan da geçen çalışmalarına yönelik 3201 sayılı Yasaya dayalı borçlanma bedelinin tümünü 10.07.2008 yılında ödediği,böylece toplam 1879 primli günü bulunduğu, davacının 17.07.2008 tarihli ölüm aylığı talebinin 5 yıllık sigortalılık süresinin bulunmadığı gerekçesi ile Kurumca reddedildiği anlaşılmıştır. Davacılar murisinin ölüm tarihi olan 26.12.2006 tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasanın 66/c maddesine göre; “En az 1800 gün malullük, yaşlılık, ve ölüm sigortaları primi ödenmiş olan sigortalının hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanır.” açık hükmü gereği davacıya, 17.7.2008 tarihli tahsis talep tarihini takip eden ay başından itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitiyle aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının ölüm aylığı talebini reddeden Kurum işleminin iptali ile 03.07.2008 tarihli tahsis talebine göre davacıya ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir Mahkemece, istemin reddine karar verilmiştir....
ın 15.06.1994 tarihinde vefat etmesi üzerine 01.07.1994 tarihi itibariyle davacıya eşinden dolayı ölüm aylığı bağlandığı, davacının 4/1-a kapsamında sigortalı olan babası ...'nun 07.12.1987 yılında vefat etmiş olması nedeniyle davacı tarafından 29.01.2020 tarihinde Kuruma başvuru yapılarak eşinden almakta olduğu ölüm aylığının yanı sıra babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanması talebinde bulunulduğu, Kurum tarafından ilgili yasal düzenlemeler gereği talebinin reddedildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkin olup, Mahkemece, sigortalının sağlığında anne ve babasının geçimine katkı sağlamaması nedeniyle, ölüm aylığı bağlama koşulları oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, Mahkemenin bu kararı eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır....
ait, davalı Kurumun "..." nolu dosyası üzerinden, 01.09.2008 tarihinden itibaren ölüm-yetim aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine" rakam, tarih ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 03.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İncelenen dava dosyasında; davacının, eşinden ölüm aylığı aldığı, babasından da ölüm aylığına hak kazandığından bahisle, sigortalı babasından ölüm aylığı istediği talep edilmiş ve mahkemece bu yönde karar verilmiş ise de, davacıya, sigortalı babası üzerinden, meslek hastalığı ölüm geliri ve ölüm aylığı bağlandığı, davacının 30.04.2012 tarihinde sigortalı eşinden dolayı ölüm aylığı talep ettiği anlaşılmakla, Mahkemece, tezatlığın giderilmesi açısından, davacının talebinin açıklattırılması ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir. O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İş bu dava ile davacı; askerlik borçlanmasının geçerliliği ile, fiili hizmet süresi ve askerlik süresi toplamının emeklilik için gereken yasal hizmet süresi şartını oluşturduğunun tespitini istemiştir.Bozma ilamı sonrası ve bozma içeriği doğrultusunda ibraz edilen 21.05.2009 tarihli dilekçe ile de, murise ait hizmetlerin geçerliliği ile, ölüm aylığı bağlanması olarak,isteme açıklık getirilmiştir. ........ Mahkemece, askerlik borçlanma talebinin geçerliliğine ve emeklilik için yasal hizmet süresi şartının oluştuğunun tespitine,denilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Fakat anılan bu hüküm de, HUMK 388 ve 389.maddelerinde öngörülen unsurları içermediği gibi, infaza da elverişli değildir. Çünkü, dava,askerlik borçlanmasının geçerliliği ile muris eşten dolayı ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkin olup; hükümde emeklilik halinden bahsedildiği gibi,ölüm aylığı başlanğıç tarihi konusunda bir belirleme de yapılmamıştır....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının eşinin 07.10.1987 tarihinde, babasının 26.01.2007 tarihinde vefat ettiği, her ikisinin de 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı aldıkları, 01.11.1987 tarihinden itibaren eşinden ölüm aylığı bağlanan davacının babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin 17.09.2014 tarihli talebinin Kurumun 24.10.2014 tarihli yazısı ile reddedildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 68/VI. maddesi hükmüne göre, babasından ölüm aylığı alan kız çocuğunun evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almaya hak kazanması halinde bu aylıklardan fazla olanı ödenecektir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "Dava; 5434 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık aylığı almakta olan davacılara, 506 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık aylığı alırken 2020 yılında vefat eden annelerinden ölüm aylığı bağlanması talebine ilişkindir... ...sigortalıya ilişkin koşulların sigortalının ölüm tarihinde; hak sahibine ilişkin koşulların ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuat kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacıların annesinin 01.10.2008 tarihinden sonra vefat ettiği, annesinden dolayı ölüm aylığı alma açısından ... doğuran olayın annenin vefatı olduğu, bu nedenle ölüm tarihinde yürürlükte olan ve uygulanması gereken 5510 sayılı Kanun'un 34 ve 54 üncü maddelerindeki düzenlemelere göre davacılar kendi çalışmaları nedeniyle yaşlılık aylığı aldığından davalı Kurumun talebi reddeden işleminin yerinde olduğu, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık...