WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2021/1987 Esas sayılı dosyasındaki takibin 10 örnek kambiyo senedine ilişkin takip olduğunu, 7 örnek ilamsız takip olmadığını, taraflarına 7 örnek ilamsız takibe ilişkin ödeme emri gönderilmesi üzerine, hem şikayet yoluna başvurduklarını hem de bu davayı açtıklarını diğer davada şikayetin kabulüne ve 7 örnek ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, mahkemece süresinde imzaya itiraz davası açıldığından imza incelemesi yapılması gerektiğini, ödeme emri iptal edilmiş olsa da kambiyo takibinin devam ettiğini, itirazlarının değerlendirilmesi gerektiğini, mahkemenin kabulüne göre de davanın konusuz kaldıığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, Bursa 16....

İcra Dairesinin 2015/6382 E. sayılı dosyasında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte ödeme emrinin 05.05.2015 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre muhtara teslim edilmek suretiyle tebliğ edildiğini, müvekkilinin 12.05.2015 tarihinde takibe itiraz ettiğini, takibe yasal süresinde itiraz edildiğinden takibin durduğu inancıyla hareket eden müvekkilinin takip işlemlerinin devam ettiğini öğrenince takip dosyasını incelediklerini ve takip dosyasındaki ödeme emri tebligat mazbatasında tebliğ tarihinin posta memuru tarafından sehven 04.05.2015 olarak yazıldığını gözlemlediklerini, 24.07.2015 tarihinde icra dairesine başvurarak müvekkilinin elindeki 05.05.2015 tarihini içerir tebligat zarfını ve PTT’nin web sitesinden alınan gönderi takibi sorgu çıktısını sunarak takibe süresinde itiraz edilmiş olması sebebiyle takibin durdurulmasını talep ettiklerini, icra memurunun tebliğ tarihleri arasında farklılığın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle taleplerini reddettiğini...

    Mahkemece, borçlu vekilinin 20.01.2016 tarihinde itiraz ettiğine dair itiraz dilekçesinin mahkemelerine icra dosyası ile birlikte gönderilmediği, celp edilen icra dosyasında herhangi bir itiraz dilekçesi olmadığı, borçlunun takibe süresinde itiraz etmemesi ile takibin kesinleştiği, davalı borçlunun kira ödemelerini yazılı belge ile ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Borçlu davalıya gönderilen ödeme emri 27.11.2015 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 21.maddesi uyarınca muhtara teslim edilmek suretiyle tebliğ edilmiştir....

      , icra müdürlüğünce 17/08/2022 tarihinde borçlunun süresi içerisinde itiraz ettiğinden takibin durdurulduğu, icra müdürlüğünce itirazın ödeme emri tebliğinden önce veya sonra yapılmasının değerlendirilemeyeceğinden talebin reddine karar verildiği, davacı alacaklı tarafından bu işlem şikayet edilmiş ise de; davalı borçlunun ödeme emri tebliğ edilmeden ancak icra müdürlüğünce ödeme emri düzenlendikten sonra itiraz ettiği İİK'nun 62/1 maddesinde " itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. " hükmü yer almakla birlikte borçluya ödeme emrinin tebliğ edilememesi halinde borçlunun takipten haberdar olup yedi gün içinde itirazını icra dairesine bildirdiğinin ve alacaklının da anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesinin mevcut olduğunun anlaşılması halinde ödeme emri tebliğ edilmese bile borçlunun itirazı geçerli olup icra müdürlüğünce alacaklı vekilinin takibin devamına karar verilmesi...

      Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre borçluya ödeme emri tebliğ edilmese bile alacaklının takibe devam iradesini ortaya koyması ve uyuşmazlığı sürdürmesi halinde borçlunun itiraz hakkının doğduğunun kabulü gerekir. Somut olayda alacaklının itirazın reddini talep ettiği, bu şekilde borçlu hakkında takibe devam iradesini ortaya koyduğu görülmektedir. O halde mahkemece, itirazın esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Somut olayda, borçluya gönderilen ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde, tebligat parçası üzerinde sadece ''örnek 7 ödeme emri ihtiva eder.'' ibaresinin yazılı olduğu, borcun sebebi olarak gösterilen kambiyo senedinin ödeme emri ile birlikte borçluya tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, borçluya gönderilen ödeme emri tebligat parçası üzerinde ''örnek 7 ödeme emri ihtiva eder.'' ibaresinin yazılı olup, borcun sebebi olarak gösterilen takibe dayanak senedin borçluya tebliğ edilmediğinin anlaşılmasına, istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....

        İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/811 Esas, 2019/994 Karar sayılı kararıyla ödeme emirinin iptaline karar verildiği, daha sonra icra müdürlüğünce borçluya yabancı para cinsinden olan alacağın Türk parası cinsinden harca esas değeri de gösterilerek 03/02/2020 tarihli yeni bir ödeme emri tebliğ edildiği, gönderilen bu ödeme emrinin usul ve yasaya uygun olduğu, ödeme emrine borçlu tarafından itiraz edildiği, her ne kadar davacı-borçlu, gönderilen ödeme emrine itiraz edilip takip durmasına rağmen 24/02/2020 tarihinde yeniden ödeme emri tebliğ edildiğini beyan ederek davanın kabulünü talep etmiş ise de; icra dosyasında yukarıda belirtilen usule uygun tanzim edilen ödeme emri dışında başkaca bir ödeme emrine ve ödeme emri tebliğ işlemine rastlanmadığı, bu haliyle yapılan işlemde usul ve yasaya aykırı herhangi bir yön bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine" karar verildiği görülmüştür...

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/11/2022 NUMARASI : 2022/492 ESAS 2022/668 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması|Şikayet KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/41296 Esas sayılı dosyasında takibe başladıklarını, davalı borçlunun ödeme emri tebliğ edilmeden önce takibe karşı henüz borcun içeriğini ve dayanak belgesini dahi görmeden kötü niyetli bir şekilde itiraz da bulunduğunu, diğer taraftan söz konusu ödeme emrinin 24/08/2022 tarihinde tebliğ edildiğini ve Yargıtay 12 Hukuk Dairesinin 11/10/2018 tarih ve 2017/4706 Esas 2018/9705 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere davalı borçluya ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan borca itirazın hüküm...

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına ilişkin icra memur işlemini şikayettir. Murisin mirasını reddetmeyen her bir mirasçı, murisin borçlarından müteselsilen sorumludur. Murisin ölümünden sonra takibin tüm mirasçılara yöneltilmesi konusunda yasal bir düzenleme yoktur. İİK'nın 53. maddesi gereğince mirasçılar hakkındaki takip, ilk takibin devamından ibaret olduğu için, borçluya ödeme emri tebliğ edildiği halde, borçlu süresinde itiraz etmeyerek takip kesinleşmiş ve daha sonra borçlu ölmüş ise, takibi mirasçılara yöneltmek isteyen alacaklının, mirasçılara ödeme emri çıkarmasına gerek yoktur. Takibin mirasçılara karşı devam ettirilmesinin istenilmesi halinde, mirasçılara muhtıra gönderilerek, tebliği ile yetinilmesi yeterlidir. Buna rağmen ödeme emri çıkarılması halinde, mirasçılar murisin ölümünden önceki ve kesinleşmiş işlemlere karşı murisin itiraz hakkı bulunmadığı sürece itiraz edemezler....

        İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, müvekkillerine murisin ölümü üzerine ödeme emri gönderildiği, ödeme emrinde beş gün içinde imza ve borca itirazda bulunulabileceği belirtildiği için imzaya itirazda bulundukları, deliller toplanmadan karar verildiği, ayrıca müvekkilleri aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin de yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip kesinleştikten sonra ölen borçlunun mirasçıları tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Somut olayda alacaklı vekilinin, takipten sonra ölen borçlunun mirasçılarına takibi yönelttiği anlaşılmış olup, İİK'nın 53. maddesi gereğince mirasçılar hakkındaki takip, ilk takibin devamından ibaret bulunduğu için mirasçılara ödeme emri çıkarılmasına gerek yoktur....

        UYAP Entegrasyonu