"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, davacıya bağlanan ölüm gelirinin eksik hesaplandığı gerekçesi ile yeniden tespiti ve arttırılması ile farklarının Kurumdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne, davacının iş kazası ölüm gelirinin 01.07.2013 tarihinde geçerli aylık miktarının 160,43 TL olduğunun ve arttırılması gerektiğinin tespitine dair karar verilmiştir....
İhtisas Kurulunun 29/06/2022 tarih ve------sayılı raporunda "mevcut verilerle kişinin ölüm sebebi ve mekanizması hakkında görüş belirtilmeyeceği" yönünde tespit ve değerlendirmelerde bulunduğu görülmüştür. Talimat mahkemesince dinlenen tanıkların ölüm anına ilişkin doğrudan görgüye dayalı tanıklık beyanlarının olmadığı vefat şeklinin ölüm raporunun aksine doğal ölüm dışı kaza nedeniyle olduğu hususunda her türlü şüpheden uzak bilgi ve görgülerinin olmadığı anlaşılmakla tanıkların beyanlarına mahkememizce itibar edilmemiştir. Olaya ilişkin 14/01/2020 tarih ve------ İhtisas Kurulunun 29/06/2022 tarih ve----- sayılı raporu, tanık beyanları, dosyaya kazandırılan (ölüm sonrasına ait) 1 adet fotoğraf ve-----raporundaki tespitler mahkememizce serbestçe değerlendirilmiştir. Öncelikle ölümün ne şekilde meydana geldiğinin belirlenmesi gerekmektedir. Zira ----- kaza poliçesi kapsamında zararın tazmini için ölümün kaza neticesinde meydana geldiğinin davacı yanca ispatlanması gerekmektedir....
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle, davacının eşi üzerinden ölüm aylığı aldığı ve bu kapsamda davacı hakkında 5510 sayılı Yasa'nın 54’üncü maddesinin “c” bedinde yer alan “Malûllük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazife malûllüğü ile iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise iş kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığının yarısı bağlanır.” hükmünün infazda gözetilmesinin mümkün bulunmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 23.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davalılardan ...'ye gerekçeli karar ve temyiz dilekçesi tebliğ edilmemiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davalılardan ...'nin öldüğünün beyan edildiği, getirtilen aile nüfus kayıt tablosunda ise adı geçenin ölüm araştırmasının yapılacağı, araştırma sonuçlanıncaya kadar bu açıklamanın ölümün hukuki sonuçlarını doğurmayacağının bildirildiği anlaşılmaktadır....
Olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasa'nın 11. maddesinde iş kazasının tanımı yapılmış, devamı maddelerinde sağlanan yardımlar ve işverenin yükümü düzenlenmiştir. Bir olayın iş kazası sayılması gerektiğinin tespitine ilişkin davanın nihayetinde 506 ve 5510 sayılı Yasa gereğince hak sahiplerine iş kazası sigorta kolundan gelir bağlanması sonucu doğabileceği gibi, diğer yandan bir sosyal sigorta olayının iş kazası sayılıp sayılmaması işverenin dahi hak alanını ilgilendirir. Zira işveren kusurlu ve olay da iş kazası ise Kurum bağladığı gelirin peşin değerini işverenden isteyebilecektir....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının oğlu ... 12/11/2003 tarihli iş kazası sonucu hayatını kaybettiği, davacı vekili Av. ... 18/04/2007 tarihli SSK Bölge Müdürlüğü'ne hitaben dilekçesi ile İzmir 2. İş Mahkemesi'nin 2005/1647 Esas sayılı dosyası ile ... aleyhine tazminat davası açıldığı ve 09/04/2007 tarihli 1 numaralı ara karar ile SSK İş Kazaları Servisine müracaat etmek için süre verilmesi üzerine iş bu müracaatı yapma gereği duyulduğunun belirtildiği, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Rehberlik Teftiş Başkanlığı'nın 17/03/2008 tarihli raporunda ... 12/11/2003 tarihinde kazanın iş kazası olduğunun belirtildiği, davacıya 30/09/2009 tarihli tahsis talebine istinaden 01/11/2009 tarihinden itibaren ölüm geliri bağlandığı, davacı vekilinin 18/04/2007 tarihli talebinin İzmir 2....
İş Mahkemesinin 24.09.2007 gün 1165/659 sayılı ilamı ile olayın iş kazası olduğunun tespitine karar verilerek kesinleştiğinin ve davacının %100 sürekli iş göremezlik durumuna girdiğine ilişkin 13.08.1997 tarihli SSK Tepecik Hastanesi raporu esas alınmak suretiyle davalı Kurum tarafından 01.10.2008 tarihinden itibaren sürekli iş göremezlik geliri bağlandığının anlaşılması karşısında; davacının olayın iş kazası olduğunu tespitine ilişkin açtığı 10.08.2005 tarihli dava, aynı zamanda iş kazası ve meslek hastalıkları sigorta kollarından yardıma hak kazandığının tespiti amacını güttüğünden, anılan dava dilekçesinin gelir tahsis talebi niteliğinde olduğunun kabulü ile takip eden aybaşından itibaren sürekli iş göremezlik geliri bağlanmasına yönelik mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanması gerekir....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 5510 sayılı Kanun ve ilgili mevzuat hükümleri gereği müvekkilin müteveffa çocuğundan iş kazası ölüm maaşı alma hakkı olduğunu, eşten ölüm aylığı alıyor olmasının müteveffa çocuk üzerinden iş kazası ölüm maaşı tahsisine engel teşkil etmediğini, eşten alınan ölüm aylığının uzun vadeli sigorta koluna, çocuktan iş kazası ölüm maaşı kısa vadeli sigorta koluna tabi olduğunu, müteveffa ... 'ün eşi ve çocuğu olmadığından iş kazası ölüm maaşında tek hak sahibinin müvekkili olduğunu, tüm bu nedenlerle kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vefat eden eşinden dolayı ölüm aylığı alan davacıya, hak sahibi olarak 30.08.2014 tarihinde bekar iken iş kazasında vefat eden oğlundan ötürü de iş kazası geliri bağlanıp bağlanamayacağına ilişkindir. 2....
Hak sahibi anne ve babanın anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde iş kazası kolundan gelire ve ölüm sigortası kolundan aylığa hak kazandığı açıktır. Ancak, 506 sayılı Yasanın 92.maddesine göre, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile iş kazaları ile meslek hastalıkları sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık ve gelirlerden yüksek olanın tümü, eksik olanın da yarısı bağlanır. Bu aylık ve gelirler eşitse, iş kazaları ile meslek hastalıkları sigortasından bağlanan gelirin tümü, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından bağlanan aylığın da yarısı verilir....
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle, davacının eşi üzerinden ölüm aylığı aldığı ve bu kapsamda davacı hakkında 5510 sayılı Yasa'nın 54’üncü maddesinin “c” bedinde yer alan “Malûllük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazife malûllüğü ile iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise iş kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığının yarısı bağlanır.” hükmünün infazda gözetilmesinin mümkün bulunmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 04.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....