Mahkemece uyulan bozma ilamı sonrasında yaşlılık aylığının iptaline ilişkin kurum işleminin iptali talebinin ve kuruma borçlu olmadığının tesptine ilişkin talebin reddine, sigortalının ölüm tarihini takip eden aybaşı olan 01.09.2006 tarihi itibariyle 5402 prim ödeme gün sayısı üzerinden davacıya ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmiş ise de; Kurumdan gelen yazı cevaplarına göre gerçek prim ödemesinin bulunduğu gün sayısısın 5060 gün olduğu belirtilmiş olduğundan mahkemece kabul edilen prime esas gün sayısı dosya kapsamı ile çelişkilidir ....
Mahkemece, davacı murisinin tarım ... sigortalılığının tesbitine yönelik verilen karar doğru ise de davacı ...’ın ölüm aylığı talebi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu konuda kararın gerekçesinde bu talebin, tesbitine karar verilen dönem yönünden davacı murisinin prim borcu bulunması nedeniyle yerinde olmadığı belirtilmesine karşın hüküm kısmında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi isabetsiz olmuştur. Öte yandan, bu tür davalar kamu düzenine ilişkin olduğundan, şayet ölüm aylığı bağlamanın diğer koşulları var ise, prim borcunu ödemesi için mehil verilip sonucuna göre, ölüm aylığı hakkında bir karar verilmesi de uygun olur. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, murisinin askerlik süresinin yeter miktarını borçlanarak ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, davacıya ve mirasçı statüsündeki diğer hak sahiplerine davacının ölen eşi ...'den dolayı davayı ikame ettikleri tarihten itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Dava, 2926 sayılı Yasa’ya tabi Tarım ... sigortalısı olan davacı murisinin prim borçlarının ödendiği tarihi takip eden aybaşı olan 01.02.2010 tarihinden itibaren ölüm aylığı almaya hak kazandığının ve 3 yıllık sigortalılık süresinin ölüm aylığı almaya yeterli olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulü ile,davacının prim borçlarını ödeme tarihini takip eden aybaşı olan 01.02.2010 tarihinden itibaren ölüm aylığı almya hak kazandığının ve 3 yıllık sigortalılık süresinin ölüm aylığı almaya yeterli olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 22/05/2014 NUMARASI : 2014/3-2014/436 Davacı, murisinin askerlik süresinin yeter miktarını borçlanarak ölüm aylığı almaya hak kazandığına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, davacıya ve mirasçı statüsündeki diğer hak sahiplerine davacının ölen eşi F..E.. dolayı davayı ikame ettikleri tarihten itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne, davacının murisi olan F...E...(T.C. Kimlik No: .....) 24/03/1965 - 24/03/1967 tarihleri arasında yapmış olduğu zorunlu askerlik süresinin borçlanmaya ilişkin talebinin kabul edilmesi gerektiğinin tespitine, davacının murisi olan F... E.......
Davacı murisinin ölüm tarihi olan 01.08.2012 tarihinde 5510 sayılı Yasa yürürlüktedir. 5510 sayılı Yasa'nın "Ölüm sigortasından sağlanan haklar ve yararlanma şartları " başlıklı 32/2-a maddesinde, Ölüm aylığının en az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde ölüm aylığı bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda, davacının murisi 'un her türlü borçlanma süreleri hariç 900 gün prim ödeme şartının gerçekleşmemiş olmasına rağmen davacıya ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI “Dava, davacının 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan eşinden ölüm aylığı almasından sonra 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan babasından da ölüm aylığı almaya hak kazandığının (çift ölüm aylığı) tespiti istemine ilişkindir. 5510 sayılı Yasa'nın 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmesinden önce, Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK), Bağ-Kur ve T.C. Emekli Sandığı ayrı ayrı tüzel kişiliğe sahip ve ayrı ayrı yasalara göre sosyal güvence sağlayan Kurumlardır. Kurumlar ve sigortalılar (iştirakçiler) ayrı olduğundan her Yasa kendi sigortalıları bakımından hüküm ifade etmektedir. Açıkça atıf yapılmadıkça diğer yasa hükümleri dikkate alınamayacağından, bir sigortalının eşinden ölüm aylığı alması halinde babasından (veya annesinden) da ölüm aylığı alması olanaklıdır....
Davanın konusuz kalması halinde yargılama giderleri dava açıldığı anda haksız olan tarafa yükletilir.Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi uyarınca,anlaşmazlık davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, Tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Somut olayda, davacı 25.08.2009 tarihinde eşi Necati Afacan'ın hak sahibi olarak ölüm aylığı bağlanması için Kuruma başvurduktan sonra davalı Kurumca makul süre içersinde 06.11.2009 tarihli işlemle ölüm aylığı bağlanmıştır....
ve ... sicil numaralarındaki çalışmalarıyla ilgili 1971-1972 yıllarına ait dönem bordro tanığının dinlenmesi ve davacı murisinin prim ödeme cetvelinde 969 gün SSK'lı zorunlu hizmetinin bulunduğu ölüm aylığı içinde 900 günün yeterli olduğu nazara alınarak aidiyet ve ölüm aylığı bağlanması ile ilgili hüküm yerinde ise de davacının ölüm aylığı tahsis talebinin 25/01/2007 tarihli olması nedeniyle takip eden aybaşı olan 01/02/2007 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerekirken talep aşılmak suretiyle murisinin ölüm tarihini takip eden 01/08/2004 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Hükmün 2. Fıkrasının 4....
İş Mahkemesi No : 2016/240-2018/207 Dava, boşanılan eşle fiilen birlikte yaşamadığından ölüm aylığı bağlanması talebinin reddine ilişkin Kurum işleminin iptali ile 04.11.2015 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması ve yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum avukatınca istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 10....