Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda murisin takipten önce öldüğü ve mirası ret süresi geçtikten sonra mirasçılar hakkında takip başlatıldığı, mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının ise icra takibinin yapıldığı 08.01.2014 tarihinde ve ödeme emrinin tebliğinden önce 19.9.2013 tarihinde alındığı ve kesinleştiği görülmektedir. İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK. nun 53.maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16.maddesinin uygulama yeri yoktur. Şu hale göre, borçluların başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK. nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur....

    Somut olayda murisin takipten önce öldüğü ve mirası ret süresi geçtikten sonra mirasçılar hakkında takip başlatıldığı, mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının ise icra takibinin yapıldığı 08.01.2014 tarihinde ve ödeme emrinin tebliğinden önce 19.9.2013 tarihinde alındığı ve kesinleştiği görülmektedir. İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK. nun 53.maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16.maddesinin uygulama yeri yoktur. Şu hale göre, borçluların başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK. nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur....

      Mahkeme; alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, takip borçlusu tarafından ödeme emrinin tebliğinden önce takibe itiraz edildiği, takibin durdurulduğu, ödeme emrinin itiraz dilekçesinin kabulünden sonra tebliğ edildiği, İİK'nın 62/1. maddesinde "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur..." hükmüne yer verilmiş ise de içtihatlarda kabul gördüğü üzere, takip talebinden sonra takibe geçildiğini öğrenen borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliği şartı ile borca itirazı geçerli olacağından, takip dosyasından kendisine ödeme emri sonradan tebliğ edilen takip borçlusunun borca itirazının geçerli olduğu ve memur işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde saydığı nedenlerle kararın kaldırılmasını istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Taraflar arasındaki “itirazın iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Konya 4. İş Mahkemesince davanın reddine dair verilen 25.06.2013 gün ve 2012/357 E., 2013/208 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davacı işveren vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 16/09/2013 gün ve 2013/28821 E.-2013/18918 K. sayılı kararı ile; (…Davacı İsteminin Özeti: Davacı, davalı borçlunun haksız ve dayanaksız itirazının iptali ile takibin devamına ve davalı borçlunun %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödememesine karar verilmesini istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı borçlu vekili tarafından borca itiraz edilmiştir....

        ŞİKAYET Şikayetçi icra mahkemesine başvurusunda; adi ortaklık hakkında takip başlatıldığını, adi ortaklığın tüzelkişiliği dolayısıyla taraf ehliyeti olmadığını, takibin husumet yönünden reddi ve ödeme emrinin iptali gerektiğini, borca, yetkiye ve ferilerine itiraz ettiklerini, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, borca ve ferilene yapılan itirazın süresinde olduğunun kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiklerini belirterek takibin husumet ve yetki yönünden reddine, usulsüz tebligat nedeniyle icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, borca itirazların kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; adi ortaklığın yaptığı ticari faaliyetler sonucu doğan hak ve borçlarının ortaklığa ait olacağını, icra müdürlüğüne süresi içerisinde yapılmayan borca ve yetkiye itirazların icra dairesi yerine icra mahkemesinde ileri sürülmesinin sonuç doğurmayacağını belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2021/90 ESAS 2022/5 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ilgili borca 05/11/2021 tarihinde itiraz edildiğini, takip talebinin borcun sebebi kısmında bir yabancı paradan bahsedildiğini, bahsedilen yabancı paranın tam olarak miktarı, hangi tarihteki kur üzerinden TL'ye çevrildiğinin açık ve anlaşılır olmadığını, ödeme emrinin de usule uygun olmadığını, bu nedenlerle şikayetlerinin kabulü ile takibin iptali ve talikini, talebin kabul görmemesi halinde ödeme emrinin iptalini talep etmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Afyonkarahisar İcra Dairesi'nin 2016/10384 Esas sayılı takip dosyasıyla borçlu T1 aleyhine başlatılan örnek no 7 genel haciz yoluyla takipte borcu bulunmadığı ve borca itiraz ettiğinden bahisle borca itiraz davası açmış ise de; takibin genel haciz yoluyla takip olduğunu, borca itirazın icra dairesine yönelik yapılması gerektiğini, dava yoluyla borca itiraz etmesi mümkün olmadığından bahisle davacının borca itirazının ve takibe yönelik şikayetinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2016/10384 Esas sayılı dosya ile müvekkilinin miras bırakanı Hidayet Durgut aleyhine icra takibi başlatıldığını, mirasçısı sıfatıyla davacı müvekkiline 12.11.2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiğini, müvekkilinin Afyonkarahisar 1....

          Her ne kadar icra mahkemesince, borçlu tarafından borca kısmi itiraz edilmesi sebebiyle itiraz edilen kısım için takibin zaten durmuş olduğu, davacının tekrar dava açmasında hukuki bir fayda bulunmadığı gerekçe olarak belirtilmişse de, borçlu icra müdürlüğüne itiraz ederek icra takibini durdursa dahi, borçlunun takibe konu alacağın dayanağı olan belge asıllarının tümünün icra dosyasına ibraz edilmediği ve ödeme emri ile birlikte kendisine tebliğ edilmediği, takip talebi ve ödeme emrinin birbiriyle uyumlu olmadığı gerekçesi ile İİK’nın 58/3 ve 61/1 maddelerine dayalı olarak icra mahkemesinden takibin ve ödeme emrinin iptalini talep etme hakkı ve hukuki yararı vardır ( Yargıtay 12. HD'nin 02.03.2021 tarihli, 2020/6620 E, 2021/2293 K. sayılı içtihadı)....

          Mahkeme; borca itiraz üzerine takibin durdurulmuş olmasının davacının İİK'nın 58/3 ve 61.maddelerine göre alacaklının, hareket etmediği yönündeki şikayetine engel teşkil etmediği, icra takibi bir belgeye dayanmakta ise belirtilen yasa maddeleri uyarınca bu belgenin aslı veya tasdikli örneğinin takip talebine ve ödeme emrine eklenmesinin zorunlu olduğu, dayanak belgelerin eklenmemesi halinde takibin veya ödeme emrinin iptali gerekeceğinden borçlunun bu yönde şikayette bulunmakta hukuki yararının bulunduğu, İİK'nın 58. maddesi gereğince, takip belgeye dayandığı takdirde, belge aslı veya örneğinin takip talebine ve ayrıca aynı Kanun'un 61. maddesi uyarınca da ödeme emrine eklenmesi gerektiği, alacaklı tarafından belgeye dayanmaksızın da ilamsız icra takibi yapılabileceği, bu durumda itirazın kaldırılması davasında takipte gösterilmeyen belgeye dayanılamayacağı, takip talebinde alacağın "10/07/2004 tarihli Fatura 280,89 TL , 14/08/2004 tarihli Fatura 405,69 TL , 15/05/2004 tarihli Fatura...

          borcunun olmadığını, ödemeler düşülmeden açılan takibin haksız ve yasaya aykırı olduğunu, tüm müvekkilleri yönünden takibin iptali talebi yerinde görülmez ise alacaklı bankanın asıl borçlu şirket aleyhine icra yoluna gitmeden kefil sıfatıyla müvekkilleri T2 T1 ve T4 ve Hüseyin Özkan aleyhine icra takibi başlatılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ödeme emrinin ve takibin iptaline, alacağın %20'sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu