Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacının davalı Merve aleyhine açtığı 2014/272 Esas sayılı yardım nafakasının kaldırılması davasının, fiili ve hukuki irtibat nedeniyle yoksulluk nafakasının kaldırılması davası ile birleştirilmesine karar verilmiş, davalıların yoksulluk durumlarının ortadan kalktığı gerekçesi ile asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, birleşen dava yönünden davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Asıl davadaki yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin temyiz itirazları yönünden ise; TMK nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir....

    Aile Mahkemesinin 2006/1074-2008/35 Ek sayılı ilamı ile tarafların müşterek çocukları ....için hüküm altına alınan aylık 50 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 02.11.2012 tarihi itibariyle 150 TL arttırılarak aylık 200 TL'ye çıkarılmasına" cümlesi ile "müşterek çocuk ile baba arasında şahsi ilişkinin kaldırılmasına ya da çocukla baba arasında gözetim altında şahsi ilişki kurulmasına ilişkin talebin reddine," cümlesinin tamamen çıkarılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.01.2019 (Pzt.)...

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafakanın Artırılması-Nafakanın Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından tahkim yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.02.11.2020 (Pzt.)...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması, karşı dava kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması ve müşterek çocuk ile kişisel ilişkinin düzenlenmesi talebine ilişkindir. Davalı davacı vekili hem yoksulluk nafakasının kaldırılması talebini, hem de şahsi ilişkiyi istinafa getirmesine rağmen 1 adet istinaf maktu karar ilam harcının tahsil edildiği, oysa istinafa konu bu iki talebin bağımsız talepler olup ayrıca harçlandırılmasının gerektiği değerlendirilmiştir. İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir....

        Yine, Türk Medeni Kanunu'nun 324. maddesinin ikinci fıkrasında; "Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir." hükmü yer almaktadır. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, davalı-davacı babanın ortak çocuklara karşı cinsel istismar eyleminde bulunduğu iddiası ile ortak çocuklar ile baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması talepli dava açıldığı anlaşılmıştır. Davalı-davacı tarafından verilen cevap dilekçesinde eylemin gerçekleşmediğine ilişkin yer alan bazı beyanlar hayatın olağan akışına aykırıdır....

          gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 5.maddesindeki başlık kısmı ile E ve F bentlerinin KALDIRILARAK yeniden hüküm tesisine, (5.maddedeki A,B,C bentlerin aynen muhafazasına,) BUNA GÖRE ; 5.maddenin başlık kısmı olarak; Yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi davası yönünden, E bendi yerine geçmek üzere; Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, F bendi yerine geçmek üzere; Davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, D-Davalı kadın vekilinin velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek iştirak nafakasının azaltılması davası yönünden yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 6.maddesindeki başlık kısmı ile A,B,C bentlerinin KALDIRILARAK...

          Davada, iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talep edilmektedir. 4721 sayılı TMK.nun 175.maddesi gereğince, “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” Aynı kanunun 176/....maddesinde ise; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir”. Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. Ancak sözleşme ile kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmış olan iradın, yasada aranan şartlar gerçekleşmeden tamamen kaldırılmasını ya da indirilmesini istemek hakkın kötüye kullanılması mahiyetini arzeder....

            Hukuk Dairesinin 31/12/2019 tarih, 2018/736 Esas ve 2019/2265 Karar sayılı kararı ile ile davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilerek kesinleştiği anlaşılmıştır. Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK md. 26). Davacı vekilinin dava dilekçesinde baba ile müşterek çocuklar arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talep edildiği halde, mahkemece davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır....

            Somut dosyada, tarafların boşanması sonucu velayeti davacı babaya verilen çocukların yaşı ve beyanları, toplanan deliller, uzmanlar tarafından düzenlenen sosyal inceleme raporları dikkate alındığında, dava dilekçesinde buna yönelik bir talep bulunmayıp, kişisel ilişki süresinin azaltılması konusunda istemde bulunulduğu, anne ile çocuklar arasında boşanma/velayet kararı ile kurulan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmasını gerektirecek bir durumun kanıtlanmadığı, Re'sen incelenecek bir delil de bulunmadığı anlaşıldığından, davacı tarafın bu konudaki istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Ayrıca, mahkemece davalı aleyhine azaltılarak yeniden düzenlenen kişisel ilişki süresine ve şarta bağlı olarak bu ilişkinin gerçekleştirilmesine dair karara yönelik davalının istinaf başvurusu bulunmadığından bu hususta değerlendirme yapılmamıştır....

            çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, bu talep kabul edilmediği takdirde ortak velayete ilişkin hüküm kurulmasına, aksi takdirde çocuklar için belirlenen iştirak nafakasının kaldırılmasına veya uygun bir orana düşürülmesine, kira ödeme yükümlülüğünün kaldırılmasına, davacı baba ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu