Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK'nın 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu yasal hüküm gereğince iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre, nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

    Mahkemece, davacının ödeme güçlüğüne ilişkin iddiası samimi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK’nun 175.maddesinde “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer tarafın mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” 176/4.maddesinde de “tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir” denilmektedir.Yukarda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir.Dosya kapsamından; tarafların fiilen çok kısa süren bir evliliğin ardından 2003 yılında davacın açtığı boşanma davası sonucunda, eşit kusurlu olarak 13.7.2006 tarihinde boşanmalarına, davalıya aylık 150,00 TL yoksulluk nafakası verilmesine karar verildiği, davalı kadının üniversite mezunu olup, 2006/7 tarihinden...

      Mahkemece, 02/10/2018 tarih ve 2018/583 Esas 2018/640 Karar sayılı boşanma davasında baba ile müşterek çocuklar arasındaki şahsi ilişki tesisine yönelik 3. maddenin kaldırılarak; "Tarafların müşterek çocukları Eylem AKIN ile Kuzey AKIN ile davalı baba arasında ; her hafta pazar günü saat 10:00'dan saat 18:00'a kadar, dini bayramların 2. Günleri saat 10:00'dan aynı gün saat 18:00'a kadar, babalar günü saat 10:00'dan saat 18:00'a kadar davalı baba ile çocuklar arasında şahsi ilişki kurulmasına" şeklinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine, müşterek çocuklar yararına aylık 350,00' şer TL iştirak nafakasının karar kesinleştikten sonra davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

      Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK md.175). İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır (TMK md.176/3). Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılması karar verilebilir (TMK md.176/4)....

      Davalı-k.davacı erkek istinafında, hükmedilen nafakalarının fazla olduğunu, çocuklar ile baba arasında kurulan şahsi ilişkinin anne yanında kurulmasının olumsuz sonuçlar doğuracağını, bu nedenle çocuklar ile ayda 3 kez cumartesi günleri sabah 10:00 ile akşam 1800 saatleri arasında anne refakati olmadan şahsi ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir....

      Somut olayda; tarafların Aksaray 1.Aile Mahkemesinin 2013/50 Esas, 2014/280 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları; sözkonusu karar ile davalı lehine aylık 200 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk için aylık 200 TL iştirak nafakasına hükmedildiği; kararın 06/02/2015 tarihinde kesinleştiği, nafakanın kaldırılması veya indirilmesi istemiyle açılan iş bu davanın 06/07/2015 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacının ekonomik durumunda herhangi bir kötüleşme olduğu, davalının da ekonomik durumunda herhangi bir artış ve iyileşme bulunduğu ispat edilemediği, dolayısıyla tarafların sosyal ekonomik durumunda nafakanın kaldırılmasını ya da azaltılmasını gerektirecek bir değişiklik yaşanmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda şartları itibariyle oluşmayan nafakanın kaldırılması veya azaltılması davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

        Çocuklar babaları ile bazen görüşebileceklerini ancak yatılı olarak kalmak istemediklerini belirtmiş olsalar da çocuklar ile babanın ayrı şehirlerde bulunması, dava sürecinde şahsi ilişkinin ebeveynler tarafından kurulmaması yada kurdurulmaması sonucu soğukluk oluşmuş ve çocukların anne yanında babaya karşı olumsuz etkilenmeleri nedeniyle bu şekilde beyanda bulundukları sonucuna varılmıştır. Tam bu noktada çocukların baba ile sağlıklı şahsi ilişki kurmaları babaya olan sevgi ortamının yeniden oluşturulması aralarında sıcaklığın geliştirilmesi onların üstün yararına olacağı düşünülmüştür. Davalı dairemizdeki duruşmaya katılmış ve beyanı alınmış ve babada olumsuz bir izlenim oluşmamış, çocukları ile görüşmenin yatılı olarak düzenlenmesinde bir sakınca bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığından tüm dosya kapsama göre kişisel ilişki tesisi yönünden yeniden hüküm oluşturulmuştur....

        Aile Mahkemesinin 2018/184 esas 2019/469 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu kararın 10/09/2019 tarihinde kesinleştiğini, kararda ortak çocuklar Halil İbrahim ve Rana Beyza'nın velayetinin davalı babaya bırakıldığını, dava dosyasında alınan sosyal inceleme raporunda ortak çocukların iki tarafta da kalabileceklerini, ikinci raporda ise davalı tarafın yönlendirmesiyle çocukların babaları ile kalmak istediklerini söylediklerinden velayetin mahkemece bu rapor esas alınarak verildiğini, mahkemece verilen karar ile kişisel ilişkinin her ayın birinci ve üçüncü haftası cumartesi günleri 9:00- 17:00 arası olmak üzere yatılı olmaksızın şekilde düzenleme yapıldığını, davalının Sinop'a taşındığını, söz konusu düzenleme ve davalının Sinop'a taşınmazı ile çocuklarını görmesinin mümkün olmadığını, TMK 183.maddesi gereğince "ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, baka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması halinde hakim, resen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine...

        Tüm dosya içeriğine göre; velayeti annede olan çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişki çocukların üstün yararına uygun olup değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi gelecek yıllarda da her zaman istenebileceğinden ilk derece mahkemesinin çocuklar ile baba arasındaki kişisel ilişki düzenlemesi bu aşamada usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalının kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

        TMK.nun 176/3-4.maddesine göre; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya yoksulluk nafakası, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde artırılabilir veya azaltılmasına karar verilebilir.TMK.nun 200.maddesine göre ise; koşullar değiştiğinde hakim eşlerden birinin istemi üzerine alınan tedbiri değiştirebilir veya önlemleri kaldırabilir.Bu yasal düzenlemelere göre davacı her zaman nafakanın azaltılması, ya da kaldırılması davası açabilir. 28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre; nafakanın artırılması veya kaldırılmasına dair istemlerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekir....

          UYAP Entegrasyonu