Noterliği'nin 7700 Yevmiye numaralı ihtarı ile ödenen miktarların iadesi talep edilmiş olmasına rağmen davalı tarafça herhangi bir dönüş yapılmadığını, davalı tarafın tüm istinaf taleplerinin reddi ile davanın kabulünü talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK, 6502 sayılı TKHK 3. Değerlendirme Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....
Hukuken geçersiz sözleşmeler, haksız iktisap kuralları uyarınca tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gereğince satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün de ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması gerekli olup, davacı da harici sözleşme gereğince ... olduğu satış bedelinin, denkleştirici adalet kuralı gereğince dava tarihi itibariyle ulaştığı alım gücü karşılığının tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, tapu devrini gerçekleştiremediği satış konusu taşınmaza karşılık, başka bir taşınmazını davacı ve eşine verdiğini, tapu kaydını da davacının eşi adına devrettiğini savunarak, davacıya karşı borçlu olmadığını savunmuştur....
GEREKÇE: Dava, devremülk satış vaadi sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir. Devremülk hakkı 634 sayılı KMK'nın 57. ve devamı maddelerinde düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olup, bu hak gayrimenkul hisse devri vaadini de içerdiğinden devrin anılan yasa hükmü ile Türk Medeni Kanunu 706, TK'nın 237, Tapu Kanununun 26 ve Noterlik Kanun'unun 89 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri geçersizdir. Geçersiz sözleşmenin bulunması halinde taraflar birbirlerine verdiklerini iadesini her zaman talep edebilirler. Ancak taraflar arasında haricen düzenlenen sözleşme sonucunda tapuda devir işlemi yapılmış ise, geçersiz sözleşme geçerli hale gelir. Yargıtay 13....
Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve eski hale getirmede mal varlığında artış olan tarafın yükümlülüğünün bulunduğunu ifade eder. Ülkemizde yaşanan enflasyon nedeni ile belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu bir gerçektir. Hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gözardı edilmemelidir. Davacının harici satış nedeniyle davalı yana ödediği ve davalı tarafça da inkar edilmeyen harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir....
Başka bir deyişle, denkleştirici adalet kuralı gereğince iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün, ifanın imkansız hale geldiği tarihteki alım gücüne uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır. O halde mahkemece; dava konusu taşınmazlar için davacılar tarafından davalıya ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre ifanın imkansız hale geldiği tarihteki ulaşacağı alım gücünün, uzman bilirkişiden denetime elverişli rapor alınmak suretiyle enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, döviz kurlarındaki artışlar, memur maaş ve işçi ücretlerindeki artışlar gibi çeşitli ekonomik etkenlerin ortalamaları alınmak sureti ile belirlenmesi ve bu suretle tespit edilen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile ödenen bedelin dava tarihinden itibaren faiziyle davacıya ödenmesine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Davacının bu yöndeki istinaf istemleri yerindedir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl davada harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle kira tazminatı ile müdahalenin meni ve tahliye, birleşen davada harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. 3....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2023 NUMARASI : 2022/402 ESAS, 2023/7 KARAR DAVA KONUSU : Satış Vaadi Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali Ve Tescil, Şerhlerin Terkini, Olmadığı Taktirde Ödenen Bedelin Denkleştirici Adalet İlkesi Uyarınca Tahsili KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin satış vaadi sözleşmesi uyarınca davalıdan dükkan satın aldıklarını, ödemeleri yaptığını, ancak davalının taşınmazın devrini müvekkillerine yapmadığını, devir yapılmaması nedeniyle taşınmaz üzerine 3.kişiler tarafından konulan haciz ve kısıtlayıcı şerh ve ipoteklerin terkini gerektiğini, açıklanan nedenlerle satım vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescili ile tapu kaydındaki mevcut şerhlerin terkini, aksi halde denkleştirici adalet ilkesi uygulanarak ödenen bedelin faiziyle ile birlikte iadesi ile menfi zararların tazminini talep...
Mahkemece; taraflar arasında yapılan geçersiz satış sözleşmesi nedeniyle, ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanacak karşılığının ödenmesi gerektiğinden; davacının davasının kısmen kabulü ile, 2.973,49 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, harici tapulu taşınmaz satımı nedeni ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davaya konu 15/05/1991 tarihli sözleşme; TMK'nın 706, BK'nın 213 (TBK'nın 237), Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri uyarınca resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. Bu nedenle, taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebilirler. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın, bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerin eksiksiz iadesi, denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....
Hukuk Dairesinin 26.04.2012 tarih, 2011/7101 esas, 2012/3403 sayılı kararı ile onandığı, kararın 22.06.2012 tarihinde kesinleştiğini, bahse konu taşınmazın tapu kaydının davacı adına tescili sağlanamadığından davacının davalıya yapmış olduğu 55.565.92 TL ödeme nedeniyle uğramış olduğu zararın tanziminin gerektiğinden, ödenen bedelin dava tarihinde ulaşacağı değerin denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanması gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalıdan haksız iktisabı nedeni ile şimdilik 15.0000 TL tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Ödenen satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi talebine ilişkin yapılan değerlendirmede ise; taraflar arasında düzenlenen sözleşme yasada belirtilen şekil şartlarına aykırı olduğundan sözleşmenin geçersiz olduğu ve bu nedenle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacıya iadesinin gerektiği, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre 145.000,00- TL ödendiği, davalının davacıya toplam 10.005,00- TL kira ödemesi yaptığı, ödenen satış bedelinin dava tarihindeki değerinin 432.734,19- TL olduğu, kira yardımının da dava tarihindeki değerinin 20.240,56- TL olduğu, kira ödemesinin güncel değerinin mahsubundan sonra davacının talep edebileceği tutarın 412.493,63- TL olduğu, anlaşılmakla, dava dilekçesi ile dava miktarı arttırım dilekçesi nazara alınarak, taleple bağlılık ilkesi gereği, 412.493,63- TL'nin, dava tarihinden itibaren yasal faizi ile beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine, taraflar arasındaki ilişki ticari olmadığından...